Halk arasında ‘kırmızı göz hastalığı’ olarak da bilinen konjonktivit, göz akını örten şeffaf dokunun ve göz kapaklarının içinin iltihaplanmasına deniyor.
“El hijyeni başta olmak üzere genel hijyene çok dikkat edilmeli” diyen Evereklioğlu, corona virüsünün gözden vücuda girebileceğini belirterek şöyle konuştu: “Hem önceden bildiklerimiz var hem de son zamanlarda Çin’de çıkan salgından sonra yapılan yayınlara göre göz yoluyla, özelikle konjonktivit dediğimiz gözümüzün beyaz zarında kızarıklıkla karakterize bir hastalığa neden olabilmektedir. Her hastada konjonktivit olacak diye bir durum yok ama o yolla da bulaşabildiği yönünde yayınlarımız var. Konjonktivit olduktan sonra kişinin göz yaşı elde edilip analiz yapıldığında burada ciddi miktarda corona virüsüyle ilgili bulgulara rastlanmış. Konjonktivit olduğu zaman gözde kızarıklık, yanma, batma ve sulanma ile beraber bu bulgular ortaya çıkabilir. Hasta bu durumda hastaneye başvurabilir.”
‘Gözlük kullanılmalı, lense ara verilmeli’
Gözlük kullananların salgın dönemi boyunca lense geçiş yapmamasını öneren uzman, sözlerine şöyle devam etti: “Kontak lens kullanıyorsanız ara vermeniz gerekir. Corona virüsü, kontak lensler üzerine yapışarak daha uzun süre kalmakta ve bizi yine risk altına sokabilmektedir. Dereceli, derecesiz ya da güneş gözlüklerimizi kullanacağız.”
Gözlerin korunması için alınması gereken tedbirlere de değinerek sunları söyledi: “Gözlerimizi de mümkün olduğu kadar yakın temas esnasında korumamız gerekiyor. Hastane, market gibi kalabalık yerlerde mutlaka gözlüklerimizi takmamız gerekiyor. Ağzımız ve burnumuzu maskelerle koruduğumuz gibi gözlerimizi de mümkün olduğu kadar, varsa gözlüklerimizi kullanarak, koruyucu gözlükler ya da dışarıda gezerken güneş gözlüklerimizi kullanarak, mekanik bariyer oluşturup korumamız gerekiyor. Bulaş yolu ihtimalini kesmek ya da azaltmak için kullanmalıyız.”