Sağlık yetkilileri ilk 1981 yılının yaz aylarında AIDS hastalığının farkına vardı.
80’li yıllarda AIDS teşhisi bir ölüm fermanı gibiydi ancak son yıllarda tıpta yaşanan önemli gelişmeler sayesinde artık HIV hastalığı olanların sağlıklı hayatlar sürmesi dünyanın büyük bir kısmında mümkün.
Ancak Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre HIV hastalığı olan çocuklara gerekli tedavi her yerde sağlanmıyor.
BM HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) Küresel Uygulama Bilimi, Herkes İçin Sistemler ve Hizmetler Direktörü Fodé Simaga, “Dünya, AIDS ile mücadelede çocukları ihmal etmeye devam ediyor. Çocuklarda yeni HIV vakaları önlenebilinirken, 2021 yılında 160 bin çocuğa HIV teşhisi konuldu” diyor.
BM’ye göre 1981’den bu yana 84,2 milyon kişiye HIV teşhisi kondu ve 40 milyondan fazla kişi AIDS ile bağlantılı hastalıklardan dolayı öldü.
Antiretroviral ilaçlar artık yaygın bir şekilde kullanılıyor ancak bu konuda kaydedilen ilerlemeler her yerde eşit değil.
BM, 2021 yılında yetişkinlerin yüzde 76’sına antiretroviral ilaç tedavisi sağlanırken 0-14 yaş arasındaki çocukların yalnızca yüzde 52’sinin bu ilaçlara erişimi olduğunu bildiriyor.
BBC, üç farklı ülkede, HIV ile yaşayan üç gençle konuştu.
‘Benim çocuğum HIV ile doğmayacak’
26 yaşındaki Martha Clara Nakato, Uganda’nın başkenti Kampala’da yaşıyor.
Martha’ya 14 yaşındayken HIV teşhisi kondu.
Martha’nın ikiz erkek kardeşi o sırada korunmasız cinsel ilişkiye girdiği için endişelenmişti ve bu yüzden HIV testi yaptırmak istiyordu.
Test yaptırmak ücretsiz olduğu için Martha da yaptırdı.
Kardeşinin testi negatif çıktı ancak Martha’nın testi pozitifti.
Martha o anı şöyle hatırladı, “Kardeşim bana dönüp, ‘Sen cinsel ilişkiye mi girdin?’ diye sordu ve ben ‘hayır, bunun nasıl olduğunu bilmiyorum’ yanıtını verdim.”
Martha, babası tarafından büyütüldü, annesi beş yaşındayken hayatını kaybetti. İkisi de HIV pozitifti.
Sekiz kardeş arasında HIV teşhisi konan sadece Martha’ydı.
“Yaşamaya devam etmenin bir anlamını göremiyordum o sırada. Medyada sürekli insanları damgalayan haberler çıkıyordu” diyen Martha sözlerine şöyle devam ediyor:
“HIV Avrupa’da uyuşturucu kullanımıyla, Afrika’da ise cinsel ilişkiyle ilişkilendiriliyordu. Bu bana fazla gelmeye başladı. İntihar düşünceleriyle mücadele ediyordum.”
Martha, kendisi gibi HIV pozitif olan gençlere yardım sağlayan bir destek grubunda teselli buldu.
“Bende bir ışıltı gördüler ve onlara liderlik yapmamı istediler. Bana gelip konuyla ilgili danışmaya başladılar.”
Bu grup sayesinde yavaş yavaş cesaretini geri kazanmaya başlayan Martha eğitimini başarılı bir şekilde tamamladı ve HIV ile yaşayan gençler için düzenlenen bir güzellik yarışmasına bile katıldı.
Martha aynı zamanda cinsel ve üreme sağlığı odaklı sağlık hakları savunuculuğu yapıyor.
HIV konusunda açık sözlü olmanın zorluklarını iyi bildiğini söyleyen Martha, kendi hayatında cinsel ilişki yaşadığı kişilerle bu bilgiyi paylaşmaktan çekinmiyor.
“Birlikte olduğum kişinin beni HIV teşhisimle sevmesini istiyorum. Bu teşhis beni tanımlamıyor ama benim bir parçam” diyen Martha şöyle devam ediyor:
“Şimdiye kadar üç ilişkim oldu ve hepsi HIV pozitif olduğumu biliyordu. Onlar beni ben olduğum için sevdi. Neden evli olmadığımı sorarsanız, hayallerimiz farklı olduğu için cevabını veririm.”
Martha’nın birlikte olduğu üç adam da ilişkilerinin başında HIV negatifti ve hala öyle.
Martha, her gün aldığı antiretroviral ilaçların vücudundaki hastalık yükünü azalttığını söylüyor:
“Bir gün anne olacağıma ve doğuracağım çocuğuma HIV bulaşmayacağına yüzde 101 eminim. Bunu kalbimdeki tüm umutla söylüyorum çünkü çok etkili bir tedavi görüyorum.”
‘Toplumdan çok fazla beklentim yok’
23 yaşındaki Lulu Mangang, kuzey doğu Hindistan’ın Imphal kentinde yaşayan bir trans birey ve AIDS kampanyacısı.
Zooloji alanında eğitim alan Lulu biyokimya alanında doktora yapmayı planlıyor.
Lulu, “HIV ilaçlarının verimliliği hakkında araştırma yapmak istediğini” söylüyor.
1999 yılında Delhi’de yoksul bir ailede doğan Lulu, 2002’de babasının ölümünün ardından dayısı tarafından büyütüldü ve “6 veya 7 yaşındayken HIV teşhisi” haberini aldı.
“Nasıl tepki vereceğimi bilemedim. Kızgındım, üzgündüm, karmakarışıktı duygularım ve kimi suçlayacağımı bilemedim. Kendime de kızıyordum” diyen Lulu sözlerine şöyle devam ediyor:
“Annemle konuştum ve bana kendisinden geçtiğini söyledi.”
Annesi onu HIV pozitif çocukların bir arada bulunduğu bir grupla tanıştırdı ama Lulu sık sık ayrımcılıkla karşılaştığını söylüyor:
“Bir keresinde oyun oynarken bir çocuk benim durumumdan söz etti ve ona yaklaşmamamı söyledi. Çok ciddi kavga ettik ve ikimiz de birbirimizin canını yaktık.”
Lulu büyüdükçe buna benzer sorunlarla mücadele etmeyi öğrendiğini söylüyor.
“Toplumdan çok fazla beklentim yok. Hepimiz birbirimizden farklıyız. Bazı insanlar beni kendimi gördüğüm gibi görebiliyor. Bazısı göremiyor.”
Lulu, cinsiyeti yüzünden tedaviye erişmekte herhangi bir zorluk yaşamadığını söylüyor.
Son üç yıldır HIV teşhisi konmuş gençlerle çalışmasına olanak sağlayan bir sivil toplum kuruluşunda aktivist olarak çalışan Lulu farkındalık yaratmanın ayrımcılığın önüne geçmek için son derece önemli olduğunu düşünüyor.
“Güvensizlik ve bilgi eksikliği nedeniyle birçok insan ayrımcılığa maruz kalıyor ve mağdur ediliyor” diyen Lulu sözlerine şöyle devam ediyor:
“Burada, benim eyaletimde (Manipur) kolayca kabul gördüğü için durumum hakkında açık olmaya karar vermedim. Bazı gençler ilham alabilsin ve motive olsun diye bu kararı verdim.”
Lulu, birçok gencin yardım ve tavsiye almak için ona ulaştığını paylaşıyor ve HIV hastalarının önündeki engelleri aşmanın yollarını bulmaya çalıştığını söylüyor:
“Toplum sizi reddettiğinde başka yönlere bakmak çok önemli. Ben sadece kendimi sevmeye çalışıyorum.”
Verilerle AIDS hastalığı
- 2021 yılında 38,4 milyon kişi HIV pozitifti
- 2021 yılında 1,5 milyon kişiye yeni HIV teşhisi kondu
- 2021 yılında 650 bin kişi AIDS ile bağlantılı hastalıklar yüzünden öldü. Bunlara 110 bin 0-19 yaş arası çocuk ve genç dahildi
- HIV pozitif olan çocuk ve gençlerin sayısı 2,7 milyon
- Çocuklar ve ergenler, HIV pozitif nüfusun yalnızca yüzde 7’sini oluştururken, 2021’deki ölümlerin yüzde 17’sinden ve yeni enfeksiyonların yüzde 21’inden sorumluydu
- 1981 yılından bu yana 84,2 milyon kişiye HIV teşhisi kondu. 40,1 milyon kişi ise AIDS ile bağlantılı hastalıklar yüzünde hayatını kaybetti
Kaynak : UNAIDS ve Unicef
“Hazır olduğumda HIV durumumu açıklayacağım”
18 yaşındaki Ayana Kırgızistan’ın Oş kentinde doğdu ve şimdi başkent Bişkek’te yaşıyor ve üniversiteye gidiyor.
BBC’ye konuşan Ayana, “Kendimi bildim bileli virüsle yaşıyorum” diyor.
UNAIDS’e göre 2006-2007 yıllarında 391 çocuğa nozokomiyal (hastane) yoluyla HIV enfeksiyonu bulaştı.
Ayana’nın annesi kızını korkmadan büyütmek istediği için olayın ardından çeşitli bilgilendirici seminerlere katıldı.
Ergenlik döneminde Ayana bir HIV destek grubuna katıldı.
Bu gruptaki birçok genç kız her gün almaları gereken ilaçları almıyordu ve Ayana onlara yardım etmek istiyordu.
Ayana, “Bir arkadaşım ilaçlarını almak istemiyordu. Gizli bir iletişim yolu bulduk. Ona ilaçlarını hatırlatmak istediğimde ‘çiçekleri suladın mı?’ diye soruyordum” diyor.
Ayana HIV teşhisini şimdiye kadar sadece ailesine ve yakın akrabalarına anlattı.
“Bir gün bu konuda daha açık olacağım ama bunu hazır olduğumda yapacağım.”
Ayana, HIV pozitif olduğu ortaya çıkan arkadaşlarının karşılaştığı zorlukların farkında.
“Damgalama ve ayrımcılık hala var. Geçenlerde bir arkadaşımın günlüğü diğer sınıf arkadaşları tarafından alındı ve onun HIV durumunu öğrendiler” diyen Ayana sözlerine devam ediyor:
“Bu bilgi hızla yayıldı, arkadaşım zorbalıkla karşılaştı ve sonunda okul değiştirdi.”
Ayana üniversiteye gidiyor ve bir gün gazeteci olmak istiyor. Boş vakitlerinde ise hikaye yazıyor.
“Hayat akan su gibi. Başıma gelenler beni bugün olduğum kişi haline getirdi. Hayatı olduğu gibi yaşamak ve beni nereye götürdüğünü keşfetmek istiyorum.”