Pandemi sürecinde pek çok kişi evden çalışmaya başlasa da, koşullara adapte olmak sanıldığı kadar kolay olmadığı gibi özellikle sağlık açısından zorlayıcı durumlara da neden olabilir.
Sosyal ilişkilerin azalması ve ofis ortamından uzaklaşılması evde geçirilen sürenin ciddi biçimde artmasına neden olsa da çoğunlukla evler ofis koşullarına benzer biçimde bir düzenlemeye sahip değil.
Bunun yerine yemek masası, koltuk veya mutfak gibi alanlar doğaçlama biçimde çalışma alanı haline getiriliyor. Öte yandan genellikle bu tip alanların hiçbiri sırt ve boyun ağrılarının önüne geçecek biçimde tasarlanmış değil.
Galler Kayropratik Enstitüsü (WIOC), yeni çalışma koşullarının bir sonucu olarak artan sayıda kişiden tavsiye talebi aldığını belirtiyor.
Bu tip sorunlarla baş etmeye çalışan tedavi uzmanlarının karşılaştığı en büyük zorluklardan biri bel ağrısına yönelik var olan mitler ve yanlış anlamalar. Örneğin, bunlardan biri ağrıların zayıf kaslardan kaynaklandığı (öyle değildir) ya da bunların hayatın geri kalanında sürekli hale geleceği ya da kötüleşeceği yönündeki yanlış fikirler.
Bel ağrısı dünyada en yaygın görülen sağlık sorunlarından biri. Öte yandan bunun üstesinden gelmek için yapılabilecek basit uygulamalar sorunların bir kısmına çözüm getirebilir.
Bu tip ağrılar yapısal vücut sorunlarından ziyade çoğunlukla psikolojik faktörler ve sorunlarla zayıf biçimde başa çıkma yöntemlerinden kaynaklanıyor.
Özellikle bel ağrılarına yönelik yapılacak egzersizler çoğunlukla masrafsız ve güvenli. Ayrıca uyuma biçiminin değiştirilmesi ve vücut kütlesinin azaltılması da bel ağrılarına çözüm olabilir.
Hangi oturma biçiminin ideal olduğu konusuysa çoğunlukla kişiden kişiye değişiyor ve herkes için uygun bir pozisyon bulmak kolay değil. Fakat bu yönde yapılan çalışmalar otururken arada pozisyon değiştirmenin ve hafif hareketler yapmanın önemini vurguluyor.
Araştırmacılar oturma biçiminden kaynaklı ağrılarda kas aktivitesi ve duruştan ziyade hareketsizliğin etkili olabileceğini belirtiyor. Ağrı çekenlerin sorunu çoğunlukla oturma biçiminden değil az hareket etmelerinden kaynaklanıyor.
Ayrıca sürekli oturur pozisyonda durmak beyne giden kan akış hızını azaltıyor bu da bilişsel kabiliyetin düşmesine neden oluyor.
Inverse’ün haberine göre ABD’li terapist Kelly Starrett, buna dair gün içinde uygulanabilecek 10 basit ipucu öneriyor:
Karnınızdan nefes almayı öğrenin
Sandalyenin ucunda oturun
Koltuk veya sandalye yerine bazen yerde oturun
Yapabildiğiniz sürece bağdaş kurarak oturun (fakat pozisyonunuzu ve bacaklarınızı düzenli olarak değiştirmeyi unutmayın)
Sandalyeden her 20 dakikada bir kalkın
Vücudunuzu serin tutmak, kas ve eklem faaliyetine yardımcı olmak için bedeninizi nemlendirin
Kalça faaliyetini artırmak için bacaklarınızı otururken dışa doğru uzatın
Çalıştığınız masayı yükseltin
Gün içinde kendinize biraz zaman ayırarak kalça hareketleri yapın. Oturup kalkarken, belinize ellerinizle destek olarak hareketin baskısını vücudunuzun tamamına yayabilirsiniz
Yoga ve pilates yapmaya çalışın
