Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, ‘gizemli hepatit’ virüsü vakalarında birinden diğerine bulaş görülmediğini söyledi. Ceyhan, “Bildirilen 169 vakanın tamamı, birbirinden bağımsız hastalar. O yüzden Covid-19 salgını gibi bir ülkeden başka bir ülkeye yayılma durumu gibi bir şeyi çok beklemiyoruz” dedi.
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, hepatitin, genel anlamıyla karaciğerin iflası demek olduğunu söyledi. Bunun birçok nedeni olduğuna; ama en çok görülen nedenlerinin ‘viral hepatit’ etkenleri denilen virüsler olduğuna dikkat çeken Ceyhan, şöyle konuştu:
“Bunların da içinde ‘A’ tipi ve ‘B’ tipi türler çok sık görülüyor. ‘A’ tipi halk arasında daha çok ‘bulaşıcı sarılık’ diye bilinir. Gıdayla, cinsel temasla ama daha çok hasta kişinin dışkısının bulaştığı suyla ve gıdayla bulaşır. ‘B hepatiti’ dediğimiz ise daha çok kanla cinsel temasla bulaşan ve daha ciddi sonuçları olan; siroz, kanser şeklinde olabilen bir tipi bunun. Geri kalan ‘C’ tipi, ‘D’ tipi, ‘E’ tipi hepatitler ise biraz daha az görülür. Türkiye 1998’den beri ‘B’ tipine, 2011’den beri ‘A’ tipine karşı bütün çocukları yaygın bir şekilde aşılıyor. Dolasıyla bu tip hepatitleri çok az görmeye başladık fakat bu son virüs aslında şimdiye kadar hepatitlerde pek karşımıza çıkan bir virüs değildi.”
Prof. Dr. Ceyhan, Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) dünyadan bu şekilde toplam 169 vaka bildirildiğini hatırlatarak, “Bunun 114 tanesi İngiltere’den bildirildi. Dolayısıyla da ‘etken bir adenovirüs olabilir’ diye bir düşünce doğdu fakat adenovirüsün böyle bir şey yapmadığını bildiğimiz için hala biraz şüphedeyiz. Yani çok kabul görmüş bir olay değil. Bu vakalarda birinden öbürüne bulaş gösterilmedi. 169 vakanın tamamı birbirinden bağımsız hastalar. O yüzden Covid-19 salgını gibi bir ülkeden başka bir ülkeye yayılma durumu gibi bir şeyi çok beklemiyoruz. Yayılsa bile o hızla büyük bir yayılma olmayacaktır. Bunu biraz da zaman gösterecek ne hızla yayılma durumu olacağını. Ayrıca bu vakaların sadece yüzde 20’sinde Covid-19 görülmüş. Bu da zaten şu dönemde çocukların Covid-19 geçirme durumu olduğu için artık beklenmeyen durum değil. Yani bunun Covid-19 ile bir ilgisi yok. Bunun Covid-19’la ilgisi ancak şöyle; Covid-19 tedbirlerini kaldırdığınızda çocuk bu virüsle karşılaşıyor. Bağışıklığı da yeterli değil. Onun sonucunda hasta olma riski doğuyor” dedi.
Prof. Dr. Ceyhan, ‘gizemli hepatit’in Türkiye’de görülme riskine ilişkin de, “‘Türkiye’de görülmedi’ diyemeyiz, kimse diyemez. Çünkü birincisi adenovirüs, bildirimi zorunlu bir hastalık değil. Örneğin şu an ‘Türkiye’de suçiçeği görülüyor mu?’ derseniz cevap verilebilir çünkü o bildirimi zorunlu bir hastalık. Her suçiçeği gören hekim bunu bakanlığa bildirmek zorunda ama adenovirüs saptandığı zaman onu bildirmek zorunda değil hekimler. O yüzden onun sayısını bilmiyoruz. İkinci olarak hepatit etkeni olarak bildiğimiz bir virüs olmadığı için adenovirüs, hepatit vakalarında adenovirüs bakılmadı şu ana kadar. Örneğin biz bazen tarama yolu yöntemiyle solunum yolu virüslerine bakarız. Biz de ocaktan beri yaptığımız taramada 2 tane vaka görmüşüz. Ama onlarda bu adenovirüsü değil de başka bir virüs saptamışız. Dolayısıyla etken virüs adenovirüsse biz şu ana kadar görmedik ama başka virüse bağlı buna benzer vaka gördük” ifadelerini kullandı.