Eşi ve 3 çocuğu ile birlikte İstanbul’a gelen Suudi Arabistanlı Abeer İbrahim B. Alanazi, 14 Ağustos’ta kaldıkları otelden ‘alışverişe gidiyorum’ diye çıktı. Genç kadından uzun süre haber alınamayınca eşi Abdullah Muflih Alanazi, Kumkapı Polis Merkezi’ne kayıp başvurusunda bulundu.
Kaçırıldığı, fidye istendiği iddi edildi
Suudi kadının kaybolması önce sosyal medyada daha sonra Suudi basınında kendisine geniş şer buldu. Haberlerde, Abeer İbrahim B. Alanazi’nin alışveriş yaparken bayıltılarak kaçırıldığı ileri sürüldü.
Suudi basınının büyükelçilik kaynaklarına dayandırdığı haberlerde, Suriyeli bir çete tarafından kaçırıldığı iddia edilen Alanazi’nin İstanbul’a 3 saat uzaklıkta bir yerde tutulduğu ileri sürüldü.
Haberlerde Alanazi’nin kardeşi Faysal el-Enezi’nin de iddialarına yer verildi. Enezi, kardeşini kaçıranların bir fidye mesajı gönderdiğini ve kendilerini polise bilgi vermemesi yönünde uyardıklarını söyledi.
Mesajdan sonra, karşı tarafın telefonunun erişime kapandığını söyleyen Enezi, fidyecilerin, paranın teslim edileceği zaman ve mekanı belirlemek için kendisini aradıklarında kardeşiyle konuşmasına izin verdiklerini de ileri sürdü.
İddialar üzerine harekete geçen İstanbul polisi, kısa süre sonra Alanzi’yi buldu. Genç kadının bulunmasının ardından Suudi Arabistan Ankara Büyükelçiliği tarafından bir açıklama yapıldı. Alanzi’nin ülkesine dönüşü için işlemlerin başladığı ifade edilen açıklamada, Suudi Arabistan Ankara Büyükelçiliği ve İstanbul Başkonsolosluğu’nun Türk makamlarıyla olayı takip etmek için bir çalışma grubu oluşturduğu ve Alanzi’nin bu çabaların sonucunda bulunduğu bilgisi yer aldı.
Valilik: Kendi isteği ile gitmiş
Polis tarafından bulunan genç kadın, ailesi ile buluşturulurken İstanbul Valiliği de konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Valilik genç kadının kaçırılmadığını, kendi isteğiyle otelden ayrıldığını belirtti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kayıp ihbarı yapılan A.I.B.A isimli kadının, ailesiyle birlikte kaldıkları otelden herhangi bir zorlama olmaksızın, kendi isteğiyle ve yaya olarak ayrıldığı, 26.08.2019 tarihinde kendisine ulaşılarak, ailesinin kayıp ihbarında bulunduğu yönünde bilgi verildiği, Ülkesinin konsolosluk görevlisi eşliğinde “Bilgi Sahibi” sıfatıyla alınan ifadesinde; ailesinden kendi isteğiyle ayrıldığı, kimseden şikayetçi olmadığı ve konusu suç teşkil edecek herhangi bir duruma rastlanılmadığından, aynı gün Polis Merkezinden ayrıldığı anlaşılmıştır.”
MOBESE’den tespit edildi
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, İstanbul Emniyet Müdürlüıü tarafından düzenlenen ve Arap basının da katıldığı toplantıda konun gündeme geldiğini yazdı.
MOBESE kameralarının görüntülerinin incelenmesi sonucu olayın çözüldüğünü anlatan Altaylı, ‘Suudi kadının otelden çıktıktan sonraki her adımı kameralardan takip edildi, kiminle buluştuğu, hangi araca bindiği, o aracın nereye gittiği adım adım belirlendi ve önce aracın sahibi, sonra da “Kaçak kadın” bulundu. Kocasına teslim edildi. İstanbul Emniyeti de Arap medyasının temsilcilerini toplayarak bu süreci aktardı. Suudilerin yalancılığı ortaya çıktı. Ama tabii akıllanmadılar ve Suudi Büyükelçisi “Vatandaşımızı biz bulduk” diye bir açıklama yaptı” ifadelerini kullandı.
Yallah’ta tanışmışlar
Olayın detaylarını da köşesine taşıyan Aytaylı, şunları yazdı:
“İstanbul’da sırra kadem basan ve sonra bulunan Suudi kadın, aslında İstanbul’a bilinçli bir şekilde ortadan kaybolmak maksadıyla gelmiştir. Çünkü Arap aleminin “Tinder”ı yani “Arkadaş bulma aplikasyonu” olan “Yallah” üzerinden bir “Arkadaş” edinmiştir. İstanbul’da yaşayan Suriyeli bir adam. Yallah üzerinden tanışan ve arkadaşlıklarını ilerleten Suudi kadın ile Suriyeli adam, birlikte kaçma planları yaparlar. Ancak bunun için kadının İstanbul’a gelmesi lazımdır. Suudi kadın, kocasını İstanbul’da ailece bir tatile ikna eder ve gelirler. Bir otele yerleşirler. Kadın burada Suriyeli “Aşığı” ile konuşur ve kaçış planı organize ederler. Ve kadın bir gündüz vakti otelden çıkar, yürüyerek uzaklaşır ve kararlaştırdıkları yerde Suriyeli adamla buluşur. Bir taksiye binerler ve kaybolurlar. Ancak kocanın ve Suudi medyasının “Kaçırıldı” iddiası üzerine hemen polis devreye girer. Önce kadının otelden çıkışı ve uzaklaşışı tespit edilir. Sonra çiftin buluşmaları görüntülenir. Kaçırma değil, samimi bir buluşma vardır görüntülerde. Ardından kaçak çiftin birlikte bindiği taksi tespit edilir. Taksici bulunur ve sorguya alınır. Sorgusunda “Hiç öyle zorla kaçırılma durumu falan yoktu. Gayet keyifli görünüyorlardı. Ne konuştuklarını bilmiyorum ama neşeli bir sohbet içindeydiler” der taksici. Kısa süre sonra Suriyeli adam yakalanır. Adamın yakalanması üzerine kadın da kendi isteği ile polise gelir. Ortada bir kaçırılma değil, iletişim çağının ve sosyal medyanın galibiyeti vardır.”
