HABERDAR- 15 Temmuz darbe girişimi sonrası çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile bugüne kadar kamu kurumlarından 100 bine yakın kişi ihraç edildi. İhraç edilenler en çok sayı ile Milli Eğitim Bakanlığına ait. Milli Eğitim bakanlığından bugüne kadar 30 bin kişinin üzerinde personel ihraç edilmiş durumda. İhraç edilen memurlar bir şekilde hayatlarını idame etmek için farklı işler yapmaya başladılar. Bunlardan biri ise Diyarbakır’da okul öncesi öğretmeni olan Mehtap Yörük. Okul öncesi öğretmeni olan Yörük, şuanda tavuklu-nohutlu pilav satarak hayatını idame ettirmeye çalışıyor ve kimsenin kendilerini parayla terbiye etmeye kalkışmaması gerektiğini ifade ediyor.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile bugüne kadar kamu kurumlarından 100 bine yakın kişi ihraç edildi. Özel sektör ve basın yayından ihraçları ve bunlarla birlikte ailelerini de hesaba katarsak ihraçlardan etkilenenlerin sayısı 100 binlerden daha fazla durumda. İhraç edilen kişi sayısı olarak en çok etkilenen kamu kurumu ise Milli Eğitim Bakanlığı. Milli Eğitim Bakanlığından bugüne kadar 30 bin kişinin üzerinde personel ihraç edilmiş durumda. İhraç edilen memurlar bir şekilde hayatlarını idame etmek için farklı işler yapmaya başladılar. Bugüne kadar pazarcılık yapanlar, kahvehane işletenler, cafe işletenler, farklı sektörlerde dükkan açıp işletenler bulunuyor. Bu sektörlerin içinde yeni bir isim daha yerini almış durumda.
‘İSTANBUL’DA Kİ NOHUTLU PİLAV SATANLARLA PÜF NOKTALARINI ÖĞRENMEK İÇİN GÖRÜŞMEK İSTERDİM’
Mehtap Yörük, Adıyamanlı 1,5 yıl önce ataması yapılarak Diyarbakır’da Anaokulu öğretmenliğine başlamış. 7 Şubat 2017 tarihinde çıkartılan KHK ile Milli Eğitim Bakanlığından ihraç edildi. Yörük, ihraç edilmesi üzerine nasıl bir iş yapabileceğini uzun süre düşünmüş. İhraç edildiği ve herhangi bir birikimi olmadığı için sermayesi çok yüksek miktarda olmayan bir iş yapmaya karar vermiş. Yapmak istediği iş ise İstanbul ve büyük metropol kentlerde çok aşina olduğumuz bir iş olan tavuklu-nohutlu pilav işini yapmaya karar vermiş Mehtap Yörük. Tavuklu-nohutlu pilav işini yapmaya karar verdikten sonra İstanbul’da bu işi yapanları çok araştırdığını söyleyen Yörük, “Önce İstanbul’daki nohut pilavcıları çok araştırdım nasıl yapıyorlar servisleri nasıl falan diye. Onlarla hiç görüşmedim tanıdığım kimse yok olsa onlarla bire bir diyalog kurmak isterim. Benim arabam İstanbul’dakiler gibi değil içi dolu dolu değil çünkü çok satılmıyor burada nohut pilav” diye konuştu.
‘PİLAV ARABASINI İNTERNET ÜZERİNDEN SATIN ALDIM. PİLAVI ÖZENEREK YAPIYORUM’
Tavuklu-nohut pilav arabasını internet üzerinden satın alarak İstanbul’dan getirdiğini ifade eden Yörük, “Araba bana toplam bin 350 tl ye mal oldu. Burada çok gezdik bu arabadan bulmak için sanayiye falan gittik ama bulamadık” dedi. Günde iki kilo pirinç pişirdiğini ve bazen bunun tümünü sattığını ama bazı günler de kaldığını söyleyen Yörük, pilavı evde özenerek yaptığını ve tencereyle satacağı yere getirdiğini ve servise hazırladığını söyledi. İlk iki gün pilavı tereyağı ile pişirdiğini ve tadının çok ağır olması nedeniyle daha sonra margarin sıvı yağ karışımı ile pişirmeyi denediğini ve bu şekilde tadının daha güzel olduğunu ifade etti Yörük.
‘VEJETERYAN MÜŞTERİLERİM VAR ONLARI DA DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIM’
Kendi arabasının görüntüsünün İstanbul’daki nohut pilavcıların arabasına benzemediğini söylememiz üzerine ise Yörük, doğrudur benzemiyor onların arabalarında pilavın üstü tavuk etleri ile dolu ama kendisinin bunu yapamadığını çünkü vejeteryan müşterilerinin de olduğunu ifade etti. Vejeteryan müşterileri pilavın üstünde tavuk gördüklerinde pilavı yemediklerini ifade eden Yörük, bu yüzden tavuğu başka bir kapta muhafaza ettiğini ve isteyene ayrıca servis yaptığını söyledi.
‘İŞİMİZE, AŞIMIZA, EKMEĞİMİZE GÖZ KOYDULAR AMA BİZ YILMADAN MÜCADELE EDECEĞİZ’
Diyarbakır’da meşhur olan sanat sokağına paralel bir sokakta birkaç kafenin bulunduğu bir noktada sabit beklediğini söyleyen Yörük, “Burada sabit duruyorum çünkü araba çok ağır gezdiremiyorum. Arabayı farklı noktalara götüremiyorum o nedenle burada sabit bekliyorum. Ekmeğimize, işimize, paramıza, aşımıza el koydular ama biz yinede yılmadık. Alnımızın teriyle her şekilde paramızı kazanabileceğimizi göstermeye çalışıyoruz. Bunun için nohut pilavda satarız. Evlere temizliğe de gideriz. Fabrikalarda da çalışırız. Her şekilde ekmeğimizi kazanırız. Kimse bizi parayla terbiye etmeye kalkışmasın. Bu işe devam edeceğim. Eğer çok satılırsa işlerimi de büyütmeyi düşünürüm. Kimse bizi dizginlemeye çalışmasın. Mücadele etmeye devam edeceğiz kimseye de muhtaç etmeyeceğiz kendimizi” diye konuştu.
NOT: Diyarbakır’ı bilenler için adres tarifi yapmak istedi Mehtap öğretmen. Buket lahmacun ve Mona kafenin sokağından girin nohutlu-tavuklu pilavcınız Mehtap öğretmen orada.
Kaynak: Haberdar