Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA), her yıl hangi ülkeden kaç takımın Avrupa kupalarına katılacağını bir katsayıyla belirliyor.
Türk futbol takımlarının geçen sezon öncesinde Avrupa kupalarında peş peşe başarısız sonuçlar alması, Süper Lig takımlarının Avrupa’da daha az temsil edilmesine yol açmıştı.
Fakat önceki yıl Galatasaray’ın, geçen yıl da Fenerbahçe, Sivasspor ve Başakşehir’in başarılı performansı bu gidişatı geri çevirmeye başladı.
Peki bu katsayı nasıl hesaplanıyor ve Türkiye bu sezon ne durumda?
UEFA’nın üç farklı turnuvası bulunuyor. Bunlar Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Konferans Ligi. Bu turnuvalara katılan takımlar galibiyet, beraberlik ve katılım gibi kriterlerle belli puanlar alıyor.
Bu puanların dağılımı şöyle:
Sezonun sonunda her bir ülke, kulüplerinin kazandığı puanların ortalaması kadar katsayıya kavuşuyor.
Her sezonun sonunda, son beş sezonun katsayılarının toplamına göre ülkeler sıralanıyor ve bu sıralama, iki sezon sonra Avrupa kupalarına gidecek takımları belirlemekte kullanılıyor.
Ülkelerin sıralarına göre Avrupa kupalarına gönderebildiği takım sayısıysa şöyle:
Bu tabloda, önceki yıl kupaları kazanan takımlara göre ufak değişiklikler olabiliyor.
Öte yandan sezon sonlarında ortaya çıkan bu sıralama sonraki sezona değil, iki sonraki sezona etki ediyor.
Türkiye genellikle bu katsayı sıralamasında 10. sıra civarında yer alıyordu.
Türk takımlarının başarısız sonuçları nedeniyle Türkiye 2020’den itibaren gerilemiş, üç sezon önce 13. ve iki sezon önce 20. olmuştu.
Bu da Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi’nde temsil edilen Türk takımlarının sayısının azalmasına yol açmıştı.
Türkiye sıralamada nasıl yükseldi?
Fakat 2021-22 sezonunda Galatasaray’ın Avrupa Ligi’nde son 16’ya kalması; geçen sezon Fenerbahçe’nin Avrupa Ligi’nde, Başakşehir ve Sivasspor’un da Konferans Ligi’nde gruplarını lider tamamlaması Türkiye’nin katsayısını tekrar artırdı.
Türkiye bu sayede (Rusya’nın Avrupa kupalarından çıkarılmasının da etkisiyle) geçen sezon 12.’liğe yükseldi.
Türkiye’nin sıralamada yükselmesini sağlayan etkenlerden biri de, paradoksal bir şekilde, sıralamada gerilemiş olmasıydı.
Türkiye sıralamada gerilediği için Türk takımları gruplar öncesinde daha fazla eleme maçı oynayarak puan topladı, bu sezona kadar Şampiyonlar Ligi yerine daha kolay ligler olan Avrupa Ligi ve Konferans Ligi’nde mücadele etti, buralarda da daha fazla puan toplayabildi.
Neyi değiştirecek?
Türkiye önceki sezon 20. sırada olduğu için bu yıl Şampiyonlar Ligi elemelerine bir, Konferans Ligi elemelerinde üç takımla temsil edildi.
Geçen sezon 11-15 bandında yer aldığı için önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi elemelerine iki takım, Avrupa Ligi elemelerine bir takım ve Konferans Ligi elemelerine iki takım gönderebilecek.
Bu da Süper Lig’den daha fazla takımın Avrupa Kupaları’nda oynamasına olanak sağlayacak.
Türkiye bu sezon şimdiye kadar topladığı puanlar sayesinde 9.’luğa yükselmiş durumda.
Öte yandan Galatasaray ve Fenerbahçe’nin elenmesi durumunda, Türkiye’nin arkasında yer alan ülkelerin Türkiye’yi geçme ihtimali de var. Zira Beşiktaş’ın Konferans Ligi’nde gruptan çıkamayacağı kesinleşti. Adana Demirspor ise Konferans Ligi’ne ön eleme seviyesinde veda etti.
Fakat Türkiye sezon sonu geldiğinde ilk 10’da yer alabilirse, iki sezon sonra Süper Lig şampiyonu, Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılabilecek.
4 Aralık itibarıyla ülkelerin bu sezonki sıralaması şöyle:
Avantajları
Türk takımlarının gelirlerinin önemli bir kısmı TL, giderlerinin önemli bir kısmı da döviz bazlı olduğu için, yedi yıldır TL’nin yaşadığı büyük değer kaybı bu takımları ekonomik olarak zor bir duruma soktu, iyi oyunculara yüksek maaşlar ödemeyi veya büyük bonservis ücretleriyle transfer yapmayı güçleştirdi ve Avrupa’da rekabet gücünü azalttı.
Avrupa kupaları, başarılı olmaları halinde Türk kulüpleri için önemli bir döviz geliri potansiyeli taşıyor.
Sıralamada yükselmenin bir diğer avantajı da Türk kulüplerinin düşük gelirli (Konferans Ligi) turnuvalar yerine yüksek gelirli (Şampiyonlar Ligi) turnuvalarda temsil edilecek olması.
Örneğin bu sezon Şampiyonlar Ligi gruplarında yer alan takımlara 15,6 milyon euro ayakbastı parası ve her galibiyete 2,8 milyon euro ödül ödeniyor. Son 16’ya çıkan takıma ek olarak 9,6 milyon euro veriliyor.
Kıyaslamak gerekirse Konferans Ligi’nde ise ayakbastı parası 2,9 milyon euro, gruplarda galibiyet başına ödenen para 500 bin euro ve son 16’ya kalan takımlara ödenen para 600 bin euro.
Bir ülkenin Avrupa kupalarında oynayan takım sayısının artmasının bir diğer avantajı da, liginin daha kaliteli hale gelme ihtimali.
Transfer dönemlerinde oyuncuları cezbetmeye çalışan kulüplerin Avrupa kupalarında oynamaları onlar için bir avantaj oluyor.
Zira futbolcular, yeteneklerini Avrupa sahnesinde göstererek daha iyi kulüplere transfer olma ihtimalini önemsiyor.
Dezavantajları
Süper Lig’i şampiyon olarak tamamladıktan sonra Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılan takım, Avrupa’nın zirvesinde rekabet edecek kaliteden yoksunsa, burada başarısız bir performans sergileyerek ülke puanını düşürebiliyor.
Bu sezondan önce Türk takımlarının yaşadıkları buna birer örnek olarak gösterilebilir.
Geçen sezon hiçbir Türk takımı Şampiyonlar Ligi’nde temsil edilmezken önceki sezon Beşiktaş altı maçta 19 gol yiyerek sıfır puan almıştı.
Ondan önceki iki sezonda da Başakşehir 3 ve Galatasaray 2 puanla gruplarını sonuncu tamamlamıştı.
Şampiyonlar Ligi için ön eleme oynamak güçsüz bir takımın, o seviyede değilse Avrupa Ligi’nde yola devam etmesine olanak sağlıyor.
Hangi takımdan ne kadar puan geldi?
4 Aralık itibarıyla son beş yılda ülke puanına en fazla katkı veren takımlar Galatasaray, Başakşehir ve Fenerbahçe oldu:
Son 10 yıla bakıldığında ise, 2017-18 sezonunda Şampiyonlar Ligi grubunu namağlup ve lider olarak bitirmesi ve önceki sezon da Avrupa Ligi’nde çeyrek final oynaması sayesinde Beşiktaş öne çıkıyor:
KAYNAK: BBC TÜRKÇE