DW Türkçe’ye konuşan Soyer, CHP’nin kalelerinden biri olarak görülen İzmir’in Ankara’dan bütçe almakta zorlandığı yönünde iddiaları değerlendirdi.
Kaynak için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dahil herkesin kapısını çalacaklarını dile getiren Soyer, “Biz kimseden lütuf, bahşiş beklemiyoruz. Biz İzmir’in hakkı olanı herkesten talep edeceğiz. O yüzde herkesin kapısına gideceğiz” diye konuştu.
Soyer, büyükşehir belediyesinde bütçe sıkıntısını kaynak kullanımı ve bütçe disiplini ile aşmayı planladıklarını da açıkladı. “Kaynakların kullanımı konusundaki stratejik tercihimizi değiştireceğiz” diyen Soyer, bütçe disiplinini koruyacaklarını söyledi.
Vatandaşın da dahil olacağı finansman modelleri üretmek istediklerini dile getiren Soyer, örnek olarak güneş enerjisi kooperatiflerini gösterdi.
‘EN BÜYÜK PROBLEM KATI ATIK BERTARAFI VE ULAŞIM’
Soyer, İzmir’in en büyük problemleri arasında katı atık bertarafı, ulaşım ve altyapı başlıklarını sıraladı.
Seçim yarışında İzmir’in adaylar tarafından bir kıza benzetilmesi ile çıkan cinsiyetçilik tartışmasını da değerlendiren Soyer, İzmir için ‘uyuyan bir güzel’ benzetmesi yaptığını dile getirdi.
Sözlerinin yazar Victor Hugo’dan alıntı olduğunu belirten Soyer, İzmir’in adını örgütlü ilk kadın hareketi olan Amazonların kraliçesinden aldığını, İzmir’in kadınların önde olduğu bir şehir olduğunu ifade etti.
KENTLER AĞI AÇILIMI
Akdeniz çanağında bir işbirliği içerisine girmek istediklerini dile getiren Soyer, İzmir’in İskenderiye, Beyrut, Atina, Roma, Marsilya ve Barcelona ile birlikte çalışacağını söyledi.
İzmir’i global dünyanın güçlü bir aktörü haline getirmeyi hedeflediğini söyleyen Tunç Soyer, İzmir’in lider bir kent olmaması için hiçbir neden olmadığını savundu.
İzmir’in 150-200 yıldır kan kaybettiğini söyleyen Soyer, İzmir’in layık olduğu yere gelmesi için iade-i itibar peşinde olduklarını dile getirdi.
