
HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, “Bizim CHP ile herhangi bir resmi görüşmemiz yoktur. İttifak konusunda ise batı illeri açısından baktığımızda en geniş demokrasi ittifakının yapılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine önümüzdeki hafta başlanacağını anımsattı.
Bütçeyi “israf, faiz ve güvenlikçi” olarak nitelendiren Oluç, güvenlik konularına ayrılan ödeneklerin artırıldığını, tarım desteklerinin düşürüldüğünü ve çiftçi ile küçük esnafın gözardı edildiğini dile getirdi.
Oluç, “İsrafın en tipik, açık göstergesi saray harcamalarıdır. Saray harcamaları iki katından fazla artırılmıştır. Bu kesinlikle kabul edilebilir bir durum değildir” ifadelerini kullandı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Türkiye Varlık Fonu Denetim Raporu’nun görüşüldüğünü hatırlatan Oluç, tartışmaların gizli oturumla yapılmasını eleştirdi.
Oluç, “Türkiye’nin şirketlerinin durumunu kimden gizliyorsunuz? Gizlediğiniz şeyin ne olduğu bellidir. Denetim raporunun içinde yer alan bir belgeye göre, McKinsey ile yapılmış olan anlaşmanın 1 Şubat 2017’ye kadar geriye gittiği ortaya çıkmıştır. Bunları gizliyorsunuz. Türkiye ekonomisini bu duruma getirmiş olan McKinsey ile yapılmış olan anlaşmalardır, onların önerileridir” ifadesini kullandı.
Oluç, HDP’ye yönelik operasyonların devam ettiğini belirterek, bunların “yerel seçim operasyonları” olduğunu kaydetti.
Emeklilikte yaşa takılanlar
Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili Meclis’te araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin yapılan oylamada MHP’nin tavrını eleştiren Oluç, MHP’nin bir kez daha AKP’yi kurtardığını söyledi.
Kamuoyunda ve milliyetçi seçmende de MHP’ye yönelik bir tepkinin oluştuğunu ifade eden Oluç, şöyle devam etti:
“MHP bu tepkiyi nasıl bastıracak? Emir komuta zinciri içinde AKP’ye bağlı olduğunu nasıl gizleyebilecek? Bunu örtmek için yeni bir icat buldular. HDP ile yan yana durmamak için oy vermedik dediler. Siyaseti tam bir komediye dönüştürdünüz. Mesela biz yarın Bahçeli çok iyi bir liderdir desek siz Devlet Bahçeli’yi MHP’nin başından alacak mısınız? Biz emeklilikte yaşa takılanlar konusunda son derece kararlıyız. Bu konudaki her türlü çalışmaya destek vereceğimizi açık ve net bir şekilde söyledik ama siz emeklilikte yaşa takılanlar üzerinden AKP ile yerel yönetim seçimleri pazarlığı yapıyorsunuz.”
“Melih Gökçek’e suçlamalar nelerdir?”
Bir gazetecinin “Hayati Yazıcı ile Melih Gökçek arasında yaşanan bir tartışma var. Orada bir yolsuzluk veya suç mu ima edildi?” sorusu üzerine Oluç, istifa etmesi istenen belediye başkanları hakkında herhangi bir soruşturma, dava veya iddianamenin olmadığını söyledi. Oluç, “Eğer bunlar istifa ettirilmesi gereken belediye başkanlarıysa, haklarındaki suçlamalar nelerdir diye sormuştuk. Bugün de aynı şeyi söylüyoruz” dedi.
“CHP ile resmi görüşmemiz yok”
Yerel seçimlerde CHP ile HDP arasında ittifak olup olmayacağına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Oluç, “Bizim CHP ile herhangi bir resmi görüşmemiz yoktur. İttifak konusunda ise batı illeri açısından baktığımızda en geniş demokrasi ittifakının yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bugün toplumsal muhalefet safında yer alan, iktidar karşısında muhalefette olan bütün kurum ve kuruluşların yerel seçimlerde sandıkta ittifak yapması gerektiğini özenle vurguluyoruz” dedi.
Celal Doğan açıklaması
Gazetecilerin, HDP’nin İstanbul adayı için Celal Doğan’ın adının geçtiğine ilişkin haberleri hatırlatması üzerine Oluç, şu ana kadar sadece İstanbul için değil bütün iller için herhangi bir isim telaffuzlarının olmadığını çünkü daha o aşamaya gelmediklerini söyledi.
İstanbul’daki Suriye zirvesi…
İstanbul’da Suriye’ye ilişkin Türkiye, Rusya, Fransa ve Almanya’nın katılımıyla yapılacak olan zirvenin anımsatılması üzerine Oluç, şu ifadeleri kullandı:
“Suriye’de yeni bir demokratik rejim inşasına, iç savaşın sona ermesine ihtiyaç var. Mutlaka Suriye’deki bütün tarafların masa başında oturarak, müzakere ederek Suriye’nin sorunlarını artık kansız ve savaşsız bir şekilde çözmesi, Suriye’nin demokratik bir rejime sahip olması için yeni bir anayasa ile bu görüşmeleri taçlandırması gerektiğini hep söyledik ve bunu savunuyoruz. Dolayısıyla herhangi bir sonuç çıksın veya çıkmasın savaşı sona erdirmek üzere yapılacak ve yapılmakta olan bütün görüşmelerin ve toplantıların elbette ki önemli olduğunu düşünüyoruz.”


















