Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Karar TV’nin Bi’ Karar Ver programında Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un konuğu oldu.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhafazakar seçmene yönelik açıklamalarını değerlendiren Davutoğlu, “CHP ve Kılıçdaroğlu’nun adımları sahadaki yumuşamaya katkı sağlıyor bizi de rahatlatan adımlar oluyor. Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü teklifi üzerine başörtülü vekilin yaptığı açıklama sonrasında dikkat ederseniz yarım saat sonra ben tweet attım, destek verdim. Sayın Kılıçdaroğlu ile bu konuyu istişare etmedik ama ben doğru gördüğüm adımı desteklerim. Bunun içim kim ne der diye de bakmam” dedi.
“Başörtüsünü referanduma götürmek toplumsal barışa vurulacak en büyük darbedir”
Başörtüsü teklifi ile ilgili de yorumlarda bulunan Davutoğlu şunları söyledi:
Biz geçen hafta altılı masada bunu açık yüreklilikle tartıştık, konuştuk. Ben muhalefet olarak, altılı masa olarak bunu orada da ifade ettim başörtü konusunda referanduma gitmek veya gidilmesine yol açmak veya bunu teşvik etmek Türkiye’de toplumsal barışa vurulacak en büyük darbedir. Ve böyle bir oylama hangi şartlarda gerçekleşirse gerçekleşsin yüzde 55, yüzde 45 bitmez, çok büyük oyla biter ve biz tabii Gelecek Partisi olarak da ben şahsen de burada ben referandumda evet oyu veririm. Bunun alternatifi olmaz, tartışması da olmaz. Özgürlüklerle ilgili bire şeyi referanduma sunmamak lazım.
Referandumda risk şudur, herkesi aklı selime davet etmek istiyorum. 360 ile 399 arasında bir senaryo en kötü senaryodur bu reddedilirse diyelim tekrar gündeme seçim sonrasında getiririz biz çıkarırız diyebiliriz ama ben reddedilme ihtimalini düşük görüyorum. 360’ın altında olmaz. CHP’nin içinden de İYİ Parti’nin içinden de kendi seçim bölgelerine gittiklerinde başörtüsü konusunda evet mi dedin hayır mı sorusuna herkes evet dedim demek ister. Bu konu arada kalırsa seçim ortamını tümüyle zehirler. Başörtüsü tartışması seçimin odağını değiştirir, hayır çıkmaz oradan çıkması da doğru değil zaten o zaman Erdoğan meydanlarda Başörtüsüne hayır dediler diye bir propaganda yürütür. Teklifin sahibi Sayın Kılıçdaroğlu. Bu anayasa teklifi meclisten 400’ün üzerinde bir oyla geçmeli, bu tartışma bitmeli ve geride bırakılmalı. Biz bu tartışmayı geride bırakarak seçime gitmeliyiz. Hiç açılmasaydı olabilirdi, seçim sonrasında yapabilirdik ama madem ki Pandora’nın kutusu açıldı bu tartışma bitirilmeli.
Erdoğan’ın “Siyasette küslük olmaz” açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır ve Suriye ile normalleşme açıklamaları ve “siyasette küslük olmaz” çıkışı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, “Esad’la barışır, Sisi ile barışır, Filistin meselesinde Mavi Marmara’dakileri eleştirip ‘Bana mı sordun?’ der Netanyahu ile konuşur ama Davutoğlu ile konuşmaz işte Erdoğan’ın gerçek yüzü bu. Ha benimle konuşması için can atıyor değilim ama madem ki küslük yok siyasette niye Gelecek Partisi’nin bayramlaşma tekliflerine hayır diyorsunuz Sayın Erdoğan? Perinçek’le bayramlaşıyorsunuz, ‘Şeytan Ayetleri’ni’ yazanlarla bayramlaşıyorsunuz da Allah aşkına bütün hayatı sizlerle geçmiş olanlarla neden bayramlaşmıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
“Erdoğan’ın MHP’nin oylarının yetmediğini görüyor”
Davutoğlu, Erdoğan’ın İYİ Parti lideri Meral Akşener’e çağrısı ile ilgili şunları kaydetti:
Şimdi herkesi deneyecek, Demirtaş’ı denemedi mi? Öcalan’dan mektup getirmedi mi? Bir kere gitmekte olduğunu, düzenin sürmeyeceğini biliyor. MHP’nin oylarının yetmediğini görüyor. MHP eriyor, bitiyor. Şimdi AK Parti’den ayrılan oyların gideceği çok adres var. MHP gittikçe küçülüyor ve birlikte seçimi kazanamayacakları aşikar. Böyle olunca bir yerden bunu kapatması lazım. Ya HDP ile bir iş tutacak bizi eleştirmesine rağmen, işte Demirtaş’a yapılan jestin arka planı budur, Öcalan’dan gelen mektubun arka planı budur vs. Ya Sayın Akşener’e ya bizlere bir yerlerden gelecek. CHP’yi bir kutba koyup orayı dağıtmaya çalışıyor. Bu Tayyip Erdoğan’ın içine düştüğü paniği gösteriyor.
“Zayıf bir cumhurbaşkanı istmemiyoruz”
“6’lı masanın cumhurbaşkanı adayının kim olacağı” konusu ile ilgili de konuşan Davutoğlu, “Cumhurbaşkanlığı adaylığı seçim takvimiyle birlikte açıklanacak. O zamana kadar işbirliğimizin esaslarını inceleyeceğiz. Şu ana kadar da taviz vermedik. İktidar haksız bir rekabeti erken başlatmak istiyorlar. Bize başka türlü yüklenecekler, adaya başka türlü yüklenecekler. Erdoğan istedi diye açıklama yapmayacağız. Zayıf bir Cumhurbaşkanı istemiyoruz, güçlü bir sistem istiyoruz. Önümüzdeki ayda ise ‘altı lider bu ülkeyi nasıl yönetecek?’ onun üzerinde duracağız. Bu tabloda epey yol geldik. Bizim imzamız olmadan belirleyici olunmayacak. Cumhurbaşkanı, 5 yıl mutlak bir iradeyle ülkeyi Erdoğan gibi yönetmeyecek. Kimse Cumhurbaşkanı adayımıza böyle bir yol biçmesin” dedi.