Komisyonun CHP’li Üyesi ve Mersin Milletvekili Alpay Antmen, teklife ilişkin açıklamalarda bulundu. CHP’li Vekil, “OHAL’in uzaması için 3 ayda bir Meclis onayı gerekiyordu. AKP’nin getirdiği bu teklifle bırakın 3 ayı, OHAL 3 yıl uzatılıyor” diye konuştu.
Birgün’den Uğur Şahin’in konuştuğu Antmen yeni düzenlemedeki bazı maddelerin OHAL’i dahi arattığını belirterek ”İhraçlar ve kayyımlar 3 yıl daha sürdürülmek isteniyor. Anayasa’ya ve tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmelere aykırı şekilde gözaltı süreleri belirlenmiş. Valilere, yurttaşları ilden çıkarma ya da o ile sokmama hakkı getiriliyor” dedi.
”Soma, Gezi gibi toplumsal ve vicdani davalar var, hakkını arayan insanlar var. Seslerini kıstıkları, haklarını çiğnedikleri yetmiyordu şimdi de mahkemeye bile gitmelerini, haklarını aramalarını engelleyecekler” diyen Antmen, ”Önceden doğru söyleyeni 9 köyden kovuyorlardı şimdi doğru söyleyeni 9 ilden kovacaklar” ifadesini kullandı.
CHP’li vekil, ”Teklifte 1402 sayılı sıkıyönetim kanunu yürürlükten kaldırılıyor ancak diğer maddelerle sarayın sıkıyönetimi getiriliyor” diye ekledi.
Teklifin maddeleriyle ilgili de açıklamalarda bulunan Antmen, iktidarın Adalet Komisyonu ve Meclis’i OHAL’i meşrulaştırma ve OHAL’i kalıcı hale getirme aracı olarak gördüğünü ifade etti. Antmen, “Biz parlamentonun sağlıklı çalışması adına, halkın yararına olmayacak tekliflerin karşısında sonuna kadar direneceğiz” dedi.
Antmen’in açıklamalarından önce çıkanlar şöyle:
”Teklif geçerse demokrasi dışı yetkilendirme ortaya çıkacak: OHAL sonrası için hazırlanan düzenlemede kamudan ihraçların 3 yıl daha sürmesi planlanıyor. Saray, ‘Ben hukuka aykırı davranacağım, adil olmayacağım’ diyor bu teklifle. Adi suçtan, rüşvetten hatta tacizden aranan ya da soruşturulması gereken bir kamu görevlisi olursa ne olacak? Soruşturma izne tabi olacak. Soruşturma izni vermeden suçu örtecekler. Bu onun alt yapısıdır. Bu nedenle bu teklif demokrasi dışı yetkilendirmeler ve keyfiyete yol açacaktır”
”Bu teklifin amacı OHAL hükümlerini kalıcı hale getirmek: Suçlu olduklarını en çok suç işleyenler bilir doğal olarak. Bu teklifle temelde OHAL’e ilişkin hükümleri kalıcı hale getirilecekler. Kenan Evren maddeleri var. Yani ben suç işleyeyim ama bana hesap sorulmasın! Memleket 3-4 ayda bir incelemeye, uzatılmaya gerek dahi duyulmaksızın OHAL’le yönetilmiş olacak. Hesap verilmeyecek ve suç işleyenler korunacak”
”Valiler aracılığıyla ülke eyalet sistemine götürülmek isteniyor: Valilere şüpheli gördüğü kişiyi, kişileri 15 gün şehirden atma veya sokmama yetkisi veriliyor. Valilere toplantı, açıklama, yürüyüş ve gösterileri engelleme yetkisi tanınıyor. Hem de hangi valiler? AKP’nin atadığı ve bazı illerde neredeyse il başkanı gibi çalışan valiler. Muhalefete karşı açıklama yapan, iktidar partisinin seçim çalışmalarına katılan valiler. Bu valiler bu yetkileri kim yararına kullanacak?”
”Cevap açıktır. Bu madde aynı zamanda Türkiye’nin tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ve Anayasa’ya aykırı. Kişisel hak ve özgürlükler ile ifade özgürlüğü kısıtlanamaz. Kısıtlanıyorsa bu OHAL’in devam edildiğinin ispatıdır. Bu değişiklik tasarısıyla ilgili daha tehlikeli bir durum bulunmaktadır. Valilere bu hakkı vermek ülkeyi eyalet sistemine götürmenin ilk adımı olacaktır. Eyalet sistemi olan ülkelerde ancak valilere bu tip haklar tanınabilir”
”Milletvekili dinlenebilir ama bunu soramaz: Tüm şahıs ve kurumlara uygulanan arabuluculuk şartının MİT’e uygulanmaması vahim bir durum. Teklifte MİT, bilgi edinme kanunu kapsamı dışında tutuluyor. Bu maddede MİT dokunulmaz kılınıyor. MİT görevlileri zaten özel izinle sorgulanabiliyorken şimdi soru dahi soramaz hale getiriliyor. Bir muhalefet lideri ya da milletvekili dinlenebilir, izlenebilir ve o milletvekili kendisinin dahi dinlenip dinlenmediğini soramaz. Yani teklifteki bu madde ‘Ben seni dinlerim keyfi olarak ve sen bana bunu soramazsın bile’ maddesidir”
