Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen‘in ortak imzayla Divan Başkanı olması beklenirken; Yalova Milletvekili Muharrem İnce, eski İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal, eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve eski CHP İstanbul Ümraniye İlçe Başkanı Alpaslan Çabuk, mevcut Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu karşısında adaylıklarını açıkladı. Kılıçdaroğlu ve İnce dışındaki isimlerin adaylıklarını resmiyete dökülmesi beklenmezken, yarışın bu iki isim arasında geçmesi bekleniyor.
1266 delegenin oy kullanacağı kurultayda, genel başkan adaylığını açıklayanların yarışa girebilmesi için 127 imza ile divana başvurması ve adaylıklarını resmileştirmesi gerekiyor.
Çarşaf liste uygulamasının devam edeceği kurultayda, 52 PM üyesi doğrudan delege tarafından seçiliyor. Bilim Yönetim ve Kültür Platformu (BYKP) üyeliği için 8 isim de doğrudan PM’ye giriyor.
Şehitler nedeniyle coşkulu etkinlikler kaldırıldı
CHP Genel Merkezi, 36. Olağan Kurultayı hazırlıklarını tamamladı. Kurultaya katılanlar tribünlerde, delegeler ise salonun tam ortasında yer alıyor. Kılıçdaroğlu’nun katılımcıları selamlaması için yürüyüş platformu oluşturuldu. Salonun dört bir yanına MİT TIR’ları davası kapsamında ‘casusluk’ iddiasıyla haziran ayından bu yana tutuklu bulunan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğluiçin afişler asıldı ve “Özgürlükte buluşacağız” mesajı verildi.
‘Coşkulu etkinlikler’ ise Türkiye’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki Afrin bölgesinde gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekâtı sırasında şehit olan askerlere saygısızlık olmaması amacıyla iptal edildi.
“Devlet bir parti müessesi ve partizanlar sömürgesi olmamalıdır”
Kuruluşundan bugüne 35 olağan ve 18 olağanüstü kurultay yapan CHP’nin tarihi yapraklar çevrildiğinde 9. Kurultay dikkat çekiyor. ‘CHP Dokuzuncu Kurultay Beyannamesi ve Raporu”nun dikkat çekici maddeleri arasında, “Devlet, her parti müessesi ve partizanlar sömürgesi olmalıdır. Amme müeseseleri ve memurlar milletin hizmetindedirler.
Bunlar yalnız kanunların emri ve emniyeti altında bulunmalıdırlar. Serbest Meclis murakabesi basının tenkit serbestliği ile beraber yürüyebilir. Basının fikir ve tenkid hürriyetlerini kayıtlayıcı hükümler kaldırılmalıdır. Basının fikir hürriyeti ve vicdani kanaati üzerinde her türlü mali ve iktisadi tertip ve baskılara son verilmelidir”.
