AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, dün TBMM’deki bütçe görüşmelerinde İyi Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs‘e yumruk atan AKP Bursa Milletvekili Zafer Işık‘la ilgili disiplin süreci başlatılıp başlatılmayacağına ilişkin, “Bununla ilgili bir değerlendirmemiz yok. İstenmeyen bir arbede oluştu, bu kavganın ortaya çıkmamasını arzu ederdik. Sözel şiddet Sayın Kılıçdaroğlu tarafından başlatıldı ve maalesef bu noktalara kadar gelmiş oldu” dedi.
AKP’li Çelik, parti genel merkezinde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Gündeme dair açıklamalarda bulunan Çelik, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu‘nun TBMM’deki bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmayı eleştirerek, “Türk siyasi hayatının en talihsiz konuşmalarından bir tanesidir. Bu konuşma son derece üzücü ve son derece vahim bir konuşmadır. Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ‘tiran’ ya da ‘diktatör’ şeklinde ifadeler kullanmayı, Türkiye’nin dışındaki kara propaganda merkezleriyle paralel bir biçimde yürütmeye devam ediyor. Türkiye’nin seçilmiş Cumhurbaşkanı’na ‘tiran’ ya da ‘diktatör’ gibi ifadeler kullanmak hiç kimsenin haddine değil. Bunu şiddetle kınadığımızı bir kere daha belirtmek istiyorum. Herkesin siyasi geçmişi ortada. Sayın Cumhurbaşkanı’mız bulunduğu bütün görevlere gençlik yıllarından beri sürekli olarak seçimle iş başına gelmiş. Aynı şekilde AK Parti’nin kurulduğu günden bugüne kadar da açık, şeffaf, demokratik seçimlerle her seçimin kazananı olarak ortaya çıkmıştır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ise toplumun önüne koyacağı herhangi bir demokratik başarı hikayesi yok ama buna rağmen Sayın Kılıçdaroğlu eski vesayetin diline yaslanarak, eski Yassıada zihniyetinin üslubuna yaslanarak Sayın Cumhurbaşkanı’mıza Batı’daki faşistlerin, kara propaganda merkezlerinin üslubunu, tavrını ‘kes-kopyala-yapıştır’ yöntemiyle kullanmaya devam ediyor” dedi.
“Bu üslup, millet iradesiyle kavga etmekten başka bir şey değildir”
Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında demokrasiden ve demokratik üsluptan bahsettiğini söyleyen Çelik, “Bu çerçeveden bakıldığında Meclis’te yaptığı konuşmada yüce Meclis’in iradesine son derece saygısız olduğu, yüce Meclis’in milletvekillerine hitap ederken kullandığı ifadeler, sürekli olarak Meclis’in daha da güçlenmesi gerektiğinden bahseden muhalefetin zihnini göstermesi açısından son derece ibretlik olmuştur. Yüce Meclis’in ‘Gazi Meclis’ olması konusundaki yaklaşımıyla ilgili olarak ortaya koyduğu polemiğin hiçbir şekilde affedilebilir bir tarafı yoktur. Milletvekillerimize dönüp, ‘Sizin nasıl milletvekili seçildiğini biliyoruz’ diyor. Evet, bütün Türkiye biliyor, bütün dünya biliyor; hür ve demokratik seçimlere girdiler, milletin oyunu aldılar ve milletvekili oldular. Bu açık ve net. Kendisinin nasıl genel başkan olduğu konusu halen Türk siyasi hayatının en gizemli ve en spekülatif konulardan biri olmasına rağmen, başkalarının seçimi hakkında bu derece konuşması tam bir basiretsizliktir, haddini aşmaktır. Milletin iradesiyle seçilen milletvekillerine dönük olarak bu üslubun kullanılması, millet iradesiyle kavga etmekten başka bir şey değildir” diye konuştu.
“Tanklar kime yol veriyorsa diktatör odur”
Dünyadaki bütün diktatörlerin bir özelliği olduğunu ve diktatörlerin halktan korktuğunu kaydeden Çelik, “Diktatörler tankın, topun, tüfeğin arkasına saklanırlar. Sayın Cumhurbaşkanı’mız, 15 Temmuz gecesi milletimizle beraber öldürülme tehdidi altındayken o tehlikeyi göze alarak, ‘Sizi güvenli bir yere götürelim’ demelerine rağmen o teklifi reddederek, İstanbul Havalimanı’na indi. Milli iradeye sahip çıktı ve kendisini öldürmek isteyen tanklar, savaş uçaklarının içinden geçerek bunu yaptı. 15 Temmuz gecesi ise Kılıçdaroğlu tankların yol vermesiyle gidip televizyon başında Türkiye’nin demokratik düzenini, anayasal düzenini lağvetmek isteyen darbe girişimini seyretti. Şunu unutmaması gerekir, tanklar kime yol veriyorsa diktatör odur. Kılıçdaroğlu, darbeye darbe diyemeyen birisidir. Kılıçdaroğlu, Suriye’deki teröre terör diyemeyen birisidir” ifadelerini kullandı.
“Üzüntülüyüz”
Ardından dün TBMM’deki bütçe görüşmelerinde, AKP ve İyi Parti milletvekilleri arasında yaşanan kavgaya değinen Çelik, “Yaşanan arbedede hangi partiden olursa olsun, bir milletvekilin fiziki bir saldırıya uğraması ve hastaneye gitmesi gereken bir durumun yaşanmasından dolayı fevkalade üzüntülüyüz. Fiziksel şiddet kadar sözel şiddet de bir meseledir. Buna karşı ortak bir tutum gerçekleştirmek gerekir. Sayın milletvekiline içtenlikle geçmiş olsun diyoruz. Grup başkan vekilimiz de hemen hastaneye giderek Sayın Vekil’in sağlık durumu hakkında bilgi aldı” dedi.
“Disiplin sürecine ilişkin bir değerlendirmemiz yok”
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelik, İyi Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs’e yumruk atan AKP Bursa Milletvekili Zafer Işık’la ilgili disiplin süreci başlatılıp başlatılmayacağına ilişkin, “Bununla ilgili bir değerlendirmemiz yok. Orada istenmeyen bir arbede oluştu, bu kavganın ortaya çıkmamasını arzu ederdik. Üzüntümüz, bir milletvekilinin sağlık problemi yaşamasıdır, asıl arzumuz bu tarz olayların hiç yaşanmamasıdır. Sözel şiddet Sayın Kılıçdaroğlu tarafından başlatıldı ve maalesef bu noktalara kadar gelmiş oldu” cevabını verdi.
“Hakaret üslubuyla konuşan ticaret erbabı olmaz”
Çelik, marketlerdeki fiyat farklılığı ve BİM İcra Kurulu Üyesi Galip Aykaç‘ın açıklamalarıyla ilgili soruya da “Hiçbir şekilde durduk yere bu konular gündeme gelmedi, vatandaşlarımızdan yoğun şikayetler var. Vatandaşlar gidiyor, aynı ürünün farklı marketteki etiketinin fotoğrafını internete koyuyor. Burada zincir marketler açısından yapılması gereken fiyat farklarının neden olduğunun açıklanmasıydı. Çıkarsın açıklarsın, ticari müessesesin. Ticari müesseselerin vatandaşımıza hizmet etmesi, Türkiye’de istihdam yaratması, hepimizin arzu ettiği bir şeydir ama çıkıp da CEO denilen şahsın Sayın Bahçeli’ye karşı kullandığı üslup kabul edilemez. Bu çete üslubunu kınıyoruz. Hakaret üslubuyla konuşan ticaret erbabı olmaz. Tabi ki Ticaret Bakanlığı takip edecek” dedi.