Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ve yüzde 50+1 tartışması gündemdeki yerini koruyor. AKP’li isimler ardı ardına cumhurbaşkanlığı seçim sistemindeki 50+1 uygulamasına yönelik eleştirilerini sıralama devam ediyorlar.
AKP’nin kurucularından eski bakan Faruk Çelik, daha önce bu seçim sistemine Türkiye sosyolojisinin buna hazır olmadığını savunduğuna işaret ederek, “Bugünden bakarsanız geriye doğru, Tayyip Erdoğan açısından bakılmasını da doğru bulmuyorum. AKP’nin oyu düştüğü için bunlar tartışılıyor diyorlar. Sizin oyunuz yükseldiyse partileri merkezde bütünleştirecekti ama olmadı” dedi.
Faruk Çelik, cumhurbaşkanlığı seçim sistemiyle ilgili Sözcü gazetesine şu açıklamayı yaptı: “Şu anda 50+1’den dolayı nasıl bir pay alabilirim düşüncesiyle parlamentodaki partilerden beş parti çıktı. Nedeni bu sistem! Bu oran olmasaydı, başkanlık sistemiyle ilgili başka konuları tartışacaktık ve çok daha sağlıklı olacaktı. Bu durum, stres ortamı getiriyor. Olmadık diyaloglar yaşanıyor. İYİ Parti, HDP’yle olsun mu olmasın mı? Tartışmalar yaşanıyor. CHP, HDP’yi sahiplenemiyor. İktidar tavır koyamıyor! Oranı, sistemlerle karıştırmamak lazım. Ben diyorum ki: Oran, siyasetin rahatlaması için yeniden ele alınmalı. Kim gelirse olsun, başkan kim olursa olsun, mali disiplin, ekonomi konusu ne olacak?”
Çelik, bu sistemde yüzde 0,5’lik partilere siyaseti mahkum edildiğine işaret ederek, “İki blok var. Oy oranları var. Erişilebilir durumdalar. Yüzde 50+1 olmasa bu partilerin eriştiğini görüyoruz. O da alabilir bu da alabilir. Bu rahatlığı sağlayamazsınız, yüzde 0.5’lik partilere siyaseti mahkum ederseniz. Diğer konuları tartışamazsınız. Sistemin esas konuşulması gereken konuları maalesef geride kalıyor.” dedi.
AKP’li Cemil Çiçek’in “50 + 1 ciddi problem çıkarıyor. Gelecekte de çıkaracak” açıklamasına MHP lideri Devlet Bahçeli karşı çıkarak, şu ifade kullanmıştı: “Yüzde 50+1 oyu eleştirenleri anlayışla karşılamamız, bunu felaket olarak yorumlayan karamsarları makul bulmamız abesle iştigaldir. Sayın Cemil Çiçek, yüzde 50+1’in sıkıntılara sebep vereceğini iddia ediyor. Bu tuhaf ve tahrip gücü yüksek sözlerin benzerini Türkiye’nin istikrarsızlığa gömülmesini, siyasi anlaşmazlıkların içine düşmesini isteyen çevreler de ileri sürüyor. Sayın Çiçek, sizin kafanızda, dilinizin altında sakladığınız bir oran var mıdır? Varsa ne zaman açıklamayı düşünüyorsunuz? Açıkla da bilelim, niyetini öğrenelim. Türkiye’nin kaostan, işgalden, imhadan kıl payı kurtulduğunu ne çabuk hafıza kayıtlarından çıkardınız. Buradan ne yapmaya, kimlere şirin görünmeye çalışıyorsunuz?”
