Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. “Özgür basın baş eğmez” pankartının açıldığı eyleme, çok sayıda gazetecinin yanı sıra Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) yöneticileri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed İl Eşbaşkanları Gülistan Atasoy, Zeyyat Ceylan, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma, Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Mezopotamya Kültür ve Dil Araştırma Derneği (MED-DER) ile birçok sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Tutuklu gazetecilerin fotoğraflarının taşındığı eylemde, sık sık “Özgür basın susturulamaz” sloganı atıldı.
Açıklamayı yapan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, 10 Ocak’ın gazetecilerin çalışma hakkının güvenceye alınmasından kaynaklı “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak kutlandığını hatırlatarak, ne o günlerde ne de günümüzde gazetecilerin kutlayabileceği bir bayram ortamının oluşmadığını söyledi.
‘GAZETECİLER SAHA YERİNE ADLİYEDE’
Yasal düzenlemenin yapıldığı 1961 yılından günümüze gazetecilerin ne çalışma haklarının ne de gerçek anlamda mesleklerini yürütebilecekleri şartların oluşturulmadığını ifade eden Müftüoğlu, “‘Açılım’, ‘İleri demokrasi’ vaatleriyle iktidara gelen AKP, bu toprakları gazeteciler için bir cezaevine çevirdi. 2016 yılında ilan edilen OHAL ile birlikte çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) iktidarın tekelinde olamayan 300’e yakın basın-yayın organı kapatıldı. Tüm engellemelere rağmen gazetecilerin mesleklerini sürdürdüğü bir ortamda iktidar ‘dezenformasyonla mücadele’ adı altında ‘Sansür Yasası’ çıkartarak gazeteciliği susturmaya çalışıyor. İktidarı rahatsız eden her bir haber ve sanal medya paylaşımı soruşturma ve dava konusu oluyor. Gazeteciler, mesailerinin büyük bir bölümünü haber kovaladıkları saha yerine davalar nedeniyle adliyede geçiriyor” diye belirtti.
87 GAZETECİ TUTUKLU
Söz konusu Kürt gazeteciler olunca bu tablonun daha da ağırlaştığına dikkat çeken Müftüoğlu, “Son 7 ayda Özgür Basın’a yönelik operasyonlarda 27 meslektaşımız tutuklandı ve tutuklu gazeteci sayısı 87’ye yükseldi. Haziran ayında Diyarbakır merkezli operasyonda 20’si gazeteci 22 kişi gözaltına alındı. Dosyaya konulan gizlilik kararı nedeniyle gözaltı sürecinde neyle suçlandıkları bilinmeyen gazetecilere dair yandaş medya üzerinden arkadaşlarımız kriminalize edilmeye çalışıldı. 8 gün süren gözaltı sürecinin ardından Diyarbakır Adliyesi’ne sevk edilen meslektaşlarımızın yaptıkları haberler suçlama konusu yapıldı. 20 gazeteciden 16’sı sabahın kör karanlığında tutuklanarak, cezaevine gönderildi. Aradan geçen 7 aya rağmen haklarında yürütülen soruşturma tamamlanmadı” ifadelerini kullandı.
KENT FARKLI İŞLEM AYNI
Ankara’da da 25 Ekim’de yapılan operasyonu hatırlatan Müftüoğlu, “11 gazeteci işkenceyle, başı eğdirilmeye çalışılarak gözaltına alındı. Meslektaşlarımıza yapılan işkencenin görüntüleri bizzat Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından paylaşılarak dışarıda kalan gazetecilere gözdağı verilmek istendi. Gözaltındaki gazetecilerden 9’u çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı. Bu davada isimler kentler değişse de suçlama değişmedi, arkadaşlarımıza yaptıkları haberler soruldu” dedi.
SERBEST BIRAKILSIN
Müftüoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Yapılan bu operasyonlarla Özgür Basın susturulmak istendi ancak tüm engellemelere rağmen ‘gazeteciği savunmak’ adına hakikat mücadelesi vermeye devam ediyoruz. 87 gazetecinin tutsak olduğu bir yerde 10 Ocak’ı bir bayram değil mücadele günü olarak kabul ediyoruz. Buradan bir kez daha Diyarbakır ve Ankara’da yapılan operasyonlarda tutuklanan meslektaşlarımız başta olmak üzere tüm gazetecilerin serbest bırakılması çağrısı yapıyoruz.”