Masimov’un Saymaz’a yaptığı açıklama şöyle:
Bölge Adliye Mahkemesi örgüte yardım suçundan verilen beş yıllık cezayı onadı. Ne düşünüyorsunuz?
FETÖ ile bir ilişkim olmadığı ortaya çıkacak. Davam Yargıtay aşamasında. Yardım, ne yardımı? Yok ortada. Hiçbir vakfa yardım etmemişim. Sadece Güllüoğlu’ndan benim otelim iki kilo baklava almış, 2014’te. Siz Güllüoğlu’ndan hiç baklava almadınız mı? Bu memlekette biri çıksın desin ki, Güllüoğlu’ndan tatlı yemedim.
FETÖ ile temasınız oldu mu?
Fetullah Gülen’e Mehmet Ağar ile beraber ve onun isteği üzerine gittim. Yoksa Ağar da biliyor, orada FETÖ ile kavgamı. Gülen’e hiçbir zaman sempatim olmadı. Mezhebim Şia. Bizde tarikat olmaz. Türkiye’de 20’nin üstüne okul yaptırmışım. Milli Eğitim Bakanlığı biliyor. Tek bir okul FETÖ’ye verildi mi?
Neden ceza çıktı?
Cezanın boş yere verildiğini hep beraber göreceğiz.
Marina ile ilgili hak iddianızı sürdürüyorsunuz değil mi?
Hiçbir dava kesinleşmiş ve kaybedilmiş değil. Hiçbir iddiamdan vazgeçmedim, geçme niyetinde değiliz.
“Mübariz Mansimov’un malına kolay kolay çökülemez”
Sizce marinaya çöküldü mü?
Bana göre çalışanlarım tarafından dolandırıldım. Mübariz Mansimov’un malına kolay kolay çökülemez. Biz korkak değiliz. Biri tehdip edip de malıma çöksünler. Hakkımdaki FETÖ iddianamesine bakarsanız, aynı çalışanlar aleyhimde şahit. Hepsi yalancı şahit.
Marinanın elinizden çıkması ile FETÖ davası birbiriyle bağlantılı mı?
Burası Türkiye, her şey olabilir. Sanmam ki marinanın yeni sahipleri, o güce maliktirler ve Türk adaletini şaşırtsınlar.
“Ağar’a sahip çıktım, evimi verdim”
Ağar’ı nereden tanıyorsunuz?
Aşağı yukarı 15 sene oldu. Haydar Aliyev’in cenazesine Bakü’ye gelmişti. İşadamı Yusuf Uğur ve milletvekili Saffet Sancaklı, Azerbaycan’da otelde Ağar’ı bana tanıttılar. “Seninle tanışmak istiyor” (dediler) Tanışmamız öyle oldu.
Bu ilişkiniz Türkiye’de devam etti, öyle mi?
Ağar’ı her zaman milliyetçi bildim. Devlet adamı bildim. Sıkıntılı günler geçiriyordu. Sahip çıktım, yalnız kalmasın diye.
Sahip çıktım derken neyi kastediyorsunuz?
Yanımda kaldı, Ulus’ta evimi verdim, evimde oturdu, komşum oldu. Aşağı yukarı 7-8 sene beraber oturduk. Bir kuruş almadım.
Marinanın yönetim kurulu başkanlığına Tolga Ağar’ı siz mi atadınız?
Tolga Ağar’ı müdür olarak koydum. Marinadaki benzin istasyonunu verdim onlara.
Ağar cezaevindeyken neler oldu?
Her hafta yanına gidip geldim. Helikopter pisti yaptırdım, Aydın’da. Pist cezaevine yakın bir yerdeydi. Haftada bir marinadan helikopter servisi kaldırıyorduk.
Çıktıktan sonra “Gülen’le görüşmek istiyorum” mu dedi?
FETÖ’nün yanına gitmek istedi, gittik.
Neden gitmek istedi?
Ona sorsanıza.
Bildiğim kadarıyla özel uçağınızla Pensilvanya’ya gittiniz.
New York’a gittik. Helikopter kiraladım, Pensilvanya’ya geldik. İhsan Kalkavan bize katıldı. Gülen’in önünde oturduk. Gülen, Erdoğan için iyi şeyler konuşmuyordu. “Sen kim oluyorsun! Varsan bugün, Erdoğan sayesinde. Sen karar ver, imam mısın, politikacı mısın?” dedim. Bu lafıma alındı. Bir tek şey dedim: “Sizin yanlış yolda olduğunuzu düşünüyorum.Yanınıza gelenlerin de yanlış yolda olduğunu düşünüyorum” Bu lafı söyleyip çıktım. Bir süre sonra Ağar da çıktı.
Bu ziyaret davaya delil diye kondu
2017’de soruşturma açıldı, 2019’da kapandı. FETÖ’cü olmadığım ortaya çıktı. Altı ay sonra gizli tanıklar çıkıyor. Kumpas kuruluyor. Örgüte yardımdan beş sene verildiği görülmemiş. Böyle saçmalık görmedim. En koyu FETÖ’cülere bile 2,5-3 sene vermişler.
Şunu söylemek istiyorum: Türk vatandaşı olmaktan gurur duyuyorum. Beni bu memkeketten kimse soğutamaz. Bütün malvarlığımı bu memlekete taşıdım. Mezarımı Etiler’den 10 sene önce aldım. Ölsem burada toprağa verileceğim. Gidecek başka bir yerim yok, niyetim de yok. Davalardan vazgeçmeyi düşünmüyorum. Hukuk geç de olsa tecelli edecek.
