HDP’nin Hazine yardımı hesaplarına bloke koyan Anayasa Mahkemesi (AYM) kararının 7’ye karşı 8 oyla alınması, gözleri AYM’deki dengelere çevirdi. Yüksek Mahkeme’de son dönemde Başkan Zühtü Arslan’ın arasında bulunduğu 5 muhalif üye varken HDP kararındaki muhalif üye sayısının 7’ye yükselmesi dikkat çekti. Bu durumun kapatma kararı için gerekli 10 oyun bulunmasında dengeleri etkileyeceği belirtiliyor. Diğer yandan Şubat ayında yapılacak AYM başkanlığı seçimi ise kapatma davasının gidişatında belirleyici olacak.
AYM, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kapatma davası kapsamında HDP’nin Hazine yardımı hesaplarına bloke konulması talebini dün kabul etmişti. HDP’nin savunmasının alınmasına kadar geçici olarak hesaplara bloke konulmasına karar verilmişti. HDP’ye bu kapsamda 30 günlük savunma süresi tanındı.
Karardaki oy dağılımı ne anlama geliyor?
Peki AYM’nin HDP kararı ne anlama geliyor, mahkemedeki dengeleri nasıl etkileyecek?
AYM’nin kararı 15 üyeden 8’inin oyuyla alındı. AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın arasında bulunduğu 7 üye karara muhalefet etti. HDP aleyhinde açılan davada karar çıkması için 15 üyenin 10 üyesinin oyu gerekiyor. Bu nedenle 7-8 şeklindeki oy dağılımı yargı kulislerinde sürpriz olarak nitelendirildi.
AYM’de şu ana kadar Başkan Zühtü Arslan, başkanvekili Hasan Tahsin Gökcan, üyeler Engin Yıldırım, Yusuf Şevki Hakyemez, Emin Kuz muhalif kararıyla biliniyordu.
Ancak HDP bloke kararına HDP’nin savunması alınmadığı gerekçesiyle ret veren Recai Akyel, Yıldız Seferinoğlu ve Selahattin Menteş de karşı oy kullandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından seçilen Akyel, Seferinoğlu ve Menteş daha önce çoğunluk grubuyla hareket ediyordu.
Son oy dağılımı, bu üyelerin de HDP kapatma davasında “hayır” oyu vereceği beklentisi yarattı. Ancak karardaki muhalif gerekçenin esasa ilişkin değil usul yönünden olması nedeniyle kapatma kararında üyeler farklı oy tercihinde bulunabilir.
Kararda, muhalif olan üyelerin gerekçesi “HDP’nin savunması alındıktan sonra bloke kararının görüşülmesi” oldu. Ancak kulislerde, 7 üyeden bazılarının bloke kararı verilmesi halinde bunun kapatma kararı öncesinde “ihsas-ı rey” anlamına geleceği endişesini taşıdığı öğrenildi.
“İhsas-ı rey”, bir davada tarafını önceden belli etmek anlamına geliyor.
Kapatma kararı için 10 üyenin oyunun gerekmesi nedeniyle 7 kişilik son muhalif üyelerden ikisinin tercihini değiştirmesi gerekiyor. Aksi durumda HDP hakkında kapatma kararı çıkmaza girecek.
AYM’de kritik başkanlık seçimi
HDP kapatma davasını doğrudan etkileyecek bir durum ise 13 Şubat’ta görev süresi dolacak olan Zühtü Arslan’ın yerine AYM Başkanlığı seçimi olacak. AYM Genel Kurulu’ndaki dosyaların hangi gün gündeme alınacağını doğrudan başkan belirliyor. Başkanın tavrı, kapatma sürecinin uzamasına veya kılmasına yol açıyor.
Peki kulislerde Zühtü Arslan yerine başkanlık için kimlerin adı geçiyor?
Zühtü Arslan’ın AYM’deki görev süresinin 2024’te dolması nedeniyle yeniden aday olmayacağı konuşuluyor. Buna karşılık en güçlü başkan adayının, iktidara yakın üyeler blokundan çıkması bekleniyor. İktidara yakın görünen çoğunluk üyeler arasında ise iki isim öne çıkıyor: Rıdvan Güleç ve Basri Bağcı. Güleç, muhafazakâr yapısıyla bilinirken Basri Bağcı ise milliyetçi-muhafazakar çizgide görülüyor Bağcı’nın uluslararası hukuk alanında yüksek lisans yapması, bir dönem Adalet Bakanlığı’nda bürokrat olması kulislerde şansını arttıran öğeler olarak yorumlanıyor. Sayıştay kökenli olan Güleç’in ise İngilizce ve Almanca bilmesinin, uluslararası ilişkilerde ön plana çıkmasını sağlayacağı ifade ediliyor. Diğer yandan adayın belirlenmesinde doğrudan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan gelecek işaretin de etkili olacağı ifade ediliyor.
Muhalif üyeler arasında ise başkan vekili Hasan Tahsin Gökcan’ın adaylık için istekli olduğu öğrenildi.
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE – ALİCAN ULUDAĞ