HDP Merkez Yürütme Kurulu, “24 Nisan 1915 tarihinde iki yüzü aşkın Ermeni aydının evlerinden alınarak ölüme yollanması ile başlayan etnik kimlik ve inanç kırımı olan Büyük Felaket’in üzerinden 108 yıl geçti” açıklaması yaparak, “108 yıllık acıları ve yası paylaşıyoruz” ifadelerine yer verdi.
HDP’nin resmi internet sitesinden yapılan açıklama şöyle:
“Bir toplumda vicdan ve adalet duygularını geliştirmek, acıları karşılıklı paylaşmak, demokratik, barışçı ve eşit bir geleceği birlikte kurabilmenin de yoludur. Tarihsel hakikatlerle yüzleşmek, mağdur halklar ve inançlardan özür dilemek ve onarıcı adalet yollarına başvurmak, birbirini anlamak ve tarihsel yaraları samimi bir yaklaşımla sarmak ortak bir gelecek için vazgeçilmez adımlardır. 24 Nisan 1915 tarihinde iki yüzü aşkın Ermeni aydının evlerinden alınarak ölüme yollanması ile başlayan etnik kimlik ve inanç kırımı olan Büyük Felaket’in (Metz Yeğern) üzerinden 108 yıl geçti. Bu süreç, yüz binlerce Ermeni’nin sürgünü ve katli ile devam etti. Bu coğrafyanın diğer Hıristiyan halkları da bu politika ve uygulamaların hedefi haline geldi, getirildi. Farklılıkları silmek ve homojen bir toplum yaratmak; tek ırk-tek din-tek dil anlayışını hakim kılmak; bu topraklarda farklı halkların ve inançların yaşadıklarını unutturmak hedefi o günden bu yana süregeldi. Bu topraklar üzerindeki hiçbir etnik kimlik, dil, kültür ya da inancın bir diğerinden üstün olmadığı gerçeği halen toplumsal ve siyasal genel kabul görmedi. İnsanlığa karşı işlenen suçlarla yüzleşmek ortak ve eşit bir geleceği, toplumsal barışı kurmanın da önemli bir adımıdır. Coğrafyamızı çoraklaştıran utançlarla yüzleşmeyi ertelemek, toplumsal barışa ve hakikatlerin konuşulmasına hizmet etmemektedir. Bu topraklarda, bu coğrafyanın kadim halklarından olan Ermeni halkıyla ve Ermeni yurttaşlarımızla birlikte huzur içinde yaşamak son derece önemlidir. Aynı zamanda bölgemizin bir parçası olan Ermenistan devletiyle diplomatik, ticari, ekonomik ve kültürel ilişkileri geliştirmek halkların ihtiyacıdır ve çıkarınadır. Bu duygu ve düşüncelerle, Anadolu ve Mezopotamya’nın kadim halkları olarak, 108 yıllık acıları paylaşıyor, yaşanmış olan Büyük Felaketi, bu insanlık trajedisini yüreğimizin derinliklerinde duyuyor, o süreçte yaşamını yitirenleri bir kez daha hüzün ve saygıyla anıyoruz.”