Depremde 72 kişinin yaşamını yitirdiği Adıyaman’ın Yaylakonak Beldesi’ne arama kurtarma ekipleri gelmediği için kendi imkanlarıyla çalışma yürüten halk, “Enkaz altından çıkarılanlar, diğerlerini çıkarmaya çalıştı. AFAD 2-3 gün sonra geldi, biraz çadır verip gitti” diyerek tepki gösterdi.
Depremin ağır bir tahribat yarattığı Adıyaman’ın Yaylakonak Beldesi’nde halk, kendi imkanlarıyla deprem enkazını kaldırıyor. 6 mahalleden oluşan bin 700 nüfuslu beldede, 280 evden 260’ı yıkıldı. 72 kişinin yaşamını yitirdiği beldenin kırsal Çatdere Köyü’ne ise yolların kapalı olması nedeniyle henüz ulaşılamadı.
ÇADIR İHTİYACI VAR
Yaylakonak merkez ve Karaçalı köyündeki yurttaşlar, depremden sonra arama kurtarma çalışmaları için kimsenin gelmediğini söyledi. Depremden yaralı kurtulan köy sakinlerinden Kureyş Taşkaynatan, beldenin tamamen yıkıldığını belirterek, “Depremden sonra biz sağ kalanlar enkaz altında kalanları çıkarmaya çalıştık. Beldemizin yanında bir şantiye var. O şantiyeden gelen kepçelerle ilk müdahaleyi edip, insanları enkazın altından çıkardık. Başkaları yardıma geldi ama onlar gelene kadar köylüler olarak herkesi çıkarmıştık” dedi. Depremden dolayı hiçbir şeylerinin kalmadığını söyleyen Taşkaynatan, “Kaç yakınım öldü bende bilmiyorum. Şaşırmış durumdayız. Bazı aileler tamamen yok oldu. Bazı ailelerin yarısı hayatını kaybetti. Ölenler zaten öldüler ama kalanları da halkımızın el birliği ile ayakta tutması gerekiyor” dedi.
Taşkaynatan, depremzedelerin çadır ihtiyacı olduğunu belirterek, dayanışma çağrısı yaptı.
‘AFAD BURAYA GELMEDİ’
Kazım Büyükkutlu, insanların göçük altında kaldığını ve bütün yolların kapandığını ifade ederek, “Diğer mahallelerdeki insanlara ulaşamadık. Eğer erken ulaşılabilseydi, bu kadar ölüm olmazdı. Köylüler enkazlardan insanları çıkarmaya çalıştı. Enkaz altından çıkarılanlar, diğerlerini çıkarmaya çalıştı. AFAD hiç buraya gelmedi” ifadelerini kullandı.
Evlerle birlikte ahırlarının da yıkıldığını aktaran Büyükkutlu, belde genelinde yaklaşık 2 bin küçükbaş ve bin büyükbaş hayvanın da öldüğü bilgisini paylaştı.
BİR ÇADIRA İKİ AİLE YERLEŞTİRİLİYOR
Yıkılan evinin enkazında dağılan buğdayları toplamaya çalışan Abuzer Taşkaynatan, 6 kişilik ailesinin şans eseri kurtulduğunu söyledi. İlk depremde evlerinin ağır hasar aldığını ve ikinci depremde yıkıldığını aktaran Taşkaynatan, “İnsani yardım malzemeleri geliyor ama bize ev lazım. Dışardayız, eşyalar gelse de nereye koyacağız? Bir çadıra iki aileyi yerleştiriyorlar. Kime yetecek?” diye sordu.
İNSANLAR SOĞUK HAVADA DIŞARIDA
Her yerden desteklerin geldiğini söyleyen Kemal Taşkaynatan, havanın soğuk olduğunu ve hala insanların açıkta olduğunu belirtti. Beldedede çok sayıda insanın yaşamını yitirdiğini ifade eden Sultan Kalkak, “Herkese Allah sabır versin. Evimiz ağır hasar aldı. İçinde oturamıyoruz. Çadır ihtiyacımız var. İnsanlar açıkta” diyerek, yardım çağrısında bulundu.
3 GÜN SONRA ÇADIR VERİP GİTTİ
Deprem anını gözyaşları içinde “O anki durumu anlatamıyorum” diyerek anımsayan Gülcan Taşkaynatan, şöyle dedi: “Deprem olduğu zaman evdeydik. Çok sayıda insan öldü. Çoğu insan boğularak öldü. Evlerin yıkıntıları arasında nefessiz kaldılar. Çok geç müdahale edildi. AFAD 2-3 gün sonra geldi, biraz çadır verip gitti.”
RESMİ KURUMLAR GELMEDİ
Deprem anında Mersin’de olduğunu belirten Ali Taşkaynatan da, şunları belirtti: “Ailem buradaydı. Babam, annem, kardeşim ve onun çocukları buradaydı. 5 kişilik nüfustan sadece bir kişi çıktı. Diğer evlerde de çok sayıda akrabam hayatını kaybetti. Karaçalı Mahallesi tamamen yok oldu. Mersin’den geldim, arama kurtarma çalışmalarına yetiştim. Resmi kurumlardan kimse gelmedi.”
KAYNAK: MEZOPOTAMYA AJANSI – ÖMER AKIN / AHMET KANBAL