14 Mayıs’ta seçime yüksek katılım bekleniyor. Muhalefet seçim güvenliği konusunda gerekli tedbirleri aldığını belirtiyor. Islak imzalı tutanaklar ise kritik önemde.
Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerine yüksek oranda katılım beklenirken, diğer yandan seçmenin bir bölümündeki bazı endişelere karşılık muhalefet seçim güvenliği konusunda gerekli tedbirleri aldıklarını ve ıslak imzalı tutanakların bu kaygıların giderilmesinde önemli rol oynayacağını belirtiyor.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) verilerine göre 14 Mayıs’taki cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde yurt içinde toplam 190 bin 736 sandık kurulacak, seçmen sayısı ise 60 milyon 904 bin 499 olarak belirlendi.
Yurt dışında oy verme işlemleri 9 Mayıs akşamı sona erdi. Geçmiş seçimlere kıyasla katılımın arttığı yurt dışında 1 milyon 800 binden fazla oy kullanıldı. Gümrük kapılarında 14 Mayıs saat 17.00’ye kadar oy kullanmak mümkün olacak.
Türkiye’de seçimler Yüksek Seçim Kurulu’nun denetiminde ve güvencesinde yapılıyor. YSK, seçimlerin başlamasından bitimine kadar başta anayasa olmak üzere ilgili kanunlar çerçevesinde seçimlerin yönetim ve denetim işlemlerinin adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesini sağlamakla yükümlü. Kurul, seçim süresince ve seçimden sonra bütün yolsuzlukları, şikâyet ve itirazları da inceleyerek kesin olarak karara bağlıyor.
YSK aynı zamanda seçim sonuçlarını güvenli ve hızlı bir şekilde kamuoyuna duyurmakla da görevli.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk turda sonuç alınabilmesi için adaylardan birinin yüzde 50 artı bir oya ulaşabilmesi gerekiyor. Adaylar arasında olabilecek az fark ise her bir oyun ve dolayısıyla sandık güvenliğinin önemine işaret ediyor.
Sandık güvenliği için neler yapılacak?
Seçim güvenliği genel olarak sadece oy verme günü ve sandık güvenliği ile sınırlı tutulmayarak, seçim takviminin açıklanmasıyla başlayan ve itirazlar sona erip kesin sonuçlar açıklanıncaya kadar olan süreç olarak tanımlanıyor. Oy verme günü sandık güvenliğinin sağlanması da bu sürecin bir parçası.
Seçim öncesi tansiyonun zaman zaman yükselmesinin de etkisiyle seçmenlerin bir bölümünde seçim ve sandık güvenliği ile ilgili kaygılar halen var.
Millet İttifakı üyeleri bu kaygılar nedeniyle kurdukları ortak komisyon ile seçim güvenliğini sağlamak için hem ayrı ayrı hem de ittifak halinde hazırlanırken, seçim gecesi için de gerekli tedbirlerin alındığını belirtiyor.
Peki muhalefet sandık güvenliği için nasıl hazırlandı?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, sandıkların başında “sandık sorumlusu” olarak belirlenen kişilerin bulunacağını belirterek, bu isimlerin ilçe seçim kurullarına bildirildiğini, bu sürecin tamamlandığını belirtiyor.
Salıcı, partilerin sandık kurulu üyeleri ve sorumlularının yanı sıra, bu seçim için sivil toplum kuruluşları, gönüllüler ve ittifakta olunan partilerle de işbirliği içinde olunduğunu belirterek, bunun yanı sıra seçim günü müşahit gönderme imkânı bulunduğunu aktarıyor.
Müşahitler için “özellikle daha riskli gördüğümüz yerlere öncelik vermeye çalışıyoruz” diyen Salıcı, müşahitler için YSK’ya bildirim yapma zorunluluğu olmadığına ve bu kişilerin müşahit kartıyla girebildiğine dikkat çekiyor.
Seçim günü saat 17.00’de oy verme işlemleri bittiğinde her seçimde olduğu gibi önce oylar tasnif edilecek. Ardından ise ıslak imzalı tutanak tutulacak. Sandık kurulu başkanının bu ıslak imzalı tutanağı her partinin sorumlusuna verme yükümlülüğü bulunuyor. Partilerin sandık görevlileri bu tutanağı alarak kendi partilerine iletecek. Bu kapsamda ıslak imzalı tutanakların önemi büyük.
Islak imzalı tutanakların önemi ne?
2019 İstanbul seçimlerinde önemi bir kez daha iyi anlaşılan ıslak imzalı tutanaklar bu seçimde de kritik ve sonuç belirleyici olacak.
Salıcı, büyükşehirlerde ya da ilçe merkezlerindeki okullarda çok fazla sandık bulunduğu durumlarda; bu okulların tamamına ayrı ayrı kat sorumlusu, okul sorumlusu ve ayrıca veri bilişim sorumlusu tanımladıklarını belirterek, sonuncusunun görevini şöyle aktarıyor:
“Bu arkadaşımız seçim günü sayım bitti, ıslak imzalı tutanaklar tutuldu, bu tutanakları ilçeye götürerek CHP’nin sistemine girecekler. Ama ilçeye gitmeden önce okuldan çıkarken bilişim sorumlusu olan arkadaşımız bu verileri bizim sisteme girecek. Yolda geçecek olan süreyi kısaltmak açısından bu arkadaşlarımızı belirledik.”
Bu arada CHP’li yetkililer her ne kadar hız önemli olsa da bu seçimde güvenilir sonuçların duyurulmasının daha önemli olduğunu belirtiyor.
Seçim gecesi sayım işlemlerinin sadece dört adayın yarıştığı Cumhurbaşkanlığı seçimi için daha çabuk sonuçlanabileceği, milletvekili seçiminde ise ittifaklar da işin içine girdiği için sürecin daha karmaşık olacağı ve sonuçların belli olmasının biraz daha uzayabileceği tahmin ediliyor.
AA’nın sonuçları mı beklenecek?
Bu seçimlerde 2019 yerel seçimlerinde gece yarısı veri akışını kesen ve çok tepki çeken Anadolu Ajansı’nın (AA) sonuçları muhalefet için önemli olacak mı?
Salıcı, her seçimde iktidarın önde gösterilerek başlandığını ve buna alıştıklarını söyleyerek, “Biz Anadolu Ajansı’nın ne söylediği ya da ne açıkladığıyla meşgul değiliz. Eğer AA’nın açıkladığı verilere güveniyor olsaydık İstanbul seçimi gitmişti” yorumu yapıyor.
Bu arada AA yetkilileri 5 Mayıs’ta Sözcü‘ye yaptıkları açıklamada “Eğer verdiğimiz hizmette en küçük bir aksaklık görülürse, hizmet alanlar bizi savcılığa şikâyet etsin” dedi.
Salıcı, kendi sistemlerine ve sandık görevlilerine güvendiklerini belirterek, şöyle konuşuyor:
“Islak imzalı tutanaklar bize gelecek. Biz o ıslak imzalı tutanakları sisteme gireceğiz. Birleştireceğiz. Ortaya çıkan rakam eğer YSK’nın bize göndermiş olduğu rakamla, yani YSK’nın partilerle paylaştığı ıslak imzalı tutanakların görüntüsü ile örtüşüyorsa sorun yok. Örtüşmüyorsa, itirazlarımızı yapacağız.”
Tahmin ötesi bir durum ortaya çıkarsa ne yapılacak?
Peki alınan tüm tedbirlere ve yapılan hazırlıklara rağmen olumsuzlukla karşılanması durumunda ne yapılacak?
Hollanda’ya gönderilen 225 oy pusulası hatalı çıkmış ve bunun üzerine YSK’ya başvuru yapılmıştı.
“Normal şartlar altında yürüyen bir seçimde alınabilecek tedbirlerin tamamını almış durumdayız” diyen Salıcı, yurt dışı bazı sandıklarda görülen pusula aksaklıkları gibi olumsuzluklarla karşılaşılması durumunda ise yapılacakları şöyle anlatıyor:
“Hollanda örneğindeki gibi biz tedbir aldığımız ve arkadaşlarımız dikkatli olduğu için ortaya çıkan şeyler var. Seçim günü de herhangi bir şekilde bir olumsuzlukla karşılaşılırsa arkadaşlarımız itirazlarını yapacaklar. Avukat arkadaşlarımız da bu itirazları yönlendirecekler.”
Tahmin edilenden farklı bir durum ortaya çıkması durumunda ne yapılacak?
“Diyelim ki trafoya kedi girdi, elektrik kesildi, bir şey oldu. Arkadaşlarımız sayımı durduracaklar. Sayım tekrar güvenli hale gelene kadar da uygulama devam edecek. Bu bütün CHP’li arkadaşlarımıza söylendi, anlatıldı.”
Bu arada Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez 8 Mayıs’ta yaptığı açıklamada il ve ilçe oy toplama merkezleri, seçim kurulları, adliye binaları, seçimde kullanılacak havaalanları, parti binaları ve YSK gibi kritik noktaları besleyen şebeke unsurlarında bakım çalışmaları yapıldığını söyleyerek, operasyon merkezlerine jeneratörler dağıtıldığını, siber saldırılara karşı da önlem alındığını açıkladı.
Barolar Birliği de hazırlıklarını tamamladı
Bu arada seçimler için ayrıca pek çok avukat da görev yapacak.
Türkiye Barolar Birliği de seçim günü ülke genelinde sandık güvenliğinin sağlanmasına katkı sunmak için Ankara’daki TBB yerleşkesinde bir “Seçim Güvenliği Merkezi” oluşturulduğunu bildirdi.
Seçim hukukunda uzman avukatların, yurttaşlara ve sandık müşahitlerine gün boyu hukuki destek vereceği Seçim Güvenlik Merkezi’nde seçim güvenliğinin ihlal edildiğine yönelik tüm ihbarlar değerlendirilecek.
Seçim güvenliğinin ihlal edildiğine ilişkin ihbarlar sorunun yaşandığı ildeki gönüllü avukatlarla ve seçim güvenliği merkezi kurmuş bulunan barolarla paylaşılacak.
TBB Seçim Güvenliği Merkezi’ne Türkiye’nin her yerinden 0312 988 16 70 (10 hat) numaralı telefondan ulaşılabilecek.
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE – GÜLSEN SOLAKER