‘İzmir Afet Planı: Deprem Hazırlık ve Dirençlilik Çalışmaları Bilgilendirme Toplantısı’nda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “İzmir bir deprem bölgesi ve fay hatları hepimizi tedirgin edecek kadar güçlü. Bugün ne yapıyorsak, 4 yıldır ne yaptıysak bunları masaya yatıracağız. Bunları yaparken size yalan söylemeyip, popülizm yapmayacağız. Yaptığımız çalışmaları bilin istiyoruz ki eksik bulduğunuz, kusurlu bulduğunuz ne varsa onları bizimle paylaşın. Bugüne kadar yaptığımız her şeyi detaylı size anlatıyor olacağız. Çünkü bir şey bize net göründü bu süreçte. Ortak akıl, ortak enerji ve güce dönüştürmezsek hepimiz eksiğiz. Bu şehirde çocuklarımız da torunlarımız da güvenle yaşasın istiyorsak birbirimizi dinleyip birbirimizden ders alacağız” dedi.
Afet bölgesindeki çalışmalarını hız kesmeden sürdüren ve ‘paralel belediye’ anlayışı ile birimlerinin bölgeye sevk eden İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir’de gerçekleşmesi muhtemel depremlerle ile ilgili de çalışmalarına devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin afetlere hazırlığı kapsamında nelerin yapıldığı ve afet sırasında nelerin yapılacağının anlatıldığı ‘İzmir Afet Planı: Deprem Hazırlık ve Dirençlilik Çalışmaları Bilgilendirme Toplantısı’ düzenledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ev sahipliğinde Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde bugün yapılan toplantıya, ilçe belediye başkanlarının yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir Milletvekilleri Tacettin Bayır ve Özcan Purçu, yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
“Bir tek çaremiz var; bizi birbirimizden ayıran sebepleri değil, birleştiren sebepleri öne çıkmak”
Toplantının açış konuşmasını yapan Tunç Soyer, şunları söyledi:
“İzmir, yine İzmirliliğini, öncülüğünü yaptı. Bütün dünyaya bir umut ışığı yaktı. En yoksunlaştığımız, krizin en derinleştiği anda insanlar birbirlerine yardıma koştular. Depremzedeler, depremzedelere yardıma koştu. ‘O benden daha çok ihtiyaç duyuyordur’ diyerek birbirine destek verdi. Orada kaybettiğimiz 10 binler, burada yaşamını sürdürmeye çalışan yüz binler… Bizim hayatımızda da geleceğimizde de bağını koruyarak devam edecek. Yepyeni bir hayatımız olacak bundan sonra. Bir tek çaremiz var, bütün bu büyüyen kaygılar hayatta yaşarken. O da dayanışmayı büyümek. Bizi birbirimizden ayıran sebepleri değil, birleştiren sebepleri öne çıkmak. Başka çaremiz yok.
“Bu şehirde çocuklarımız da torunlarımız da güvenle yaşasın istiyorsak birbirimizi dinleyip birbirimizden ders alacağız”
Şimdi radarımızı İzmir’e çevireceğiz. Bir yandan orada yaşanan acılar ile ilgili canla başla çalışmaya devam edeceğiz, ancak bir yandan da bu şehirde 4,5 milyon kişi yaşıyor. İzmir bir deprem bölgesi ve fay hatları hepimizi tedirgin edecek kadar güçlü. Bugün ne yapıyorsak, 4 yıldır ne yaptıysak bunları masaya yatıracağız. Bunları yaparken size yalan söylemeyip, popülizm yapmayacağız. Yaptığımız çalışmaları bilin istiyoruz ki eksik bulduğunuz, kusurlu bulduğunuz ne varsa onları bizimle paylaşın. Bugüne kadar yaptığımız her şeyi detaylı size anlatıyor olacağız. Çünkü bir şey bize net göründü bu süreçte. Ortak akıl, ortak enerji ve güce dönüştürmezsek hepimiz eksiğiz. Bu şehirde çocuklarımız da torunlarımız da güvenle yaşasın istiyorsak birbirimizi dinleyip birbirimizden ders alacağız.”