Mersin’deki Morca Mağarası’nda araştırma yaparken yaklaşık bin metre derinlikte rahatsızlanan ABD’li mağaracı Mark Dickey, 10 gün süren kurtarma operasyonu sonrası yüzeye çıkarıldı.
Dickey 2 Eylül mağarada rahatsızlanmıştı.
Sedye ile adım adım yüzeye çıkarılan Dickey, 12 Eylül’ün ilk dakikalarında mağaradan çıkarıldı.
Amerikalı mağaracı yüzeyde ‘Sıfır metreye hoş geldin’ pankartı ile karşılandı.
Hastalandığında aklından geçen şeyin, ‘yaşayacak mıyım’ olduğunu söyleyen Dickey ilk günleri şöyle anlattı:
“Bu o kadar ciddi değil diye düşündüm. Tamam biraz kan var ama bu bakteriyel bir şey. Bir enfeksiyon sadece diye düşündüm.
“Sonra kan kusmaya başladım ve gidere daha fazla kan gelmeye başladı. Daha sonra bilincim gidip gelmeye başladı ki o noktada, Öleceğim herhalde diye düşündüm”
Dickey hayatını kurtaran şeyin nişanlısının mağara yüzeyi ile buldunuğu derinlik arasında yaptığı “inanılmaz” iniş çıkış olduğunu söyledi. Türk kurumların ve yetkililerin hızlı müdahalesini de etken olarak saydı.
Türk ekip tarafından mağaradan çıkarılan Dickey, bölgede bekletilen sağlık ekibi tarafından ilk muayenesi yapıldıktan sonra helikopter ile Mersin Şehir Hastanesi’ne götürüldü.
Mark Dickey, Morca Mağarası’nda yeni bir geçit bulmak ve haritasını çıkarmak için yapılan bir keşif gezisine liderlik ediyodu.
Dickey’in ekip arkadaşlarından biri, yetkililerden yardım istemek için mağaranın içerisinde, hastalandığı yerin 500 metre ilerisindeki 7-10 saat arasındaki mesafedeki sabit telefon hattına ulaşmak için harekete geçti.
Dickey’in nişanlısı Jessica ile diğer ekip arkadaşları, yardım gelene kadar kendisini iyi hissedebilmesi için müdahalelerde bulundu.
3 Eylül’de telefona ulaşan ekip arkadaşı, yetkililerden yardım talebinde bulundu. Yardım çağrısı üzerine bölgeye AFAD, AKUT ve UMKE ekipleri sevk edildi.
Bölgeye Bulgaristan, İtalya, Hırvatistan, Polonya ve Macaristan’dan da kurtarma ekipleri gönderildi.
ABD Ulusal Mağara Kurtarma Komisyonu’nun deneyimli eğitmeni olan Dickey’e 4 Eylül’de doktorların da aralarında olduğu ilk ekip ulaştı.
1040 metre derinlikte tedavisine başlanan Dickey’e, 4 ünite kan verildi. Uygulanan tedaviye olumlu yanıt veren Dickey, ayağa kalktı.
AFAD, AKUT ve UMKE ile yurt dışından gelen 192 kişilik profesyonel kurtarma ekipleri, Toros Dağı’nın 2 bin 100 metre yüksekliğindeki mağara girişinde kamp kurdu.
Dickey’in mağaradan çıkartılabilmesi için kurtarma hazırlıkları yapıldı. Girintili çıkıntılı ve yan yollarla ulaşılan mağaraya uzman ekipler, sağlam kayalara iplerle bağlantı noktaları döşedi.
Hazırlıklarını tamamlayan kurtarma ekibinde yer alan Bulgar ekibi, Dickey ile ilk teması sağladı.
Kan verilip serum bağlanan Dickey, doktorların da onayı ile 9 Eylül’de çıkışa geçti. 7 ayrı bölüme ayrılan mağarada sedye ile adım adım taşınan Dickey, bu gece yarısı mağaradan çıkarıldı.
Bölgede bekleyen sağlık ekibi tarafından muayene edilen Dickey, helikopter ile Mersin Şehir Hastanesi’ne götürüldü.
ABD’li mağaracı Mark Dickey’nin kurtarıldığı Morca Düdeni hakkında neler biliniyor?
“Mağaraları çekici kılan da bu bilinmezlik. Her noktasına fiziksel olarak ulaşmadan, görmeden boyutlarını, uzunluğunu ve derinliğini tam olarak anlamanız mümkün değil.”
Türkiye’nin en derin mağaralarından bazılarının keşif gezilerinde yer alan mağaracı Yaman Özakın mağaracıları neyin cezbettiğini BBC Türkçe’ye bu sözlerle anlatıyor.
ABD’li mağaracı Mark Dickey’nin yaklaşık bir hafta mahsur kaldıktan sonra Pazartesi gecesi yüzeye çıkarıldığı Morca, erişilmesi güç bir platoda yer alıyor.
Mağaracıların önce 2 bin metreden daha yüksekteki Taşeli Platosu’na çıkması gerekiyor.
Taşeli, batıda Antalya Akseki ile doğuda Mersin Silifke arasında uzanıyor.
Plato yüksek rakımlardaki düzlük anlamına gelse de Taşeli oldukça engebeli.
Kurtarma operasyonunda helikopterler ve kara araçlarıyla ulaşılan bu bölgede bin metreden daha derine indiği bilinen üç mağara bunuyor.
Bunlardan biri bin 400 metreden derine indiği keşfedilen Peynirlikönü Düdeni, Türkiye’nin en derin mağarası.
Plato karstik yapısıyla Ay yüzeyini andırıyor.
Karst, erimeye uygun kireçtaşları ile kaplı olan, kıraç, verimsiz, çorak ve taşlık arazileri tarif ediyor.
Bir dizi fiziksel ve kimyasal süreç sonucu eriyebilir kayaçların aşınmasıyla meydana gelen yüzey ve yeraltı şekillerine karstik şekiller adı veriliyor.
Mağaralar bu karstik şekiller arasında.
Düden de, kireçtaşlarının yaygın olduğu bölgelerde suları yer altına boşaltan doğal kuyulara verilen isim.
Taşeli’nin hemen hemen tam ortasında oldukça geniş bir alanın suyunu boşaltan Morca Düdeni, Türkiye’nin bilinen en derin üçüncü mağarası.
’10’dan fazla kolu olan bir mağara sistemi’
Morca’nın keşfedilen toplam uzunluğu 4 bin; derinliği de 1200 metreden fazla.
Anadolu Speoloji Grubu Derneği (ASPEG) Morca Düdeni’ni on yıldan uzun süredir araştırıyor.
BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan ASPEG Yönetim Kurulu Üyesi Özge Kahraman, mağaranın ilk kez 2012’de keşfedildiğini söylüyor.
ASPEG’in kayıtlarına göre 2014 yılında İran’dan altı, Türkiye’den farklı mağara araştırma kulüplerinden iki mağaracının katılımıyla yapılan Morca Düdeni ağırlıklı gezide 450 ila 500 metre kadar derine inildi.
2017 yılından itibaren keşif gezilerine katıldığını söyleyen Kahraman, motivasyonunu şöyle anlatıyor:
“Keşfedilmemiş bir yeri keşfetmek, oraya ilk adım atan kişi olmak tarif edilemez bir duygu. Morca Düdeni keşif etkinliklerinde de her sene derine indikçe ve rekor kırdıkça daha da hevesle ve istekle mağaracılık yapıyorsunuz.”
‘Çok derin, çok özel bir habitat’
Düden’in haritalama çalışmasına katkıda bulunması da amaçlanan geziler devam ettikçe mağaracılar yer altında daha da ilerledi.
2018’de 919 metre derine inilmesinden bir yıl sonra ASPEG’in öncülüğündeki geziye uluslararası dağcılardan oluşan farklı topluluklar da katıldı.
2019-2020 gezilerinde mağaracılar 1200 metre derinliği geçtiler.
Özge Kahraman bu süreçle ilgili olarak, “2019 yılında, mağaranın bir daralan bir genişleyen bir fosilleşen yerlerinden geçerek mağaranın içinde 1000 metre derinliğin altına ulaştık.” diyor ve ekliyor:
“20 yıldan sonra Türkiye’nin bin metreden daha derin mağarasını bulmak gerçekten çok büyük bir heyecandı.
“2019 yılı etkinliğimizde nihai derinlik 1210 metre oldu, uzunluğu dört kilometreyi geçti. Bu derinliğiyle Morca, Türkiye’nin en derin üçüncü mağarası konumuna geldi.”
Mağarada jeolojik araştırmaların yanında biyolojik araştırmalar da yapıldı.
Mağaracılarla birlikte çalışarak dünya üzerinde sadece Morca Düdeni’nde bulunduğu düşünülen bir su canlısını keşfeden Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nde Prof. Dr. Murat Özbek, Morca’yı “çok derin, çok özel bir habitat” olarak tanımlıyor.
BBC Türkçe’ye konuşan Özbek, Morca Düden’inin 1260 metre derinliğinde bir suyla dolu dar geçidin yer aldığını ve canlının bu noktadan alınan su örneğinde bulunduğunu söylüyor.
“Keşfimiz dünyada en derinlerde yaşayan canlılardan biri olarak kayıtlara geçti.” diye ekliyor.
Morca’nın tamamı hala keşfedilmekten uzak.
2020 keşiflerinde Morca’nın en az 10 yan kolu olan kompleks bir mağara sistemi olduğu bulunmuştu.
Dünyanın farklı bölgelerinden mağaracılar bu “labirent” benzeri sistemi keşfetmek için çalışmaya devam ediyor.
Bu yıl düzenlenen ve ABD’li mağaracı Mark Dickey’nin de katıldığı keşif gezisinin amacı, “yan kolları keşfetmek, ölçümlerini almak ve mağaranın devam edip etmediğini öğrenmek”ti.
‘Aşağıya doğru derinleştikçe zorluklar artıyor’
Türkiye Mağaracılar Federasyonu Basın Sözcüsü Yaman Özakın, Morca’nın Peynirlikönü’ne göre “nispeten daha rahat bir mağara” olduğunu anlatıyor.
Bölgede bin metreden derine uzanan üç mağarayı kıyaslayan Özakın, Morca’nın ilk 300 metresi için, “İnişler görece rahat, galeri geçitlerinin genişliği iyi, bu üç mağara da dikey bir çatlak şeklinde ileriyor; çatlak dar yerlerde yan yan geçmenize izin verirken, geniş yerlerde elinizi kolunuzu açabileceğiniz genişliğe ulaşıyor.” diyor.
Ancak “Aşağıya doğru derinleştikçe zorluklar artıyor” diye ekliyor.
“Mağara içinde ilerlerken sürekli tırmanış halindesiniz, göllerin üzerinden tırmanarak geçmeniz gerekiyor, ufak inişlerle hareket etmeniz, yarım metreden uzun her geçişe ip bağlanıyor. Çıkarken de bu iplerden tekrar çıkmanız gerekiyor, elbette bu sağlıklı insanlar için böyle ilerliyor.
“Mark’ın durumunda iniş tırmanış için ona özel hatların kurulması gerekiyor, kurtarma birçok yönden, kompleks ve emek gerektiren bir operasyon.”
Geçen hafta başlayan bu kapsamlı operasyon 11 Eylül gece yarısını sona erdi ve ABD’li mağaracı Mark Dickey mağaradan kurtarıldı ve Mersin’de tedavisi için hastaneye sevk edildi.