İBB Başkanı İmamoğlu, ayrı parti kuracağı yönündeki iddialara ilişkin “Seçimi kaybetmek üzerine bir strateji yapacak kadar sürece kişisel bakan bir insan olmadım” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde hedeflerinin belediye meclisini de kazanmak olduğunu ifade etti. İstanbul’un 39 ilçesinden 14’ünün CHP’de olduğunu hatırlatan İmamoğlu bunu iki katına çıkarma iddiasında olduklarını söyledi.
İmamoğlu Artİstanbul Feshane’de bir grup gazeteci ile bir araya gelerek, yerel seçime ve CHP’deki tartışmalara dair soruları yanıtladı.
Hedef “14+14”
Seçimlerde İstanbul’daki hedeflerinin belediye meclisinde de çoğunluğu elde etmek olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “İlk kez CHP’nin, İstanbul’da elindeki 14 belediyenin hiçbirinde sıkıntı yaşamayacağını düşünüyorum. Bu 14’ün üzerine artı 14 ilçe belediyesinde de sıkı bir yarış içinde olduğunu görüyorum. 14+14 gibi bir parametreyi görüyorum. Diğer kalan ilçelerde ihtimal yoktur da demiyorum” dedi. İstanbul 39 ilçesinin 14’ü şu an CHP yönetiminde bulunuyor.
“Hiçbir zaman B planı yapmadım”
“İmamoğlu yenilirse yeni parti kuracak,” “Seçimlerde başarısız olacak” iddialarının CHP içerisinden isimlerin dillendirildiğinin hatırlatılması üzerine İmamoğlu, “Bunu söyleyen kişi belki kendi ruh halini tarif ediyordur. Ben öyle biri değilim. Başarısızlık üzerine bir kariyer planı yapacak bir siyasetçi olmadım, olmam da. Başarısızlık üzerinden bir siyaset kariyeri planlaması yapıp onu kendime bir başlangıç trampleni olarak görmedim, görmem. Hiçbir zaman B planı yapmadım. Elbette ki öyle bir durumda bunun parti içi müzakereleri, kişisel dünyamızda müzakereleri olacaktır, olur da ama bunu bugünden konuşmanın çok anlamlı olmadığını düşünüyorum” açıklaması yaptı.
“Seçimi kaybetmek üzerine bir strateji yapacak kadar sürece kişisel bakan bir insan olmadım. Seçimi kazanmak üzerine de bir kişisel kariyer kurmam. Ama tahmin edemeyeceğiniz derecede yüksek hayallerim var, İstanbul adına” diyen İmamoğlu, “Öyle büyük başarılara imza atabileceğimi görüyorum. İstanbul’da çok özel bir başarı süreci yaşatacağımı görüyorum. En büyük hayalim o. açıklaması yaptı.
Aday belirleme süreci
CHP içerisinde aday belirleme sürecinde yaşanan tartışmaların sorulması üzerine İmamoğlu, parti içi konularda hiçbir zaman değerlendirme yapmadığını ve yapmayacağını vurguladı.
“Siyasal süreçlerde elbette kırgınlıklar, üzgün haller olabilir. İnsanların farklı bakışları olabilir” ifadelerini kullanan İmamoğlu, sorunların zamanla çözüleceğini kaydetti. İmamoğlu, “Hiçbir yaşımda hiç kimseyle bir küslük yaşamadım. İster 5 yaşında ister 55 yaşında fark etmez. Öyle bir dünyam yok. Birinin benimle küs olduğunu bildiğimde ve benim için değerli bir insan ise mutlaka onunla diyalog kurmaya niçin küs olduğunu anlamaya çalışmaya, tedavi etmeye de gayret içerisinde olmuşumdur” dedi.
Aday belirleme sürecinde İstanbul dışında hiçbir yere müdahale etmediğini söyleyen İmamoğlu, “Tek bir konuda isim dahi zikretmedim, etmem de. Haddim de değil. Hayatı böyle geçmiş olanlar bu yorumu yapıyor” dedi. Sadece İstanbul’a dair çalışma yaptıklarını belirten İmamoğlu, “CHP İstanbul il başkanı Özgür Çelik ile genel başkana sunmak üzere tarihin en derin araştırmalarını yaptık. Bir ilçede 16, 17 araştırma yaptığımız yer var. CHP’nin 22 puan önde olduğu yerlerde bile derinlemesine araştırma yaptık. Çok detaylı hazırlık yaptık” ifadelerini kullandı.
“İstanbul’u almak mı başarının ölçütü, yoksa büyükşehir belediye sayısı artırmak mı başarı ölçütü?” sorusuna “Yani her şey diyebiliriz. Buna mutlaka büyükşehir eklemek ve hiçbir büyükşehri kaybetmek istemiyoruz” yanıtı verdi.
“İkinci Erdoğan derken neyi kastediyorlar, bilmiyorum”
İmamoğlu “Parti içinde ve dışında ‘Erdoğan olma potansiyeli var, Erdoğan’a benziyor, Erdoğan gibi yönetim modeli var söylemlerine ne diyorsunuz?” şeklindeki soru üzerine, bu söylemlere katılmadığını söyledi. İmamoğlu, “Gelmiş geçmiş en demokrat belediye başkanı olacağım iddiasını ortaya koyan ve vurgulayan birisiyim. Çok taban tabana zıt bir durum. ‘İkinci Erdoğan’ derken neyi kastediyorlar bilmiyorum, anlamış değilim” değerlendirmesi yaptı.
İstanbul’da tek adam rejiminin sonlandığını söyleyen İmamoğlu, “Bizim dönemde İstanbul tek adam rejiminden kurtuldu. İstanbul bu umudu büyütüyor. Muhtemeldir ki bu umut daha da büyüyecek. Bir dahaki genel seçimde, 2028’de inşallah bu rejimden kurtuluşun adımını, muhalefet bloğu olarak, başta CHP olarak, ülkemizin demokrasiye inancı yüksek olan kitlenin ortaya koyacağı performansla bu mümkün olur” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her konuşmasında kendisine laf söylediğini kaydeden İmamoğlu, Erdoğan’ın bunları değil enflasyonu, emeklileri ve ekonomiyi konuşması gerektiğini söyledi.
“Özgür Özel ile yeni nesil diyaloğumuz var”
İstanbul’daki reklam billboardlarında Özgür Özel ile birlikte fotoğrafının yer almadığına dair haberlere ilişkin de İmamoğlu, bazı yerlerde ikili bazı yerlerde tek reklamların olduğunu söyledi. İmamoğlu, “İstanbul’da sizin görmediğiniz bir kısım yerlerde vardır, azdır, çok belli değildir. Ama yerel seçim aday odaklıdır. Genel başkanımızla aramızda bir mevzu olmaz. Genel başkanımızla bugüne kadar hiç kimsenin tatmadığı, görmediği seviyede samimi, içten, yeni nesil, 21’inci yüzyılı temsil eden bir diyalog zenginliği içinde gitmektedir. Ben de bundan çok memnunum. Belki alıştığınız genel başkan, belediye başkanı ilişkileri üzerinden değerlendirdiğiniz için ilişkimizi boyutlandıramıyor olabilirsiniz. Ama gerçekten çok çağdaş, medeni, sevgi saygı çerçevesinde çok özel bir ilişkiye sahibiz. İnşallah da hiç bozulmayacak ve hep böyle devam edecek. İyi bir yol arkadaşıyız. Birbirimizi çok iyi anlıyoruz” açıklaması yaptı.
Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun sahaya inip inmemesine dair bir soru üzerine de İmamoğlu, “Sahada istenmesi kadar doğal bir şey olamaz yani. Partimizin önceki genel başkanı. Sahada olmasını elbette ben isterim. ‘Onu gören sandığa gitmez’ diyenlerden değilim” diye konuştu.
“Akşener’in bıraktığı yerde duruyor”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ilişkisinin ne durumda olduğunun sorulması üzerine de İmamoğlu, “Sayın Akşener ile ilişkimiz, Akşener’in bıraktığı yerde duruyor. Benim için farklı bir durum yok. Onun bıraktığı yerde duruyor, ben de o noktada duruyorum, izliyorum sadece” yanıtı verdi.
“Kasayı boş aldık, şu an 27 milyar var”
İmamoğlu, İBB’deki 5 yıllık dönemine dair bazı rakamlar da paylaştı. İmamoğlu’nun verdiği bilgilere göre; 2019 Haziran’dan 2023 Aralık’a kadar kur artışının yüzde 498, TÜİK enflasyonunun artışı ise yüzde 224. İBB’nin bu süreçteki kur zararı 69,9 milyar TL. Bu tutar İBB’nin üç yıllık gelirinin toplamına eşit. İBB 5 yıllık dönemde 31 milyar liralık kredi borcu kapattı. Metro başta olmak üzere sermaye yatırımları 101,7 milyar lira. 2023 sonu itibariyle İBB hesabında ise 27,2 milyar lira bulunuyor. 30 Haziran 2019’da ise bu para 6 milyon TL idi. İmamoğlu, “Kasayı boş aldık, maaşları ödeyecek para bile bırakmamışlardı” dedi.
İmamoğlu, belediye meclisinde borçlanma taleplerinin kabul edilememesine karşın bu rakamlara ulaştıklarını kaydetti. İBB Başkanı, dört projelerinin ise hâlâ Hazine ve Maliye Bakanlığından onay beklediğini belirtti.
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE – KIVANÇ EL