Pazar günü yapılacak seçimler öncesi, Meclis’e 12 milletvekili gönderecek ve 1 milyon 143 bin 887 seçmeni olan Diyarbakır’da da kampanya faaliyetlerinde sona yaklaşıldı. Kentte hemen herkesin gündeminde seçim var. Diyarbakır’da cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’nun çok büyük farkla ilk sırada yer alması bekleniyor. HDP adaylarını bünyesinde bulunduran Yeşil Sol Parti’nin hedefi 10 milletvekili çıkarmak. CHP de 21 yıl sonra Diyarbakır’da milletvekili çıkarmayı umuyor.
Diyarbakır’da renkli ve hareketli bir seçim yarışı var. Sohbetlerde de güncel gelişmelerin oy eğilimini nasıl etkileyeceği yönünde tahminler yapılıyor. İktidarın değişmesi ve seçimin ilk turda bitmesi gerektiği görüşü hakim. Sandıklarda ‘’hile olmazsa’’, Millet İttifakı’nın kazanacağı inancı yüksek.
Görüştüğümüz hemen herkesin ortak kanaati, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çok fazla oy alacağı.
HDP adaylarını bünyesinde bulunduran Yeşil Sol Parti’nin (YSP) de yer aldığı Emek ve Özgürlük İttifakı’nın oyunu artıracağı ve seçimden sonraki süreçte kilit parti olacağı yönündeki beklenti de yüksek.
İşsizlik ve ekonomik kriz, şehirde hemen herkesin ortak sorunu. BBC Türkçe’den Hatice Kamer’in görüştüğü birçok kişi ifade özgürlüğü dahil birçok sorunun kaynağında hükümeti görüyor. Değişim gerektiği vurgusu hemen herkesin dilinde.
Kayapınar’da bir fırında çalışanlar arasında da gündem seçimler, HÜDA PAR seçmeni bir genç oyunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve AKP’ye vereceğini söylüyor. Ona göre “başörtüsü meselesi ve Kılıçdaroğlu’nun seccadeye basmış olması” mütedeyyin kesimin oylarında etkili olacak.
Girdiğimiz başka bir işyerinde ise herkesin uzlaştığı ortak konu ekonomik kriz ve alım gücünün çok azalması. Sohbete dahil olan arkadaşları ‘’Bu ülkede insanların ekmeğine, tenceresine el attınız mı tamam’’ diyor. Ona göre ‘’hile, hurda, hırsızlık, zorbalık olmazsa”, bu seçimde AKP ve Cumhur ittifakı kaybedecek’’
Dağkapı Meydanı’na açılan bir sokağa gidiyorum. Dört kişi oturmuş çay içiyorlar. İkisi YSP’ye oy verecek. Diğer ikisi oy kullanmayacaklarını söylüyor.
Bir gaz firmasında çalışan 26 yaşındaki HDP’linin oyu YSP’ye. Cep telefonunu gösteriyor, ‘’10 yıldır asgari ücretle çalışıyorum, sahibi olduğum tek şey bu cep telefonu’’ diyor.
Onun bir diğer arkadaşı da ‘’Erdoğan 22 yıl kaldı. Bence yeter, o da yoruldu, artık gitmeli’’ görüşünde.
‘Erdoğan da yoruldu artık gitmeli’
Oy kullanmayacağını söyleyen orta yaşlı bir erkek ise arkasındaki binayı işaret ediyor. Eskiden o binada marketi, birçok dükkanı ve evleri varmış. Ama ekonomik krizler yüzünden üç kez iflas etmiş. Yanında oturan gencin taksisinde şoförlük yapıyormuş şimdi.
“Tepeyi de gördüm, dibi de. Siyasetçiye inancım yok. Siyaset dipsiz kuyu, o yüzden ne atsan tutuyor’’ diyor. Ona göre ülkenin gidişatından medyanın da hatırı sayılır bir payı var:
“Siyasetçilerin pisliğini gazeteciler aklıyor. Rant, hırsızlık, yalan dolan almış başını gidiyor ama medya bunları gösteriyor mu, hayır!’’
Oy kullanmayacaklarını duyan bir başka arkadaşları da sohbete dahil oluyor ve ‘’Olur mu ya, oyumuz namusumuzdur, gidip yaksak da oyumuzu kullanmalıyız’’ diyerek onları YSP’ye oy vermeye ikna etmeye çalışıyor.
‘‘Madımak olayında Saadet Partisi’nin günahı çok, Sur’un mimarı Davutoğlu. Demirtaş ve arkadaşlarının hapiste olmasında CHP’nin dokunulmazlıkların kaldırılmasındaki ‘Evet’ oyunun rolü büyük, Akşener de 90’larda bakandı, biz bunların hiçbirini unutmadık ama ülke olarak öyle bir darboğazdayız ki, Erdoğan’ın gitmesi için hepimiz sandığa gideceğiz ve oyumuzu Kılıçdaroğlu’na vereceğiz” diyor.
Hepsinin ortak görüşü seçimin ilk turda bitmesi gerektiği.
‘Değişim şart’
O sırada sosyal medyaya Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adaylığından çekildiği haberi düşüyor. Sosyal medyadaki ifşaatlar nedeniyle bu kararı aldığı yönünde yorumları yapılıyor. ‘’Keşke kaset iddialarından önce çekilseydi’’ diyenler de var.
Dağkapı Meydanı’nda ilk defa oy kullanacak bir grup genç ile konuşuyorum, hepsi de heyecanlı, ‘’Değişim şart abla, gözümüzü açtık hep aynı lider, Allah’ın izniyle bizim oylarımızla gidecekler’’ diyorlar. Onlar da Kılıçdaroğlu ve YSP’ye oy verecek.
Gazi Caddesi’nde üç gencin sohbet konusu da hangi partinin kaç milletvekili çıkaracağı. YSP seçmeni iki genç, ilk defa oy kullanacak arkadaşlarını ikna etmeye çalışıyorlar ama o çok kararlı. ‘’AKP dini siyasete alet etti. Ne ona ne de başka partiye verecek oy bende yok’’ diyor.
İçlerinden biri elektrikçi, üçü işsiz. İsizlerden biri, ‘’Kız arkadaşımıza mahcup olmayalım diye cebimde en az 1000 lira olmalı ama değil 1000, cebimizde 100 lira bile yok’’ diyor.
Arkadaşı da ‘’Evlenmek istesek para yok. Milletin sabrı taştı. Bu rejim de bu sistem de değişmeli’’ diyerek ona destek çıkıyor.
‘Bu seçim kirlenmişlikten, çürümüşlükten de arındırabilir’
Özel bir hastanede çalışan Mehmet Salih Açıkgöz ise Türkiye’nin en önemli meselesinin Kürt sorunu olduğunu ve Kürtlerin bu sorunun barışçıl şekilde çözülmesini istediğini söylüyor.
‘Burada kime dokunsan ya dağda ya çatışmada bir yakınını kaybetmiş, ya köyü yakılmış ya da bu meseleden dolayı bir yakını hapiste. Ülkenin en önemli sorunu bu’’ diyor.
Bağlar’daki evi depremde ağır hasar görmüş, artan fahiş kira fiyatlardan çok şikayetçi. Üç ayın ardından ancak 7500 liraya kiralık bir ev bulabilmiş.
”Bu iktidar döneminde herkes gemisini yürüten kaptan oldu. Fırsatçılık aldı başını gitti. Toplumsal anlamda da ciddi bir çürüme yaşıyoruz’’ diyor.
Seçimde değişimin olacağına ve Kılıçdaroğlu ile bazı demokratik adımların atılacağına inanıyor. ‘’Cumartesi annelerinin en doğal hakkını bile ellerinden aldılar, meydanlar sadece iktidar partisine ve taraftarlarına açık’’ diyor ve şöyle devam ediyor:
‘’Bu sistem kirli tabak. Bu tabağa en güzel yemeği de koysan kokar. Sistem kirlendi, toplumu da kirletti. Bu seçim belki, bu kirlilikten ve çürümüşlükten de arınmayı getirir.’’
AKP seçmeni: ‘Bölgeye en büyük hizmet AK Parti döneminde oldu’
Sur Saray Kapı’da AKP’nin seçim bürosuna gidiyorum, yaş ortalaması oldukça yüksek. Kahvedekilerin tamamı AKP seçmeni. Arada HÜDA PAR’lı olanlar da var.
Adlarının yazılmasına istemeseler de fotoğraflarının çekilmesine izin veriyorlar.
80 yaşındaki AKP seçmeni ‘’Oyum ilk günden beri Tayyip Bey’e’’ diyor. Nedenini sorunca ‘’Bu bölgeye en büyük hizmeti onlar yaptı, tüm engellilere, yaşlılara, bakıma muhtaç olanlara maaş bağladı, herkese sahip çıktı, ülkeyi de kalkındırdı’’ diyor.
Yanında oturan bir diğer seçmen ise dini hassasiyetlerden söz ediyor. AKP kaybederse, insanların inancına müdahale olacağını savunuyor.
İşçi emeklisi olduğunu söyleyen bir diğer AKP seçmeni de “Ben, doğru yolda olduğuna inandığım için AK Parti’ye hep oy verdim, kimsenin namazına, başörtüsüne karışmıyor ama CHP’nin bu konuda sicili çok kötü’’ yorumunu yapıyor. Çocuklarının onunla aynı görüşte olmadığını ifade ederek herkesin oyunda hür olduğunu vurguluyor.
Masadaki bir diğer seçmen de kendisini “kemik AKP’li’’ diye tanımlıyor.
“Diyarbakır’da insanlar neden AKP’ye oy vermeli?’’ sorusuna ‘’Neden vermesin, AKP her şeyi iyi yaptı, bölgeye en büyük hizmetler bu dönemde oldu. Yollar, köprüler, ne derseniz yaptılar, yoksullara da çok yardımları oldu’’ diye yanıt veriyor.
Mekanın sahibi kahveci de onları destekliyor ve Erdoğan’ı ima ederek ‘’Adam daha ne yapsın, bak bunların hepsi yaşlı, hasta onları mağdur etmedi, yaşlılara para veriyor, kadınlara süt parası veriyor, hastan varsa bakım parası veriyor, engelliye maaş veriyor, elektriği indirimli veriyor, doğalgazı da bir yıl boyunca para almayacak, daha ne yapsın?’’ diye soruyor.
Bu bürodaki AKP seçmeni, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimini yüzde 53 oyla kazanacağına ve Diyarbakır’da en az üç milletvekili çıkaracağına inanıyor.
2018’de Cumhur İttifakı’nın oy oranı yüzde 22,86; Millet İttifakı’nın oy oranı yüzde 6,98 olmuştu.
AKP 2018’de Diyarbakır’da yüzde 21,18 oyla üç milletvekili çıkarmıştı. Diyarbakır’da hakim görüş, bu seçimde AKP’nin iki milletvekili çıkarmasının zor olduğu yönünde.
AKP’nin birinci sıra adayı Galip Ensarioğlu ile röportaj yapmak istedik ama yoğun programı nedeniyle bize geri dönüş yapılmadı.
Eski Devlet Bakanı Salim Ensarioğlu, İYİ Parti’nin kurucularından ve İstanbul’dan aday. İl Başkanı olan oğlu Vejdin Ensarioğlu ise İYİ Parti’de birinci sıra adayı. Önceki seçimlerde amcası Salim Ensarioğlu ile üç defa karşı karşıya gelen AKP’nin adayı Galip Ensarioğlu bu seçimde kuzeni ile yarışacak. 2018’de İYİ Parti Diysarbakır’da yüzde 2,77 oy almıştı.
Her iki kuzenin nüfuzunun fazla olduğu yerler, Terkan adı verilen Dicle, Eğil, Kocaköy ilçeleri ve köyleri. İkisi de kampanyalarının büyük bir bölümünü köylerde sürdürüyor.
MHP’nin küskün seçmeninin Diyarbakır’da İYİ Parti’ye oy vermesi ve kentte partinin oylarının artması bekleniyor ama ortak kanı bu oyların Vejdin Ensarioğlu’nu milletvekili yapmaya yetmeyeceği ifade ediliyor.
‘Jin Jiyan Azadi” ve YSP’nin kadınları
Yeşil Sol Parti’nin kadın adayları, Mardinkapı’da seçim bürosunda kadın seçmenlerle bir arada. 15 Mayıs Kürt Dili Bayramı nedeniyle açıklama yapıyor, 13 Mayıs’taki YSP’nin büyük mitingi için çağrı yaparak broşür dağıtıyorlar.
Cadde boyunca yoğun güvenlik önlemleri dikkati çekiyor, Ana dilde eğitim hakkına savunan birçok kişi, yerel kıyafetleriyle açıklamaya gelen kadın adayları, “Jin Jiyan Azadi” (Kadın, Yaşam, Özgürlük) sloganları ile karşılıyor.
Son yıllarda Diyarbakır’da HDP ve Kadın Hareketi’nin yapmak istediği birçok basın açıklaması yüksek güvenlik önlemleri altında gerçekleşiyor ya da engelleniyor.
Açıklamaya gelen kadınlardan çok daha fazla polis var ve grup halinde yürümelerine izin verilmiyor. Açıklamayı dar bir sokağın ağzında yapmalarına izin veriliyor. Açıklamadan sonra milletvekili adayları 13 Mayıs’taki mitingine halkı davet etmek için Dört Yola’a kadar yürümeye başlıyorlar.
“Jin Jiyan Azadi” sloganı atılınca polis yürüyüş güzergahında slogan atmanın yasak olduğunu söyleyerek eyleme engel oluyor ama daha sonra gerginlik son buluyor, polis kortejinde broşürleri dağıtmaya devam ediyorlar.
‘Değiştirme umudu bizi ayakta tutuyor’
Polise rağmen adaylara ilgi yüksek. YSP’nin dördüncü sıra adayı Adalet Kaya’nın miting broşürü dağıttığı bir esnaf, “14’ünde de inşallah bu iktidarı yolluyoruz’’ diyerek kadınları alkışlıyor. Bir kadın seçmen de ‘’Biz kararlıyız ama siz de lütfen sandıklara sahip çıkın’’ uyarısı yapıyor.
Adalet Kaya, Rosa Kadın Derneği’nin kurucularından. Kulplu, 90’larda ailesi Batı’ya göç etmiş. Ankara’da Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Kamu Yönetimi bölümünde okumuş. Meclis’te sekiz yıl danışmanlık yapmış, daha sonra Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde özel kalem müdür iken kayyumlar atanınca KHK ile ihraç edilmiş. O tarihten beri kadın hareketi içinde aktif görev yapıyor.
HDP, 2018 seçimlerinde Diyarbakır’da yüzde 65,98 oyla 9 milletvekili çıkarmıştı. Kaya, broşür dağıtırken sorularımıza yanıt veriyor, yoğun bir tempolu çalıştıklarını söylüyor ve ‘’Değiştirme umudu bizi ayakta tutuyor’’ diyerek ekliyor:
‘’Samimi dindarlar, yolsuzluğu, rant ekonomisini, görüyor, zulmün islamla ilgisinin olmadığını söylüyorlar, bu yüzden AKP seçmeni olup da bu sefer oy vermeyecek çok insan var.’
‘’Baskı rejiminden dolayı toplumun büyük bir kesimi nefessiz kaldı, gençler işsiz. Kürt coğrafyasında olmaktan kaynaklı birçok ayrımcılığa maruz kalan çok insan var. Bu rejimin insanlara vadedeceği bir şey kalmadı. İnsanların değişim umudu çok güçlü’’ diyor.
Kaya, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin ve 6284 sayılı yasayla ilgili açıklamaların kadınları daha çok endişelendirdiğini belirtiyor:
‘’Özellikle haklarının farkında olan kadınlar, iktidar değişmezse en fazla kaybedecek tarafın kadınlar olacağına inanıyor. Hakların yasal güvenceye alınmasını istiyorlar ve bunun da iktidarın değişmesiyle mümkün olduğunu söylüyorlar.’’
Sezgin Tanrıkulu: Diyarbakır seçimine renk kattık
HDP belediyelerine kayyumlar atandığında CHP’nin sessiz kalması ve dokunulmazlıkların kaldırılmasına CHP’nin “Evet” oyu vermesi, Diyarbakır’da HDP seçmeninin eleştirdiği konuların başında geliyor. Ancak Edirne Cezaevi’nde beş yılı aşkın süredir tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Kılıçdaroğlu’na destek çağrısı ile bu konu sineye çekilmiş görünüyor. CHP’nin değiştiğine inanmak isteyenler fazla.
Diyarbakır’da YSP’nin 10 milletvekili çıkaracağı beklentisi yüksek olsa da, CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun sürpriz yapmasını bekleyenler de çok. CHP, 2018’de Diyarbakır’da yüzde 2,34 oy almıştı.
Diyarbakır Barosu başkanlığı da yapan Sezgin Tanrıkulu şehirde halkın sevdiği bir isim. DEVA Partisi’nden Ali İhsan Merdanoğlu ise CHP’nin ikinci sıradaki adayı.
Sezgin Tanrıkulu, yaklaşık 80 bin oy alabilirse, 21 yıl sonra CHP Diyarbakır’dan milletvekili çıkarabilir.
Tanrıkulu da iddialı ve seçileceğine inanıyor. Siyaset denince Ankara, İstanbul’dan sonra akla Diyarbakır’ın geldiğini belirten Tanrıkulu, ‘’Diyarbakır’ın bir kimliği var’’ diyor.
Tanrıkulu, HDP ve AKP’den sonra CHP’nin kentte üçüncü parti olma yolunda emin adımlar attığına inanıyor, ‘’Diyarbakır seçimine renk kattık, zenginlik oldu’’ diyor.
KAYNAK: BBC TÜRKÇE – HATİCE KAMER