Okuldan hocaları türlü bahanelerle uzaklaştıran ve ilgili birimlere danışmadan okula akademisyen alan yönetim, bölümlerin onayı olmadan ‘adrese teslim’ denebilecek kadro ilanları verdi.
Boğaziçi Üniversitesi, bugünkü Resmi Gazete’de kadro ilanı yayımladı. Buna göre çeşitli bölüm ve enstitüler için 17 öğretim üyesi alınacak.
İlanda yer alan şartlar ve bölümlerin görüşleri kadroların adrese teslim olduğunu gösteriyor.
‘İlanlarda ayrımcılık var’
Diken’e konuşan okulla ilişiği kesilen akademisyenlerden biri olan veri bilimci ve fizikçi Kaan Öztürk, ilanların bariz adrese teslim olduğunu ve ayrıca ilanların ayrımcılık içerdiğini dile getirdi.
Akademisyen şöyle konuştu: “Bazı kadrolarda ‘lisans, yüksek lisans ve doktoraca derecelerini İngilizce eğitim veren kurumlardan almış olmak’ ibaresi var. Bu ayrımcılıktır. İyi İngilizce bilme şartı konabilir ki a ve b bentlerinde yazıyor ama diplomasını aldığı kurum üzerinden ayırma yapılamaz. Normal şartlarda zaten bölüm kurulu, bunu, adaya bir deneme dersi verdirerek ölçer. Bu şartı ‘öğretim kalitesi için’ diye savunacaklarsa, Naci İnci’nin kalitesiz olduğunu kabul etmeleri gerekir çünkü kendisinin lisans ve yüksek lisansı Marmara’dan; bu şarta uymuyor. Kaldı ki, bu şart bazen hiç yok. Bu şart, bazı bentlerde ‘yüksek lisans ve doktora’ olarak sulandırılıyor; belirledikleri kişinin lisansında İngilizce eğitim yok belli ki.”
Öztürk, aynı şekilde ilanın ‘m’ bendinde de gariplik olduğunu belirterek “Yüksek lisansta yurt dışında araştırma deneyimi olması aranıyor ama doktorada bu aranmıyor. Tam olarak belli bir kişinin tarifi var burada” dedi.
‘Ö’ bendinde de benzer durum söz konusu. Öztürk “Eğitim sürecinde İngilizce eğitim veren kurumdan diploma aranmıyor ama en az bir yıl İngilizce eğitim veren bir yerde doktora sonrası araştırma yapmış olması isteniyor” dedi.
‘Adrese teslimin işareti’
Öztürk, bazı şartların ‘çok özel’ olduğunu belirterek “Örneğin ‘k’ bendi çok spesifik. Doktora tezinin konusunun verilmesi ilanın adrese teslim olduğunu gösteriyor. Orada yazdığı gibi lityum iyon bataryalarında uzmanlaşmış olmak özel bir gereklilik” dedi. Akademisyen, ‘j’ bendinin de aynı nedenden dolayı adrese teslim ve özel olduğunu söylüyor.
Öztürk, Veri Bilimi ve Yapay Zeka Enstitüsü için açılan ilanın da elektronik uzmanı arandığını ama konunun elektronikle doğrudan bir ilgisi olmadığını söylüyor.
Diken’e konuşan başka bir akademisyen de “Veri bilimi ve yapay zeka enstitüsü için verilen ilan gülünç. Belli ki elektronikçi bir tanıdıklarını alacaklar” dedi. Aynı akademisyen, elektrik-elektronik bölümü için açılan ilanın da ‘kötü koktuğunu’ söyledi.
YÖK, 9 Mart 2021’de yönetmeliğe “İlana başvuru koşulu olarak adayların lisansüstü tez veya uzmanlık tezi adlarının kısmi veya tamamı yazılamayacağı gibi ilanda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara yer verilemez” şartı koymuştu ama söz konusu ilanlarda bu şarta uyulmadı.
Bölümden onaysız
Diken’in moleküler biyoloji, eğitim bilimleri ve fizik bölümlerinden edindiği bilgiye göre, kendi bölümleriyle ilgili açılan ilanların adrese teslim ve şartlara bakıldığında kimin için yazıldığının bariz olduğunu dile getiriliyor. İlanlar, bölümler tarafından onaylanmamış.
‘Hızla kadrolaşmaya çalışılıyor’
Öztürk, çok sayıda kadro açıldığını ve yönetimin hızla kadrolaşmaya çalıştığını belirterek “Bunların bazılarının adrese teslim olduğunu apaçık göstermek, diğerlerinin makul atamalar olduğunu düşündürmemeli” dedi. Öztürk’e göre, okulun içinde bulunduğu bu durumda bütün atamalar kişiye göre belirleniyor ve o kişilerin de bilimsel niteliklerine göre değil ‘kayyım’la işbirliği yapma isteklerine göre seçiliyor.
Öztürk, “Kaldı ki bölüm kurulları devre dışı bırakılmışken, tepeden inme atamalar yapılıyorken, kadro ilanları çok adilane hazırlansa ne olur ki? Yapılan, Boğaziçi’nin şimdiye kadarki kalitesini oluşturan sürecin yok edilmesi” dedi.
Boğaziçi’ndeki kadrolaşma çalışmaları
Ocak 2021’de Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne atanmasından sonra ilk işlerden biri kadrolaşmak olmuştu. İlk etapta, Bulu ve rektör yardımcıları neredeyse tüm idari görevleri üstlenerek senatoda mükerrer oy kullanarak istediği kararları almaya çalıştı. İletişim fakültesi kurulduktan sonra Bulu, kendini dekan olarak atamıştı. Rektör yardımcısı Fazıl Önder Sönmez, mühendislik fakültesine dekan olarak atanmıştı. Hukuk fakültesine Selami Kuran dışarıdan atanmış ve okulda ders vermeyen bir kişi usulsüz bir şekilde fakülte temsilcisi olarak senatoda oy kullanmıştı. Hukuk fakültesine atanan bir akademisyen de sosyal bilimler enstitüsü müdürü yapılmıştı.
İlerleyen dönemlerde tüm fakültelere Boğaziçi Üniversitesi dışından atamalar yapılmıştı. Veri bilimi ve yapay zeka enstitüsü kurulmuş ve buraya alınan akademisyenlerle kadrolaşma hız kazanmıştı. Naci İnci, doktora öğrencisini veri bilimi ve yapay zeka enstitüsüne atamış, adrese teslim kadroyla iletişim fakültesine atanan Cihat Arınç usulsüz şekilde senatoya dahil edilmişti.
İki senedir de birçok akademisyenin Boğaziçi Üniversitesi’yle ilişiği kesildi. Bu, son dönemde daha da arttı. Son olarak da Atatürk Enstitüsü Müdürü’nün seçilmiş müdürü Cengiz Kırlı görevden alınmış, ekonomi bölümünün seçilmiş başkanı Ünal Zenginobuz üç ay süreyle görevden uzaklaştırıldı.
Resmi Gazete’deki ilanlar
Resmi gazetedeki ilanlar şu şekilde:
İlanlara, gazetenin 93’üncü sayfasından itibaren ulaşılabilir.
KAYNAK: DİKEN – MEHMET BARAN KILIÇ