Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in bazı ailelerin kız çocukların “erkekler var” diye okula göndermediğini ve bu nedenle kız okulları açabileceklerini söylemesi tepkilere neden oldu.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, okullaşma oranlarını artırmak istediklerini bu çerçevede de çocuklarını “erkek öğrenciler var” diye okula göndermeyen ailelerin ikna edilebilmesi için kız okullarının açılabileceğini söyledi. Ancak bu sözlere eğitim sendikaları ve siyasilerden itiraz var.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı iken 2014 yılında yaptığı bir açıklamada karma eğitimin zorunlu olmadığını ifade eden ve bu sözleri tepkilere neden olan Bakan Tekin, benzer bir tartışmayı yeniden başlattı. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, A Haber televizyonunda dün akşam katıldığı bir programda 2014’teki açıklamasının hatırlatılması üzerine “Hedefimiz kız çocukların okullaşmasını sağlamak” dedi.
Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin “Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum” dediğini söyleyen Tekin, “Milli Eğitim olarak birincil hedefim okullaşmayı sağlamak. O zaman veliyi ikna etmek için biz, gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz. Veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okullara gönderebilmeli” ifadelerini kullandı.
Görüşlerinin “özgürlükçü” olduğunu savunan Tekin, sözlerini “Milli Eğitim’in temel kanununda karma eğitim esastır, ama benim asli görevim, okullaşma oranını artırmaktır. Ama bu tür gerekçelerle, yani eğitimin, okullaşma oranının artması anlamında bu tür tedbirleri almak gerekiyorsa beraber alalım” şeklinde sürdürdü.
“Bakan görevini yapmadığını kabul etti”
CHP Eğitimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık ise Tekin’in bu sözlerinin sakıncalı olduğunu söyledi. “0-18 yaş grubunun çocuk olarak kabul edildiğini” belirten Karabıyık, “Çocuklarını cinsiyet ayrımına dayanarak okula göndermeyenler, çocuklara çocuk olarak bakamayan bir görüştür. Milli Eğitim Bakanı’nın böylesi bir görüşe kapı aralamak anlamına gelen sözler söyleyebilmesi hiçbir koşulda kabul edilemez” şeklinde konuştu.
Karabıyık, ayrıca eğitimin zorunlu olduğunu hatırlatarak Bakanlığın bu görevini yapmadığını kabul ettiğini kaydetti.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka da kız çocuklarının son yıllardaki okullaşma oranlarında düşüş olduğunu belirterek “Ortada böylesine aydınlanmadan uzak bir tablo varken bu oranı artırmak için tek çözümünüz kız okulları açmak mıdır? Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yaşında, en önemli bakanlıklarından biri olan Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunda otururken, laikliğin altına dinamit koymanıza izin vermeyeceğiz” şeklinde bir açıklama yaptı.
“Dindarlarda bile karşılığı yok”
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Talim Terbiye Kurulu eski çalışanı Ünal Özmen de Tekin’in açıklamasının gerçeği yansıtmadığını savundu. DW Türkçe’ye yaptığı değerlendirmede, “Siyasi görüşünü kamuoyuna kabul ettirmek için meşruiyet kaynağı bulması gerekiyor. Bu nedenle de ‘erkek çocuklar’ gerekçesini sunuyor. Kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 98 civarında. Dindarlarda bile karşılığı olmayan geçersiz bir gerekçedir” diyen Özmen, “fanatik dinci ve tarikat kontrolünde kesimde bu tarz görüşler olduğunu” dile getirdi.
Özmen, “Fanatik ve toplumun sosyalleşme sürecini engellemek isteyen ailelerde bu görüş vardır. Bunların sözcüsü olmak doğru değil” ifadelerini kullandı.
Bakanlığın görevinin çocukları tek tek takip edip okula yönlendirmek olduğunu kaydeden Özmen, “Dünya yapay zekayı eğitimde kullanmayı konuşurken burada kız – erkek ayrımı tartışılması gerçekten vahim bir durum. Senin görevin, Bakanlığın görevi de, çocukların aileleri ile görüşüp çocuklarını okula göndertmek. Göndermiyorsa yasal süreçleri başlatmak. 3-5 meczup adam ‘ben göndermiyorum’ diyorsa bütün sistemi tartışmaya açamazsın. Bu o sorunlu zihniyeti meşrulaştırmak oluyor” dedi.
“Talep mekanizmasının sınırı yok”
Eğitim-İş Sendikası da Bakan Tekin’in sözlerini “eğitimi gericileştirme politikası” olarak nitelendirdi. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın “Eğitim sistemi, ahiret öncelikli nesiller yetiştirecek. Allah korkusu olan nesiller yetiştirecek. Nefsi esaret yerine, nefis terbiyesini esas alan, materyalist değil, maneviyatçı nesiller yetiştirecek” açıklamalarını hatırlatan Eğitim-İş, yaz aylarında okulların birçok tarikat kökenli dernek ve vakıfla protokoller imzaladığını kaydetti.
Yazılı açıklamasında, “Bu gericilik yarışına dün itibariyle çiçeği burnunda Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de katılmış, ülkeyi yüz yıl geriye itecek tehlikeli bir söylemde bulunmuştur” ifadelerini kullanan Eğitim-İş, Tekin’in sözlerini “büyük bir akıl tutulmasının dışa vurumu” olarak değerlendirildi.
“Bu yönde talep var” söyleminin siyasi iktidarın sıkça başvurduğu bir taktik olduğunu kaydeden Eğitim-İş, bunun yasaları çiğnemeye kılıf yapılamayacağını vurguladı. Açıklamasında “Tarikatların gösterdiği tepkiler üzerine ‘halk öyle istiyor’ diye festivalleri yasaklayan, sergileri kapatmaya çalışan iktidar, yarattığı bu suni talepler vasıtasıyla milli eğitimi alaşağı edebileceğini düşünüyorsa bu tarihi bir yanılgıdır” ifadelerine yer veren Eğitim-İş, bu “talep” mekanizmasının bir sınırı olmadığının altını çizdi. Açıklamada, “Yarın öbür gün veli sıfatıyla bir grup tarikat üyesi ‘matematik dinsizliği artırıyor, müfredattan çıkarılmasını istiyoruz’ dediğinde bunu ciddiye almak nasıl mümkün değilse, ‘talep var’ adı altında yasalarla çelişmek de o derece imkansızdır” denildi.
Bakanlığa çocuğunu okula göndermeyen velilere “cinsiyet eşitliğini” anlatması çağrısı yapan Eğitim-İş Sendikası, Bakan Tekin’in açıklamalarını kınadı.
Kanun ve veriler ne diyor?
Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15’inci maddesinde “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkan ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir” düzenlemesi yer alıyor. Bakanlık kanuna göre kız okulları açabilir.
MEB’in Ekim 2022’de açıkladığı verilere göre 2000’li yıllarla karşılaştırıldığında eğitimin ilköğretim, ortaöğretim dahil tüm kademelerinde okullaşma oranları yüzde 95’in üzerine çıktı. MEB verisine göre ilkokullardaki okullaşma oranı yüzde 99,63’e ulaşırken ortaokullardaki okullaşma oranları da yüzde 99,44’e ulaştı. Liselerde ise yüzde 95 seviyesinde.
TÜİK’in okul tamamlama verilerine göre de ilkokullarda kız çocukları yüzde 98,4; erkek öğrenciler yüzde 98,5 oranında okullarını tamamlıyor. Ortaokulda bu oran kızlarda yüzde 96, erkeklerde yüzde 96,8 düzeyinde.
Bakanlık kaynakları ise şu aşamada bir kız okulu açılması çalışmasının olmadığını, gerekmesi durumunda bunun değerlendirileceğini ifade etti.
KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE – KIVANÇ EL