Mamak’ta gözaltına alınan Emre Y. ile Tuna Ş. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde işkence gördükleri ortaya çıktı.
Ankara’nın Mamak ilçesinde yaşayan Batuhan B.’nin kesinleşmiş hapis cezası nedeniyle cezaevine teslim olması gerekiyordu. Denetimli serbestlik kapsamında olan Batuhan B.’nin teslimine 3 gün kala yaşadığı eve polis geldi. Kapıyı açan Batuhan B.’nin dayısı Emre Y., yeğeninin evde olmadığını söyledi. Misket Mahallesi’ndeki bir evde Batuhan B.’nin gözaltına alınmasını takip etmek için adrese giden Emre Y. ve arkadaşı Tuna Ş.’da gözaltına alındı.
Ankara Narkotik Şubesi ekipleri tarafından Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde bir odaya alındı ve Batuhan B.’yı gözaltına alınması sırasında tartıştıkları polisler tarafından darp edilmeye başladı. Gazete Duvar’dan Serkan Alan‘ın haberine göre, bu esnada iç çamaşırları kalacak şekilde soyulan iki arkadaşa şiddet uygulayan polislerin sayısı her geçen dakika arttı. Yaklaşık iki saat boyunca 20’nin üzerinde polisten şiddet gördüğünü belirten Emre Y.’nin kulak zarı patladı, Tuna Ş.’nin kaburgalarında kırıklar oluştu. Üzerlerine su dökülerek birbirine bağlanan kelepçelerin kırbaç şekline getirilerek kendilerine vurulduğunu, kemer ve sopaların şiddet sırasında kullanıldığını, hakaretlere maruz kaldıklarını belirten iki arkadaş sabah saatlerinde Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nden serbest bırakıldı.
Tuna Ş.’nin vücudunda işkence nedeniyle çok sayıda yara oluştu.
‘YEĞENİME DE İŞKENCE YAPILDI’
Yeğeni Batuhan B.’ye de karakolda işkence yapıldığını, Sincan Cezaevi’nde de gardiyanlar tarafından şiddetin sürdüğünü, yeğeninin iki gün boyunca beyninde pıhtı oluşması nedeniyle hastanede tedavi altında kaldığını belirten Emre Y. Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nde kendisine uygulanan şiddeti şu sözlerle anlattı:
“Gözaltına alınmamızın ardından bir polis memuru ‘özür dileyin bırakırlar’ dedi. Biz de tartıştığımız kişilerden özür dileyeceğiz sandık. Olayla hiçbir şekilde alakamız yok, yeğenim gözaltına alınmış zaten. İkimizi de karakolda bir odaya soktular. Koridordan ellerinde sopa ve kemer olan polisler gelmeye başladı. Bize diz çöktürdüler, üzerimizdekileri çıkarmamızı istediler. Tam o sırada bir polis geldi, ‘Demedim mi ‘seni alacağım’ diye ne oldu’ dedi. Gün içerisinde gördüğüm polislerden biriydi. O sırada saatlerce süren şiddet başladı. Gün içinde karşılaştığımız polisler de orada belirdi. Bizi gözaltına aldıran da onlarmış.”
Emre Y.’nin polislerin şiddeti sonucu kulak zarında yırtılma meydana geldi.
‘KORİDORDAN GEÇEN İÇERİYE GİRİP DÖVÜP GERİ GİDİYORDU’
Sadece arkadaşına eşlik ettiğini ve gözaltına alındığını, polise direnmediğini ya da karşı koymadığını belirten Tuna Ş. ise karakolda şiddet sırasında yaşadıklarına dair, “Kelepçeleri birleştirip kırbaç gibi vuruyorlardı. Arada da su döküyorlardı. Kemer, yumruk, her şeyle vurdular. Sırtım paramparça oldu. Hakaretleri ve küfürleri eksik olmadı. Koridordan geçen içeriye girip dövüp geri gidiyordu. Şiddet uygulayan yirminin üzerinde polisi biz gördük” diye konuştu.
‘BURADA ÖLSENİZ KİMSENİN RUHU DUYMAZ’
Polislerin şiddet sırasında kendilerine, “Siz burada ölseniz kimsenin ruhu duymaz” dediğini aktaran Tuna Ş., “İnsanlığımdan soğudum. Böyle bir şey yok. Bu insanlık suçu bence. Kendimi çok basit hissettim bunları yaşadığım için ama emin ol onlar benden daha basit. O kadar kişi bir insana bunu yapmaz. Devletin imkanlarıyla adam dövüyorlar. Ortada bir şey yok bir de. Biz hiçbir şey yapmadık” ifadelerini kullandı.
Polislerin şiddetinin ardından psikolojisinin bozulduğunu ifade eden Emre Y. ise, “Dört beş gündür evden dışarıya çıkamıyorum. Çıktığımda birisi kornaya bassa ‘kusura bakma ağabey’ diye dönüp refleks gösteriyorum. Polis görünce kafamı çeviriyorum” dedi.
‘POLİSLERİN ŞİKAYETÇİ OLMALARI İŞKENCEYE KILIF NİTELİĞİNDE’
Polisin saatler süren şiddetinin ardından Tuna Ş., Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden, Emre Y. ise Etlik Şehir Hastanesi’nden darp raporu aldı. Kemik kırıklarının kulakta işitme kayıplarının tespit edildiği inceleme sonucunda iki arkadaş da polisler hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Bu sırada iki arkadaş avukatları aracılığıyla üç polis memurunun da kendilerinden “mukavemet” iddiasıyla şikayetçi olduğunu öğrendi.
Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’ndeki polislerin müvekkillerine işkence uyguladığını belirten Avukat Alişan Doğan hem sokakta hem de il emniyet müdürlüğünde bulunan kamera kayıtlarının incelenmesini talep etti. Savcılığın ilgili polisler hakkında soruşturma başlattığını belirten Avukat Doğan, “Polislerin müvekkillerimden şikayetçi olmaları işkenceye kılıf niteliğinde. Müdahale yok, suç unsuru yok, mukavemet dahi yok fakat gün içerisinde sözlü tartışmanın ardından karakolda işkence uygulandı. Müvekkillerime şiddet uygulayan polislerin tamamının tespit edilmesini ve gerekli cezaların verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.