Türk Lirası mevduatın (32-91 gün) aldığı faiz ortalaması yüzde 28,10’a yükseldi. Bu oran en son 5 Aralık 2003’te aynı seviyedeydi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın uygulamaya koyduğu yeni ekonomi modelinde Merkez Bankası’nın faizleri indirmesiyle enflasyonun düşeceği, Türk Lirası’nın da değer kazanacağı öne sürülmüştü. Ekonomistlerse bunu mantıklı bulmadıklarını söylemişti.
Uzmanların uyarıları doğru çıktı, enflasyon rekor seviyelere fırlarken, piyasa faizleri düşmedi, TL’deki değer kaybı da sürdü.
Hükümetse istediği sonuçları elde etmek için bankaları son bir buçuk yılda devreye alınan çok sayıda kısıtlamaya maruz bıraktı.
TL’deki değer kaybını da yavaşlatmak için de kur korumalı mevduat (KKM) gibi uygulamaların yanında, Merkez Bankası’nın ‘arka kapı’dan döviz satışına bel bağlandı.
Seçim sonrası hükümetin bu uygulamaları sürdüremeyeceğini düşünen yatırımcılarsa TL’nin değer kaybedeceği beklentisiyle döviz talebini artırdı. Bu sebeple TL son bir ayda dolar karşısında yüzde 2, avro karşısında yüzde 4,3 değer kaybetti.
Seçim öncesi TL’de ani değer kaybı istemeyen iktidarsa bazı adımlar atmaya başladı.
Örneğin dün kur korumalı mevduatta faiz tavanı kaldırıldı. KKM faizi Merkez Bankası’nın belirlediği düşük politika faizine bağlıydı. Döviz kurunun son dönemde hemen hemen sabit seyretmesinden dolayı da KKM cazibesini kaybetmeye başlamıştı.
Diğer yandan Türk Lirası mevduatlarında da (32-91 gün) fiilen alınan faiz ortalaması da 28,10’a yükseldi.
Bu oran en son 5 Aralık 2003’te aynı seviyedeydi.