Dünyanın en büyük petrol şirketlerinden birinin CEO’su, önümüzdeki aylarda yapılacak COP28 zirvesinin başkanı olarak atandı.
Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi’nin CEO’su Sultan Ahmed El Caber, aynı zamanda COP28’in ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı.
Çevreciler, El Caber’in petrol şirketindeki görevinden ayrılması gerektiğini ve bu durumun net bir çıkar çatışması oluşturduğunu söylüyor.
Petrol işindeki bir ismin ülkeleri, bilim insanlarının tehlikeli iklim değişikliğinden kaçınmak için gerekli olduğunu söylediği fosil yakıt üretimi ve kullanımını azaltmaya zorlayamayacağını söylüyorlar.
Küresel iklim değişikliği görüşmeleri sürecini yönetmek kolay bir iş değil. Çünkü aylar öncesinden, özellikle de konferans sırasında başkanın tüm sözleri ve faaliyetleri yakından izleniyor.
COP28 görüşmeleri, ev sahibi BAE’nin dünyanın en büyük petrol ve doğalgaz üreticisi olması nedeniyle zaten tartışmalı bir hale gelmişti.
Enerji endüstrisinden bir ismin COP28 başkanı olarak atanması, küresel iklim görüşmeleri sürecinin şimdiden fosil yakıt çıkar çevrelerinin önemli oranda etkisi altına gireceği kaygılarını da artıracak.
Mısır’da yapılan bir önceki COP27 görüşmeleri de bazı katılımcılar tarafından, “abartılı bir fosil yakıt ticaret gösterisi” diye tanımlanmıştı.
Görüşmelere katılmak için kayıt yaptıranların bir analizi, daha önceki görüşmelere kıyasla petrol ve doğalgaz endüstrisiyle bağlantılı isimlerde büyük bir artış olduğunu ortaya koymuştu.
Şarm El Şeyh’teki görüşmelere katılan BAE heyetinde, fosil yakıtlarla yakından bağlantılı 70 kişi vardı.
El Caber, dünyanın en büyük 12. petrol şirketi olduğu belirtilen Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi’nin CEO’su.
El Caber son 10 yılda BAE’nin enerji endüstrisinin yüzü oldu ama ilk kez görevdeki bir petrol şirketi yetkilisi COP Başkanlığı görevini üstlenecek.
El Caber, bakan ve ülkesinin iklim değişikliği temsilcisi olmasının yanı sıra, kurulmasına yardımcı olduğu hükümetin yenilenebilir enerji şirketi Masdar’ın da başkanı.
Mısır’daki COP27 zirvesinde protestocular, petrol ve doğalgaz kullanımının terk edilmesi çabalarının dikkate alınmasına üzülmüştü.
El Caber, uzun süredir iklim değişikliğinin getireceği tehlikeleri konusunda uyarılmış bir isim olsa da çevreciler enerji sektöründeki görevlerini bırakması çağrısı yapıyor.
Climate Change International’dan Tasneem Essop “Dünyaya, Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi’ndeki görevinden ayrılacağı güvencesi verilmesi zorunlu. Böyle bir çıkar çatışmasıyla, krizin kendisinden sorumlu bir sektörün başındayken, iklim değişikliğiyle mücadele sürecini yönetemez” dedi.
Çevrecilerin kaygısı, büyük petrol ve doğalgaz üreticilerinin tüm fosil yakıtların daha çabuk bir şekilde terk edilmesine karşı çıkanlar arasında olması.
COP27’de 80’den fazla ülke, zirvede petrol, doğalgaz ve kömür kullanımının bırakılacağının ilan edilmesi için bastırdı. Ancak bu girişim, fosil yakıt ihracatına bağımlı ülkelerin muhalefeti karşısında başarılı olamadı.
El Caber’i atanması çevrecilerin tepkisini çekerken, iklim diplomasisinde yer alan diğer bazı isimler memnuniyetle karşıladı.
2006-2010 arasında BM’nin iklim yetkilisi olan Yvo de Boer “BAE, kapsamlı bir yeşil büyüme stratejisini benimsedi ve hem ülkede hem de ülke dışında yenilenebilir enerjiye büyük yatırımlar yapıyor. COP Başkanı bu meselelerde çok yardımcı oldu. Bu da kendisine COP28’i iddialı, yenilikçi ve geleceğe odaklı hale getirmek için gereken deneyim ve sorumluluğu sağlıyor” dedi.
COP28’de Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana karbon salımının azaltılmasındaki ilerleme ilk kez resmen değerlendirilecek.
Bu değerlendirme, ülkelerin karbon salımlarını azaltmada daha ne kadar ilerlemesi gerektiği konusunda önemli bir an olacak.
KAYNAK: BBC TÜRKÇE
