Yıldız Teknik Üniversitesi Davut Paşa Kampüsü Kongre Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğin onur konuğu Nobel Ödüllü Bilim Adamı Prof. Dr. Aziz Sancar oldu. Prof. Dr. Sancak, “Başarılı olmak nobel almak değildir. Başarılı olmak ailenize, memleketinize, vatanınıza, insanlığa hizmet etmek demektir” dedi.
Program kapsamında konuşma yapan Sancar, kendinden önce konuşan TÜZDER’in Genel Müdürü Tunahan Coşkun’un söylediklerine atıfta bulunarak, şunları söyledi:
“Buraya gelişimle ilgili Tunahan bey anlattı nasıl olduğunu aslında biraz değişik oldu. Onun anlattığı gibi olmadı. Tunahan bey bizim üniversiteye geldi, bizim binayı buldu. Ofisime gelmeye çalıştı, benim sekreterim ‘yok’ dedi. Çünkü Türkler basıyordu ofisi. Tunahan bey de aşağıdaki koridorda oturdu. Ben bu adamı görene kadar buradan ayrılmayacağım şeklinde eninde sonunda bu binadan çıkacak ve ben onu yakalarım ve konuşurum diye orda bekledi. Sekreter geldi ‘hocam bunlar gitmiyor’ dedi. ‘Ne yapalım gideyim konuşayım’ dedim. Konuştuk, bunun gerçekten önemli bir girişim olduğunu anlattı ve ikna etti. Gerçekten takdir ediyorum ve onun gibi bir çok sivil kurumlarımız var.
Memleketimizin kalkınması, çocuklarımızın gelişmesi için çok kurumlarımız var, onları görünce gerçekten çok memnun oluyorum. Ben Türkiye’den ayrılalı 40 yıldan fazla oldu. Benim zamanımda böyle şeyler yoktu. Şimdi bunları görünce gerçekten seviniyorum, inşallah bunlar ülkemizin kalkınmasında ve çocuklarımızın gelişmesinde bizim memleketimizin dünyanın her ülkesiyle yarışmasında katkısı olacak. Oraya yakın bir zamanda, artık daha bekleyemeyiz 2023 diyoruz. İnşallah 2023’de olur, 2023 de olmazsa 2033’de olsun. Ama daha 25, 30, 50 yıl bekleyemeyiz. Amerika ve Avrupa düzeyine geçmemiz lazım ve o bakımdan bilimle, teknolojiyle ilgilenen çocuklarımızı desteklememiz; onların gelişmelerini kolaylaştırmamız lazım.”
SANCAR: ÇOCUKLARIMIZI BİLİM YAPMAYA, ONLARA BİLİM KÜLTÜRÜNÜ AŞILAMAYA DEVAM EDELİM
“Ben üstün zekalı değilim, üstün zekalı çocuklarımız var ve onları tebrik ederim” diyen Sancar, şöyle devam etti:
“Onların başarılı olmasını dilerim, onlara elimizden geldiği kadar destek verelim. Başarılı olmak Nobel almak değildir. Başarılı olmak ailenize, memleketinize, vatanınıza, insanlığa hizmet etmek demektir. Eğer bir ayakkabı boyacısıysanız veya bir öğretmenseniz, bir üniversite rektörüyseniz veya Nobel almış bir bilim adamıysanız eğer görevinizi iyi yapıyorsanız başarı odur. Ne yapıyorsak elimizden geldiğinin en iyisini yapmaya çalışalım ve memleketin başarısı onla ölçülür.
Bilim yapmamız lazım, insanlık bilim birikimine katılmamız lazım niye yapmıyoruz, sadece Türkiye’de degil bütün İslam dünyası son 500 yılda bilime katkı yapmış değildir, bu bir gerçektir. Sadece İslam dünyası değil, başka grupları da söyleyebiliriz. Bu bir gerçektir ve bunu düzeltmemiz lazım. Bilim yapmak bilim – kültürü geliştirmek bir gelenek olması lazım, bunu Türkiye’de geliştirmek lazım. Bunu yaptıkça bizde de 115 yılda bir tane bilim alanında Nobel almış bir Türk bilim insanı değil; 20 bilim insanı Nobel almış olur.
İnşallah bu gibi girişimlerle çocuklarımızı bilim yapmaya, onlara bilim kültürünü aşılamaya devam eder ve gelecek 100 yılda İnşallah bizden sonraki nesiller 100 yıl sonra buraya artık Aziz Sancar veya İsmail Arslan Nobel almış davet edelim büyük şölen yapalım demez. Zaten herkes Nobel alıyor diye dikkat bile etmeyiz temennim budur. İnşallah Türkiye’de gelecek 100 yılda Nobel’ler çoğalır ve Nobelli insanları kimse gidip ofisini basıp illa hocam gelirsin demezler.”
