Gelecek Mayıs ayında dünyanın birçok noktasında fosil yakıt kullanımı ile ilgili gerçekleşecek eylemler hakkında açıklama yapan platform, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Bugün, Küresel “Fosil Yakıtlardan Kurtul” platformunun hedefi, barışçıl tırmandırma eylemleri ile dünyanın en tehlikeli ve gereksiz fosil yakıt projelerini engelleyerek fosil yakıt endüstrisinin gücünü kesmektir
Önümüzdeki Mayıs’ta, dünyanın her yanından binlerce insanın 6 kıtada birden düzenleyeceği eylemler, kirli fosil yakıtların kullanımını durdurmayı ve %100 yenilenebilir enerjiye adil geçişi hızlandırmayı hedefliyor. Türkiye, ABD, Almanya, Avustralya, Endonezya, Nijerya, Brezilya, Filipinler ve diğer birçok ülkede yıllardır tehlikeli fosil yakıt projelerine karşı mücadele eden topluluklar tarafından büyük çaplı eylemler planlanıyor.
Tarihte kaydedilmiş en sıcak yılın ardından, dünyanın her yerindeki topluluklar hükümetlerden, geçtiğimiz Aralık’ta yapılan zirveden çıkan Paris Anlaşmasının bir parçası olarak, verilen taahhütlerin yerine getirilmesini talep ediyor. Mevcut iklim krizine müdahale etmek ve küresel ısınmayı 1.5C’ın altında tutmak için, fosil yakıt projeleri rafa kaldırılmalı ve mevcut enerji altyapıları hemen şimdi değiştirilmek zorundadır.
350.org’un Küresel Direktörü Payal Parekh “Hesap ortada: fosil yakıt rezervlerinin en az %80’ini yer altında bırakmalıyız,” diyor ve ekliyor “Dünyanın her yerinde toplumlar iklim değişikliğinin ve fosil yakıt endüstrisinin sebep olduğu zararlara doğrudan maruz kalıyor. Fosil yakıtlardan kurtulmak ve %100 yenilenebilir enerjiye adil geçişi hızlandırmak bize bağlı. Ortak evimizi korumak için bilimin gerekli gördüğü ile verilen taahhütler arasındaki açığı kapatmak bizim ellerimizde.”
İklim hareketinin fosil yakıt endüstrisine karşı direnişi tırmandırması, yenilenebilir enerjinin eskisinden daha yaygın ve makul fiyatlı olduğu bir zamana denk geliyor. Bu yeni fırsatlar, iklim değişikliğinden en fazla etkilenen topluluklara krizle mücadele etme ve kendi güçlerini artırma imkanı sunuyor.
Greenpeace Endonezya’da kömür kampanyacısı olan Arif Fiyanto şöyle konuşuyor “değişiklik için siyasi irade gösterilirse yüzde yüz yenilenebilir enerjiye geçiş mümkün.” ve ekliyor: “Yenilenebilir enerjiye dayanan bir geleceğin önünde büyük ekonomik veya teknolojik engeller yok. Kömür madenleri, termik satraller, petrol kuyuları ve ihracat limanları gibi her türlü foisl yakıt altyapısına yapılan yatırım kaynak israfıdır ve bizi geri dönüşü olmayan iklim değişikliğine mahkûm eder.”
Paris sonrası, düşen fiyatlar ve iflasın eşiğine gelen şirketlerden dolayı fosil yakıt endüstrisini bir korku aldı. Artan sivil itaatsizlik eylemleri, endüstrinin faaliyet göstermek için ihtiyacı olan toplum onayının da hızla azaldığını ortaya koyacak. Bu barışçıl sivil itaatsizlik eylemleri, sadece tecrübeli iklim aktivistlerini değil, toplumun her kesiminden insanı bir araya getirerek, halihazırda başlayan ve önlenemez enerji dönüşümünü hızlandırmak için hem politikacıları hem de gezegeni kirletenleri zorlayacak.
Geçen yıl 1500 kişinin katıldığı ve Avrupa’nın en büyük CO2 salım kaynağını kapattırmak için yapılan sivil itaatsizlik eylemi Ende Gelände (Buraya Kadar) bunun cüretkâr bir örneği. Bu kömür karşıtı taban ittifakından Hannah Eichberger konunun aciliyeti hakkında: “Şimdi tabandan bir enerji değişiminin zamanı. Ancak sadece bir enerji kaynağını diğeriyle değiştirmek yeterli değil. Bu doğa talanının ve sosyal adaletsizliğin asıl kaynağı ele alınmalı: kâr odaklı büyük şirketlerin gücü.” şeklinde konuşuyor.
Fosil yakıt endüstrisine ve onların dayattığı çevresel, toplumsal, ekonomik ve politik yıkıma karşı yıllardır bölgesel mücadeleler veriliyor.
Dünya Ana’nın Sağlığı Vakfı’ndan Nijeryalı aktivist Nnimmo Bassey ise “Fosil yakıtlar, Nijer Delta’sına korkunç bir kirlilik getirmekle kalmadı, toplumlara ağır zarar vererek hayal dahi edilemez insan hakları ihlallerine neden oldu” ifadesini kullanıyor ve ekliyor “ham petrol çoktan tarih oldu ve geleceği yok. Fosil yakıt bağımlılarının gezegeni yakmasına izin veremeyiz. Şimdi değişim zamanı. Kimse bizi kurtarmayacak. Kendimizi şimdi biz kurtarmalıyız!”.
Mayıs’ta dünya çapında gerçekleşecek bu barışçıl eylemler, iklim hareketinin fosil yakıt endüstrisinin üzerindeki artan baskısı için bir dönüm noktası olacak. Fosil yakıtlardan kurtulmak için verilen bu küresel mücadele, sonunda dünyanın gözardı edemeyeceği bir mücadeleye dönüşecek.
KAYNAK: HABERDAR