Derneğin Meteoroloji verilerinden derlediği bilgilere göre 1970-2018 yıllarında ortalama yüzey sıcaklığı 13.2 dereceydi. Geçen yıl, bu ortalama 1 derece artarak 14.2’ye yükseldi.
Geçen yılın nisan ve temmuz ayları haricinde tüm aylar ortalama sıcaklığın üzerine seyretti. Sonbahar ve kış aylarında ortalama sıcaklık daha da arttı.
Haziran 2019, 23.4 dereceyle son 49 yılın en sıcak haziran ayı oldu. Mayıs 2019 18.6 dereceyle son 40 yılın en sıcak mayısı oldu. Ekim 2019, 17.4 dereceyle 49 yılın en sıcak ikinci ekimi, Kasım 2019 ise 11.5 dereceyle en sıcak ikinci kasım oldu.
Türkiye, en sıcak yılını 2018 ve 2010’da 15.1 dereceyle yaşamıştı. 2014’te 14.5’e yükselen sıcaklık, 2001’de 14.2’yle kayda geçmişti.
‘İklim krizinin etkisi giderek artıyor’
Ekosfer Derneği Yönetim Kurulu üyesi Özgür Gürbüz, en sıcak yılların arka arkaya yaşanmasının, sıra dışı hava olaylarının sayısının ve şiddetinin artmasının iklim krizinin etkisini giderek artırdığını gösterdiğini ifade etti.
Gürbüz, şunları söyledi: “Yangın yeri dünya olunca kaçıp başka bir yere gitmek mümkün değil. Bu yangını çıkardığımız gibi söndürmeliyiz. Bunun yolu da petrol, kömür ve doğalgaz tüketimini azaltmaktan geçiyor. Türkiye ise kömür santrallerine kirletme izni vererek, yeni köprüler ve yollar aracılığıyla petrol tüketimi ve dışa bağımlılığı artırarak yangına körükle gidiyor. Yangını söndürmek için politika değişikliği şart, güneş enerjisini, enerji verimliliğini enerji politikalarının merkezine koymazsak yangın birkaç yıl içinde kontrolden çıkacak.”
Avustralya’da hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinden seyretmesi ve aşırı ısınmanın da etkisiyle büyüyen orman yangınları aylardır sürüyor.