Geçen hafta Fas’ın Marakeş kentinde onaylanan Birleşmiş Milletler (BM) Göç Paktı BM Genel Kurulu’nda da resmen kabul edildi.
Pakta kabul oyu kullanan 152 devlet arasında Almanya ve göç paktının hükümet krizine yol açtığı Belçika da bulunuyor. ABD, İsrail, Macaristan, Çekya ve Polonya genel kurulda ret oyu kullandı. Aralarında Avusturya, Avustralya, İsviçre, İtalya ve Bulgaristan’ın da bulunduğu 12 devletten çekimser oy geldi.
BM Genel Kurul Başkanı Maria Fernanda Espinoza oylamadan önce yaptığı konuşmada bir kez daha paktın hukuki bağlayıcılığının olmadığını ve katılan ülkelerin egemenlik haklarını ihlal etmediğini söyledi. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres paktın onaylanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Göç Paktı’nın hazırlık görüşmelerine katılan devletlerin büyük çoğunluğu uluslararası göç politikası için ilk kez belirlenen genel kuralları benimsiyor. Antlaşma metninde imzacı devletlerin egemenliğine dokunulmayacağı açıkça vurgulanmış olmasına rağmen birçok ülkede egemenlik haklarına zarar gelmesinden endişe duyuluyor.
Almanya’dan işbirliği çağrısı
BM Göç Paktı Almanya’da da hararetli tartışmalara yol açmıştı. Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada BM Göç Paktı’nın BM Genel Kurulu’nda kabul edilmesinden duyulan memnuniyet dile getirildi. Açıklama paktın onaylanmasının “çok taraflılık açısından önemli bir başarı sayılması gerektiği ve devletler topluluğunun göçmenlerin de insan onuruna yakışır muameleyi hak ettiklerini benimsemesinin bir ifadesi olduğu” belirtildi.
Göç Paktının geniş tabanlı bir uzlaşıyı yansıttığına yer verilen açıklamada, göçün küresel realite olarak resmen tanındığı ve göçe ulusal çözüm bulunamayacağı ifade edildi. Açıklamada, göçün yönlendirilmesinin uluslararası işbirliğinin en acil konularından biri olduğuna ve göçün “en verimli şekilde yönlendirilip düzenlenmesi ve şekillendirilmesi, aynı zamanda da kaçak göçün önlenmesi gerektiğine” yer verildi.
