Toronto Üniversitesi’nden çevrebilimciler Dünya’nın nehirlerine, göllerine ve okyanuslarına giren plastik atıkları engellemek için gereken çalışmanın muazzam boyutu hakkında uyarılarda bulunuyor.
Plastik kirliliği için çevresel olarak kabul edilebilir sınırlar belirlenmediği için ekip, 2010’da okyanuslara giren tahmini atık miktarı üzerinden hedef senaryosunu 8 milyon metrik ton (Mt) olarak belirledi.
Akademik dergi Science’ta yayımlanan araştırma makalesine göre, şu anda her yıl 24’le 34 milyon ton arasında plastik atık, su ekosistemlerine giriyor.
Araştırmacılar, plastik atıkları azaltmak için üç temel stratejiyi değerlendirdi: Ürünlerin yasaklanması ve üretiminin azaltılması, plastik atık yönetiminin iyileştirilmesi ve düzenli temizlikler.
Araştırma ekibi tüm bu girişimler eşzamanlı yürütülse bile, çevredeki plastik atıkları azaltmak için verilecek emeğin çok büyük olacağını keşfetti:
“- Araştırmada incelenen 173 ülkede plastik üretiminin yüzde 25 ila yüzde 40 oranında azalması gerekiyor
– Atık toplama ve yönetim seviyesinin tüm ekonomilerde en az yüzde 60 artması gerekiyor
– Plastik kirliliğinin temizlenme oranı fırlayarak her yıl yüzde 40’a yükselmeli…”
Araştırmanın baş yazarı Dr. Stephanie Borrelle şöyle konuştu:
“Bu son maddeyi insan gücüne oranlarsak, tek başına temizlik dahi Ocean Conservancy’nin (Okyanus Koruma) yıllık Uluslararası Kıyı Temizliği’ne en az bir milyar insanın katılmasını gerektirecektir. Bu 2019’da yapılan temizliğin 660 katı emek gerektiren Herkül’e özgü bir görev.”
Independent Türkçe’de yer alan habere göre, plastik atıkları temizlemek için muazzam bir küresel çaba koordine edilip gerçekleştirilse bile, doğal yaşama giren atığın hacmi hala kabul edilemez olacak.
Çalışmada yer alan isimlerden biri olan, Ekoloji ve Evrimsel Biyoloji Bölümü’nün doktor öğretim üyesi Chelsea Rochman şunları ekledi:
“Küresel toplum plastik ekonomisinde köklü bir dönüşüm gerçekleştirerek daha önce geri dönüştürülmemiş plastik üretim miktarını azaltmalı ve plastik materyalleri nasıl kullanıp ortadan kaldıracağımızı tekrar düşünmeli.”
