Haberdar
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
Haberdar
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
Ana Sayfa ÇEVRE

Anayasa Mahkemesi kararı tanınmıyor; 32 yıldır Kaşık Adası'ndaki imar ısrarı

2021-11-22
Anayasa Mahkemesi kararı tanınmıyor; 32 yıldır Kaşık Adası'ndaki imar ısrarı
Share on FacebookShare on Twitter

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kaşık Adası’nda koruma ve kullanım koşullarını değiştirerek yapılaşmanın önünü açtı.

 

Çok geçmedi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle Marmara Denizi ve Adalar “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan edilerek adalarda plan yapma yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin elinden alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlandı.

 

Bu kararları okuduğumdan beri adanın geçmişine dair araştırma yapıyordum. O sırada ne bulayım. 30 yıl öncesine dair bir Anayasa Mahkemesi (AYM) kararı. 

 

Öteden beri özel mülkiyette olan ne Osmanlı ne de Cumhuriyet döneminde iskâna açılmamış, bugüne kadar saklı bir cennet gibi safi yeşilliğini koruyabilmişti.

 

1950’lerde Danon ailesinin mülkiyetine geçen adada, mevzuat gereği inşaat izni verilmediği için yalnızca ailenin ikamet edeceği iki küçük ev bulunuyor.

 

Küçük bir iskelesi bulunan adanın Akkök Holding’e bağlı Akturizm A.Ş.’ye satılmasının ardından Burgaz’a bakan koy, beton mendirek inşa edilerek kapatılmış.

 

Şirket ayrıca, hazırladığı projelerle hızlı bir inşaat faaliyetine girişmiş. 1989’daki yerel seçimlerde Bedrettin Dalan’dan görevi devralan Nurettin Sözen yönetimi adadaki inşaatı durdurur. 

 

Kaşık Adası’na ilişkin AYM kararı: İmar yetkisi belediyede

 

Independent Türkçe’den Melike Çapan, 32 yıl sonra yeniden gündeme gelen Kaşık Adası için 32 yıl öncesine geri gitti. Dönemin belediye başkanı Nurettin Sözen’e söz konusu projeyi nasıl reddettiklerini sordu.

 

Sözen, o dönem Ankara’nın devreye girdiğini ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) yetkisini elinden aldığını söyledi.

 

Ankara’nın bu tavrına karşılık Danıştay’a başvurarak söz konusu projeyi iptal edebildiklerini anlatan Sözen, Anayasa Mahkemesi kararıyla da bakanlığa yetki veren kanun maddesini iptal ettirdiklerini dile getirdi. 

 

Sözen, “Bu tamamen siyasi bir tavır. O zaman da beni çalıştırmak istemiyorlardı şu anda da mevcut yönetimi çalıştırmak istemiyorlar” dedi.

 

Sözen, konuya dair daha detaylı bilgi alabilmek için dönemin İmar Planlama Dairesi Başkanı Mehmet Yıldız’a yönlendirdi. Yıldız ise, 1989’da görevi devralır almaz Kaşık Adası’nda imar kararına ilişkin çalışmalara başladıklarını anlattı.

 

Yıldız, ancak belediyeye rağmen bakanlıkların devreye girdiğini ve İmar Kanunu’ndaki bir maddeye dayanarak İstanbul’da imar planı onaylamada başladıklarını ifade etti. 

 

Buna karşı Danıştay’a başvuran Sözen yönetimi açtığı art arda davalarla bu planları mahkeme kararı ile iptal ettirdi.

 

Yıldız, “5000’lik plan için müracaat ettik Danıştay’a. Danıştay o planı iptal etti. Ayrıca yine Danıştay kararıyla belediye başkanına yetki veren yönetmeliği de iptal ettirdik” dedi. 

 

Sözen yönetimi, hemen ardından bakanlıklara yetki veren maddenin iptali için AYM’ye başvurdu. 

 

AYM, merkezi yönetimle yerel yönetimlere verilen yetkileri Anayasa’nın 2, 12 ve 127 maddelerine inceleyerek, Anayasa’ya göre imar planı yapmanın yerel hizmet olduğuna, yerel hizmetlerin belediyelerce yapılması gerektiğine, merkezi yönetimin yerel yönetim üzerinde vesayet yetkisi olduğuna ve yerel yönetimlerin yerine geçerek plan yapamayacağına karar verdi. 

 

AYM, İmar Kanunu’nun hükümete yetki veren maddesini iptal etti. (26 Eylül 1991 karar tarihli / 1991/32 -1990/38)

 

Yıldız, Anayasa Mahkemesi kararına göre, imar planı yapmak belediyelerin Anayasa’dan kaynaklanan hakkı olduğunu ve merkezi yönetiminin belediye yerine geçerek bu yetkiyi kullanamayacağını söyledi. 

 

Yıldız, bugün yaşananın 32 yıl öncesi benzer olduğunu söylerken, “O gün mahkemeler ve yasalar vardı. Bugün Ak Parti iktidarı ne yasa ne yönetmelik dinlemedi. İmar konularında son derece fütursuzca kimseyi dinlemeden istediklerini yapıyorlar” yorumunda bulundu. 

 

“Bakanlık neye göre derecelendirme yapıyor”

 

Mimar Korhan Gümüş, “kültürel miras ve doğal miras” ayrımına dikkat çekti. Gümüş, konuya çok dar bir alandan yaklaşıldığının UNESCO’nun sit alanları planlarında daha çok yönetim alanı hüviyetinde öncelikli ve yerelle ilişkili bir koruma modeli önerdiğini söylüyor. 

 

Gümüş, “Türkiye’nin imzalamış olduğu sözleşmeler kültürel mirasın sadece binalardan ibaret olmadığı söyler. O yüzden bu ayrışma son derece erk merkezli bir ayrışma” dedi. 

 

Gümüş, kültürel ve doğal miras yönetiminin, “nesneleştirici, segmente olmuş, tepeden inme kararlar içeren, neyin değerli, değersiz olduğuna kendisi karar veren, derecelendiren” olmadığının altını çizdi. 

 

Gümüş, şöyle devam etti: 

 

“Büyükada’da derecelendirme yapıyormuş Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Neye göre derecelendirme yapıyor. Ankara’da ofisten oturuyorlar, adayı derecelendiriyorlar. Bir kısmı işte imara açılıyor. Kaşık Adası’nda da yapılan büyük bir bölümü imara açan bir derecelendirme. O zaman tabii ki böyle bir durumda müteahhitlik bakış açısı egemen oluyor. Bir politikası oluşmuyor. “

 

“Ülkedeki koruma anlayışı, zarar veriyor”

 

“Kamudan elde ettikleri birikimleri, sermayeleri müteahhitlerin hizmetine sunmasalar böyle trajik durumlar olmaz” diyen Gümüş, bütün kamu adına üretilen bilgileri, kariyer fırsatlarını müteahhitlere sunan bir anlayış olduğu görüşünde.

 

Gümüş, “Görüyorsunuz işte; İstanbul surlarında, Tekfur Sarayı’nda, Süleymaniye Mahallesi’nde…” diye örneklendirerek, bütün bu sistemin gözden geçirilmesi gerektiğini ve ülkedeki koruma anlayışının zarar verici hale geldiğini söyledi. 

 

Gümüş, nesneleştirici koruma fikrinin tam tersini yaratır hale geldiğini ifade ederek, daha fazla tahribata yol açıldığının altını çizdi.

 

Gümüş, “Kültür Bakanlığı güya koruyor ama sonuç tam tersi oluyor. Şimdi Çevre Şehircilik Bakanlığı da aynısını yapıyor. Bu nesenleştirici yaklaşım tahribata yol açıyor. Çünkü savunmasız kalıyor bu alanlar, kamuoyu arkasında olmayınca boşluğa düşüyor. Asimetrik karar sistemi içerisinde bir boşluk gibi görünüyor ve o zaman da çıkar gruplarının imarına açılıyor” dedi. 

 

Asıl mesele yapılaşma olmadığının, yönetimsellik meselesi olduğunu söyleyen Gümüş, “Yönetimsellik meselesiyle bu şehrin bir geleceği yok. Risklere açık. Gözümüzün önünde oluyor. Şehrin bütün imkânları, kaynakları çöpe dönüyor. Kaşık Adası’na bina yapılmasını kimse istemez zaten o peyzajın kimsenin değiştirmeye hakkı yok. Ama bu yalnızca Kaşık Adası değil. Şu an Büyükada’da bir dolu inşaat yapılıyor” diye konuştu. 

 

KAYNAK: INDEPENDENT TÜRKÇE – MELİKE ÇAPAN

ShareTweetShare
Önceki Haber

TİP milletvekili Kadıgil, Bakan Soylu'ya Sedat Peker'in iddialarının yer aldığı Duvar kitabını hediye etti

Sonraki Haber

IDEA Raporu: Türkiye son 10 yılda ‘demokrasinin en çok gerilediği’ ülkeler arasında

BENZER HABERLER

Muğla'nın dünyaca ünlü turistik ilçesi Bodrum'u besleyen Mumcular Barajı'nda su seviyesi yüzde 47'ye, Geyik'te ise yüzde 44'e geriledi.
ÇEVRE

Bodrum’un suyu azalıyor; “yaz ortasında tükenebilir” uyarısı

2023-03-27
Botaş'a ait Batman-Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı’nın yaklaşık 507. kilometresindeki sızıntı nedeniyle tonlarca ham petrol Dicle Nehri'ne dökülen Batman Çayı'na aktı.
ÇEVRE

Botaş Batman-Dörtyol Boru Hattı’nda sızıntı: Tonlarca ham petrol Dicle Nehri’ne dökülen Batman Çayı’na aktı

2023-03-23
Dünya üzerine iki milyar insan içme suyuna erişmede zorlanıyor. Tüketim ise her geçen gün artıyor.
ÇEVRE

BM’den su kıtlığı uyarısı

2023-03-22
Samsun'daki Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, Türkiye'de son 22 yılın en kurak ocak ve şubat ayının yaşandığını belirterek, "İlkbaharda beklenen soğuklar ve yağışı almadığımız takdirde; yaz aylarında bizi daha önemli kuraklık, su sıkıntısı, tarımsal üretim, verim ve kalite sıkıntısı bekliyor" dedi.
ÇEVRE

Türkiye’de son 22 yılın en kurak ocak ve şubat ayı yaşandı

2023-03-22
Depremlerin ardından yıkılan kentlerde en az 104 milyon ton atık oluştu. Uzmanlar, zehirli kimyasallar ve ağır metallerin toprağa ve suya karışabileceği konusunda uyarıyor.
ÇEVRE

Milyonlarca ton afet atığı tehlike saçıyor

2023-03-17
İngiltere'de bilim insanları, yaban arılarının daha deneyimli grup üyelerini izleyerek sorun çözmeyi öğrendiklerini, "sosyal öğrenmenin" davranışları üzerinde etkili olduğunu ortaya koydu.
ÇEVRE

Yaban arıları deneyimli grup üyelerini izleme yoluyla sorun çözmeyi öğreniyor

2023-03-09
Sonraki Haber
IDEA Raporu: Türkiye son 10 yılda ‘demokrasinin en çok gerilediği’ ülkeler arasında

IDEA Raporu: Türkiye son 10 yılda ‘demokrasinin en çok gerilediği’ ülkeler arasında

Van Gölü çekildi, tarihi kalıntılar ortaya çıktı

Van Gölü çekildi, tarihi kalıntılar ortaya çıktı

Meteorolojiden İstanbul için sarı kodlu uyarı!

Meteorolojiden İstanbul için sarı kodlu uyarı!

Please login to join discussion
Haberdar

Gerçekler Sadece Gerçekler

MENÜ

  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR

Gerçekler Sadece Gerçekler