Daha bulaşıcı olduğu açıklanan SARS-CoV-2 virüsünün varyantı, artık tüm dünyanın ‘oyunun kurallarını’ öğrendiği Covid-19 pandemisinde zaten zorlu olan dengeleri sarstı. Pek çok ülkenin mutasyonun kaynağı İngiltere’ye sınırlarını kapatmasının ve varyant tespit arayışına girmesinin ardından başka ülkelerde de farklı mutasyonlar tespit edildi.
Peki şu ana kadar kaç ülke mutant virüs bildirdi? Bu varyantların bulaştırıcılık oranı daha mı yüksek?
Mutasyon nedir?
Virüslerin çoğalma esnasında kendi genetik bilgilerini kopyalarken yaşanan rastgele değişime mutasyon adı veriliyor ve bu doğal bir olay.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), varyantı “bir veya birkaç yeni mutasyona” sahip bir virüs olarak tanımlıyor.
Virüs ne kadar çok insana bulaşırsa o kadar çok mutasyona uğrama fırsatı yakalıyor, ancak uzmanlar SARS-CoV-2’nin nispeten daha yavaş mutasyon geçirdiğini ve dolayısıyla daha stabil olduğunu söylüyor.
Birleşik Krallık varyantı
İngiltere, hızla çoğalan bir Covid-19 mutasyonu alarmı veren ilk ülke oldu.
Sağlık Bakanı, 14 Aralık’ta mutasyonlu virüsün Londra ve İngiltere’nin güneydoğusunda görüldüğünü ve diğer tüm varyantlara oranla daha hızlı yayıldığını duyurdu.
Birleşik Krallık’ta sokağa çıkma kısıtlaması getirildi, ardından pek çok ülke İngiltere’den seyahatleri duyurdu. Kısa süre sonra kapsamlı varyant incelemesinde bulunan ülkelerde İngiliz mutasyonu olarak adlandırılan varyanta sahip vakalar ortaya çıktı.
İngiliz hükümetinin Baş Bilim Danışmanı Patrick Vallance, 22 Ocak’ta yaptığı açıklamada ülkede tespit edilen varyantın pozitif vakalarda daha çok görüldüğünü ve diğerlerinden yüzde 30 ila 70 daha kolay bulaştığını söyledi.
Verilerin henüz yeteri kadar güçlü olmadığına işaret eden Vallance, orijinal türde enfekte olan bin kişiden 10’unun ölmesinin beklendiğini, ancak yeni türde bu sayının 13 veya 14’e çıktığını vurguladı. Vallance, yeni türlerin “kesinlikle daha fazla endişe verici” olduğunu ve “aşılara daha az duyarlı oldukları anlamına gelebilecek özellikler” bulunduğunu ancak bu aşamada kesin bir şey söylenemeyeceğini belirtti.
Güney Afrika varyantı
Güney Afrikalı yetkililer ilk olarak 18 Aralık’ta üç ilde hızla yayılan bir koronavirüs varyantı açıkladı.
‘501Y.V2’ adı verilen mutasyonun ocak ayında ülkede enfekte kişi sayısının artışına neden olduğu duyuruldu.
Varyant üzerinde yapılan genetik araştırmada, söz konusu mutasyonun Birleşik Krallık’ta görülenden farklı olduğu ortaya kondu.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, geliştirilen Covid-19 aşılarının Güney Afrika varyantına karşı etkinliği hakkında endişe duyulduğunu belirtti.
Moderna aşısını geliştiren bilim ekibi, 25 Ocak’ta aşının varyanta karşı etkili görünmesine rağmen, “çok dikkatli” olarak ek bir güçlendirici geliştirdiğini duyurdu.
Brezilya varyantı
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin P.1 soyu olarak adlandırdığı Brezilya varyantı hakkında Virological.org’da yayınlanan araştırma, Amazon’un Manaus kentinde 15-23 Aralık tarihleri arasında toplanan koronavirüs örneklerinin yüzde 42’sinin bu soydan olduğunu gösterdi.
Japonya Sağlık Bakanlığı, 10 Ocak’ta Brezilya varyantına sahip 4 vaka tespit edildiğini duyurdu.
Kaliforniya varyantı
Kaliforniya’da, Aralık 2020’de İngiltere mutasyonunun bulunması üzerine başlayan tespit çalışmalarında, bölgede ortaya çıktığı düşünülen birçok varyantla karşılaşıldı.
New York Times’ın haberine göre, CAL.20C olarak bilinen bir soya ait olan virüs mutasyonu, Los Angeles laboratuvarlarında tek bir günde toplanan genom örneklerinin yarısından fazlasında görüldü.
Uzmanlar, varyantın diğer türlerinden daha öldürücü veya daha bulaşıcı olduğuna dair henüz hiçbir kanıt bulunmadığını söyledi.
KAYNAK: EURONEWS TÜRKÇE