CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Kürt sorununu HDP ile çözebiliriz” çıkışında bulunmasıyla siyaset sahnesinde ısınan Kürt meselesi tartışmalarına Kürt siyasetçi Sırrı Sakık da dahil oldu.
Sakık, Kürt sorununa dair HDP üzerinden yürütülen tartışmalara tepki gösterdi.
‘KİMSENİN HADDİ DEĞİL’
HDP’nin 30 yıldır ağır bedeller ödeyen siyasi bir geleneğe sahip olduğunu söyleyen Sakık, “CHP’nin İYİ Parti’nin ve diğer partilerin oturdukları yerden HDP’ye yön vermek ve bir rol biçmek hadlerine değil” ifadesini kullandı.
Siyasi partilerin, ülkenin temel sorunlarını çözmekle ilgili projeleri kamuoyuna paylaşmakla yükümlü olduğunu belirten Sakık, “Onların da varsa bir projeleri bunu kamuoyu ile paylaşırlar. HDP’nin meşruluğunu tartışmak kimsenin haddine değil. HDP halkın temsilcisidir. Eğer HDP’nin üzerindeki 2015’den beri bu baskılar, şiddetler, hangi parti üzerinde olmuş olsaydı, emin olun AKP, CHP, MHP, İYİ Parti diye bir parti kalmazdı. Ama buna rağmen halkıyla direnen bir HDP var” dedi.
‘ÇÖZÜM İRADENİZ VAR MI, YOK MU?’
Sakık, Kürt sorununu çözmek için öncelikli olarak HDP’yi tanıyıp anlamak gerektiğinin altını çizdi. Sakık, bu konuda şunları söyledi: “Hala HDP’yi tanımamak Türkiye’de bir Fransız gibi yaşamaktır. Gitsinler Diyarbakır’da, Muş’ta, Ağrı’da, İstanbul’un varoşlarında HDP’yi sorsunlar. ‘HDP nedir? Kürt sorunu nedir? Kürt sorunu var mıdır yok mudur?’ diye her gece televizyon programlarında tartışıyorlar ahlaksızlar. Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne kadar bu sorun var. Bu sorunu çözecek misiniz, çözmeyecek misiniz? Bu iradeniz var mı, yok mu? Onun için siyaseti şekillendirmek adına, kulağa gelen ‘hoş sözlere’ hiçbir Kürt kanmaz. Ve Türkiye’nin en politize olan bir seçmeniyle siz siyaset yapıyorsunuz. Yani her HDP’li ve yaşlı anne bir CHP’liden, CHP Genel Başkanı’ndan, İYİ Parti’den, İYİ Parti Genel Başkanına kadar hepsinden siyaseti iyi okuyan insanlar. Bu insanların talebinin ne olduğunu herkes çok iyi biliyor.”
MUHALEFETE VE İKTİDARA SORULAR
Partilerin Kürt sorunu üzerinden siyaseti şekillendirmeye çalıştıklarını ifade eden Sakık, muhalefete “31 Mart’ta hiçbir hesap kitap yapmadan sadece demokrasi ve hukuk isteyen parti size bu desteği sundu. Siz buradan bir ders çıkarttınız mı?”; iktidara ise “Siz buraları kaybettiğinizde, neden kaybettiğinizi, Kürt halkının neden HDP’ye oy verdiğinin hesabını yaptınız mı?” sorularını yöneltti.
‘HOŞ SÖZLER YETMİYOR, SOMUT ŞEYLER İSTİYORUZ’
Hem muhalefet hem de iktidar için eğer bu soruları sorarak siyaseti dizayn edeceklerse “baş göz üstüne” diyen Sakık, “Ama sadece önümüzdeki bir erken seçimle ilgili HDP’ye bir söz söylemek falan, hepimizin bunlara karnı tok. Yüreğimizde o kadar çok yaralarımız var ki, biz bu yaralarımızı göstermeden siyaseti dizayn etmeye çalışıyoruz. Onun için bir projeniz varsa 2015 seçimlerinde bütün siyasi partiler birer manifesto sundular, bugün de sunacak mısınız? ‘Biz iktidar olduğumuzda Kürt sorununu nasıl çözeceğiz?’ Biz bunları duymak istiyoruz. Sadece kulağımıza gelen hoş sözler bizi mutlu etmiyor. Somut şeyler istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sakık, bu sözlerine “Biz bu topraklarda eşit yurttaş olmak, demokratik cumhuriyeti inşa etmek istiyoruz. Bunun temellerini atmaya varsanız, buyurun beraber oturup konuşalım. Ama yoksanız, sadece kulağa hoş gelecek sözlerin bizim siyasetimizde yeri yok” diye de ekledi.
HDP Eş Genel Başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan’ın bugün kamuoyuna açıklayacakları deklarasyon ile Kürtler olarak ‘Ne istiyoruz?’ sorununun yanıtını somut olarak ortaya koyacaklarını söyleyen Sakık, bu topraklarda gerçekten demokrasi, eşitlik istediklerini kaydetti.
‘ÖN KESEREK OLMAZ’
HDP’nin Kürt halkının iradesi, bu sorunun muhatabı olduğunu vurgulayan Sakık, “Ama HDP’nin dışında bir iradenin de olduğunu bütün Türkiye halkı biliyor, bütün dünya da biliyor. Siz Ortadoğu’da siyaset yapıyorsunuz ve işin muhataplarını sürece dahil etmelisiniz. Yok sayarak, ön keserek olmaz” dedi.
Bugün bu yönlü yapılan çıkışların da bir “ön kesme” hamlesi olduğu düşüncesindeki Sakık, CHP’ye şu sözlerle seslendi: “Bu tür ali cengiz oyunları ile siyasetin dizayn edilmediğini hayat hepimize gösterdi. Geçmişteki siyasi aktörlerin günahı o kadar çok ki…Atılan her adımı engellemeye çalışan kesimlerle karşı karşıyayız. 2013 sürecinde parlamentonun CHP’nin dahil edilmesi gerekiyordu. CHP komisyona dahil olmadı, parlamentoyu terk ettiler. Şimdi geldiğimiz noktada buralarda biz özeleştiri çıkararak yeni bir yol haritası gerekiyor. Bizim siyasetimizde düşmanlık yok, hiç kimseyle düşman değiliz ve siyaseti biliyoruz. Siyasetin ruhuna göre siyaseti dizayn etmek istiyoruz.”