Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya eski Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’a yönelik saldırıya ilişkin ajansımıza konuştu.Saldırıyı yapanların “Ülkede ‘devlet biziz’ mantığı ile hareket eden kişiler” olduğunu söyleyen Üstün, ülkede siyasetçilere ve gazetecilere ardı arkası kesilmeyen saldırıların arttığını dikkat çekti.
‘SİYASETÇİLERİN SÖYLEMLERİNDE CESARET ALAN ÇETELER’
Üstün, saldırıya uğrayan Özdağ’ın evinden camiye namaz kılmak için çıktığı sırada silah kabzaları ve sopalarla gelen bir grubun saldırısına uğradığını belirterek “Ülkeyi yönetenlerin artık ateşle oynadıklarının farkına varmaları gerekiyor. Hiç kimse kanundan ve devletten güçlü değildir. Eğer ki bu güruha geriye dönük bir araştırma yapılırsa çil yavrusu gibi dağılacaklar. Ancak ne yazık ki; bunların sırtları sıvazlanıyor ve sıvazlandıkça da daha fazla palazlanıp, şiddete başvuruyorlar” dedi.
‘ÜLKE SAĞ SOL ÇATIŞMASINA DOĞRU SÜRÜKLENİYOR’
Selçuk Özdağ’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye her siyasetçinin birbirine soracağı soruları sorduğunu dile getiren Üstün, “Bu tür sorulara siyasetten ve fikirle cevap verilir. Bakın eğer bu tarz saldırılar böyle devam ederse toplum bölünür. Bakın toplum bölündüğünde bu ülkeye en büyük zararı vermiş olursunuz. Türkiye’yi yeniden 90’ların öncesine, sağ sol çatışmasına sürükleyen bir yörüngeye doğru sokuluyor. Bundan bir an önce vazgeçsinler. Herkes kendisine Türkiye nereye gidiyor sorusunu sorsun. Önce de ülkeyi yönetenler bu soruyu sorsunlar” diye belirtti.
‘SALDIRININ SEBEPLERİ KUTUPLAŞTIRICI SÖYLEM VE CEZASIZLIK’
Üstün, bu tarz saldırıların artmasında iktidar ile siyasi ortağının kutuplaştırıcı söylemleri ile yine ülkede devreye konulan cezasızlık politikasının etkili olduğunu kaydetti. Üstün şöyle devam etti: “Ama bu saldırı ve eylemler genelde adli vaka olarak değerlendiriliyor ve bir çok buna benzer vakada tutuklanma bile gerçekleşmiyor. Bu eylemler yapıldığında, failler hemen tutuklanmalı ve yasada öngörüldüğü gibi en ağır cezaya çarptırılmalı. Ama düşünün ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı tehdit ediliyor ama tehdit eden kişi ancak bir ay sonra tehdit edenin ifadesi alınıyor. Oysa bu tehdit başlı başına tutuklamayı ve ardından ağır bir cezayı gerektiren bir eylem. Çünkü ülkenin ana muhalefet partisi genel başkanı tehdit edilmiştir. Bu cezasızlık durumunu gören başkaları da birilerinden emir almadan da harekete geçebiliyorlar. Onun için ülkenin içine girdiği iklim, bu tür şiddetleri yaratıyor. Bu iklimi de var eden, ülkeyi yönetenlerin açıkça kutuplaştırıcı ve zaman zaman da hedef gösterdiği söylemleridir.”
‘EN BÜYÜK ZARARI ÜLKEYE YÖNETENLER GÖRÜR’
Saldırıların devam etmesi halinde ülkenin büyük zarar göreceğini vurgulayan Üstün, en büyük zararı da ülkeyi yöneten kişilerin göreceğini belirtti. Üstün, “Bu devran böyle gitmez. Halkımız artık sokağa çıkmaya korkuyor. Halkımızın artık ibadet etmek için evinden camiine gidecek güvenliği kalmamış. Yani ‘dindarız’ diyen ‘muhafazakârız’ diyen bir anlayışın güya yönettiği ülkede; insanların evlerinden camiye gidecek kadar güvenliği kalmamış. Herkesin bunu muhasebe etmesi lazım” dedi.
