Üç kamu arazisine üç adet otel inşa edilmesi öngörülen projede, ilanın bir ay gibi kısıtlı bir süre tahtada kalacak olması nedeniyle uzmanlar, bunun ‘adrese teslim’ olabileceğini söyledi.
Çeşme Turizm Projesi olarak da bilinen proje, Urla ilçesine bağlı Zeytineli köyünden Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı ve Ildır’a uzanan 120 milyon metrekarelik alanı kapsıyor.
Bu alan içinde bulunan doğal SİT alanları, zeytinlikler dahil tarım ve mera alanlarının vasfı projeye göre değiştirilmişti.
Söz konusu proje 13 Ekim 2019’da cumhurbaşkanlığı kararıyla ilan edilmişti. Projeyle ilgili hukuki süreç devam ediyor. Ancak ilgili bakanlıklar hukuki sürecinin sonucunu beklemeden ‘Çeşme Projesi’ adı altında çalışmalara başlamıştı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın dün yayımladığı genelgeye göre Türkiye’nin farklı bölgelerinde bulanan 51 kamu arazisi turizm amaçlı yatırımlar için tahsise açıldı.
Bu genelgede İzmir’in Çeşme, Menderes ve Selçuk ilçelerinde denize sıfır 11 farklı parsel de ilana çıktı.
İlana göre Çeşme Alaçatı’nın en kıymetli arazilerinden olan üç kamu arazisine üç adet otel yapılacak.
Alaçatı Port bölgesinde bir tanesi 300 yataklı, diğer parsele 650 yataklı ve son parsele de 1500 yataklı otel yapılacak.
İhaleye katılacak firmaların en geç 19 Ağustos’a kadar tekliflerini bakanlığa iletmeleri gerekiyor. Bu işletmelerin kimlere tahsis edileceğineyse Turizm ve Kültür Bakanlığı karar verecek.
‘Adrese teslim tahsis’
Diken’e konuşan Çeşme Çevre Platformu sözcüsü Ahmet Güler genelgeden sonra şunları söyledi: “İşin garip tarafı, bu ilanın 18 Temmuz’da yayınlanmış olması. 1500 yataklı bir otelin planlanması, finansmanının sağlanması, ekonomik verimlilik hesaplanması bir ay içinde olacak iş değil. Bu tür planlamalar bir-iki sene sürüyor. ‘Yerli ve yabancılara tahsis edilecek’ denmiş. Hangi yabancı yatırımcı bir aylık bir süre içinde tüm hazırlığını yapıp bu ihaleye katılabilir? Türkiye’de şirket kurması bile iki üç ay sürer.
Bütün bunlar göz önüne alındığında alıcıların daha şimdiden belli olduğu, ihalenin adrese teslim bir tahsis gibi göründüğü akıllara geliyor. Bakalım bu kupon değerli araziler kimlere bila bedel gidecek?”
KAYNAK: DİKEN – AYŞEGÜL KASAP
