Ensar Vakfı’na hibe ayırabilen Ulusal Ajans, eğitim için üniversitelerine güvenerek yurt dışına çıkan öğrencilerin hibelerinde kesinti yapmayı tercih etti. Üstelik Avrupa Birliği (AB), bütçesini bir önceki döneme göre iki kat artırmışken. Öğrencilerin ifadesiyle, “Para var ama öğrencilere verilmiyor.“
İtalya’daki bir öğrenci tepkisini şöyle dile getirdi: “Paramız bitince Türkiye’ye dönünce İTÜ bize ne diyecek? Siz burada değildiniz. Ben size ders seçme izni veremem. Benim giden bir yılımı kim karşılayacak?”
Döviz kurunun ciddi anlamda yükseldiği Türkiye’de, bir öğrenci için Avrupa’da yaşamak çok zor. Her şeyin avroyla ödendiği Avrupa’da öğrenciler şimdi bir yandan sınavlara hazırlanırken diğer yandan da bir dönemlik giderleri olan 3 bin 600 avroyu nasıl karşılayacağını düşünüyor. Bu miktar TL’ye çevrildiğinde şimdiki kurla 37 bin 296 liraya karşılık geliyor: “Biz bunu bir öğrenci olarak nasıl karşılayalım?”
İspanya’daki bir öğrenciye de hibe verilmiş ancak daha sonra hibe hakkı tamamen elinden alınmış. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin (YTÜ) bu kararı almasındaki gerekçeyse Ulusal Ajans’la yapılan yeni bir hibe anlaşmasıyla yüzde 20 kesintiye gidilmesi: “Odamın kirasını vermem gerekli hibe olmadığı için veremeyeceğim ve ne yapacağım belli değil.”
Erasmus, AB tarafından üniversite öğrencilerine eğitimlerini Avrupa’daki diğer uyumlu üniversitelerde bir ya da bir iki olarak sürdürme imkanı sağlayan bir program. Bu program kapsamında Türkiye’deki öğrenciler üniversitelerinden AB kapsamında bir hibe alarak üniversiteleriyle uyumlu Avrupa okullarında eğitim alma fırsatı yakalıyor.
‘Dayatmayla sözleşme imzalattılar’
İtalya’da ders arasında sorularımızı yanıtlayan öğrenci yaşanan krizle ilgili şunları söyledi: “İTÜ’de herkes Erasmus’a hibeli olarak gidiyor. Biz Erasmus’a başvurduk. Nisan gibi sonuçlar açıklandı. Biz de işlemlerimizi yapmaya başladık ve tamamlandı. Vize işlemleri için de okuldan kolaylaştırıcı bir belge almamız gerekiyor. Bu belgede sizin hibe miktarınız yazıyor. İTÜ bu belgeyi vermek için bize bir sözleşme imzalattı. Sözleşmede ‘Hibe miktarının belli olmadığı daha az olursa bundan bir hak iddia edemeyeceğimiz’ yazıyordu. Vize kolaylaştırıcı belge alabilmek için bunu imzalamak zorundaydık. Zorunda olduğumuz için bize bunu dayattılar.”
‘Hibe iki katına çıktı ama biz alamıyoruz’
2014-2021 anlaşmasında AB’nin Türkiye için ayırdığı hibe 14,7 milyar avroydu ancak bu yıl imzalanan anlaşmada bu bütçe iki katına çıktı. Yani 2021-2027 yılı anlaşmasında Türkiye’ye ayrılacak para 26,2 milyar avro.
Konuştuğumuz öğrenci, “Başımıza geleceklerden habersiz hibenin arttığına sevindik” dedi ve şöyle devam etti: “İki katına çıkan hibe var ama biz geçen yıl gidenlerden daha az alıyoruz. Yarısını bile alamıyoruz. Bunun mantığı nerede anlamadım.”
‘Burada her şey avro üzerinden’
Öğrenciler hibe güvencesiyle yurt dışına çıktı: “Üniversiteye güvenerek buraya geldik. Ev kiraları her şey zaten avro üzerinden. Paylaşımlı odada ayda 350 avro kiraya kalıyorum. Hibeye güvenerek bankadan kredi çektik.”
Bir öğrenci 37 bin 296 TL’yi nasıl karşılasın?
Süresi kısaltılan hibe de dönem bitince yatacak: “Okul bize siz gidin, biz hibe sözleşmesini yapıp size göndereceğiz dedi. Şu anda bize 2,5 aylık bir hibe verileceği bunun da şubat ayında hesaplarımıza yatacağı söylendi. Okul eylülde başlıyor, şubatta birinci dönem bitmiş oluyor zaten. Bizim burada altı ay giderlerimiz zaten 3 bin 600 avro (37 bin 296 TL). Bir öğrenci bunu nasıl karşılayabilir altı ay içinde?”
‘ODTÜ’den gelen arkadaşlarımız sıkıntı yaşamadı’
Yaşanan krizin ana kaynağı Ulusal Ajans. Çünkü üniversitelere aktarılacak miktar oradan belirleniyor. Ama her üniversitede hibe krizi yaşanmadı.
Öğrenci şöyle devam etti: “Buraya ODTÜ’den gelen arkadaşlarımız var onlar hibelerini tam bir şekilde almışlar. Belki okul kendisi bir bütçe ayırdı. İTÜ bizi bu şekilde mağdur etti. Ayrıca Erasmus kitapçığında öğrenime gidenleri üç aydan daha az hibelendirilemez yazarken biz 2,5 ay hibelendiriliyoruz.”
‘Diğer arkadaşlarımız da yararlanabilmesi için dört ayı kabul ettik’
İTÜ normalde altı aylık döneme dört ay hibe veriyor: “Bizim öğrenciler olarak buna bir itirazımız yok. Çünkü İTÜ ne kadar az ay hibe verirse o kadar çok öğrenci gönderecek. Biz de diğer arkadaşlarımızın da yaralanabilmesi için dört aya herkes olumluydu. Şimdi 2,5 ay olunca işler çok değişti. Hak kaybımız çok daha fazla oluyor.”
‘Cuma günü mesai bitiminde haber gönderdiler’
Dönemin başladığını, herkesin artık sınavlara hazırlanmaya başladığının altını çizen öğrenci, “Elimiz kolumuz bağlı kaldı” dedi ve bir yanıt beklediklerini ekledi: “Üstelik bize bu açıklama İTÜ tarafından cuma günü mesai bitiminde saat 16:00’da yapıldı. Maillerimize gönderdi. Niye bunu daha önce biliyorlardı biz söylemediler. Biz bunu bilecek ilk insan değimliyiz? Ayrıca İTÜ’nün ayırdığı 2,5 aylık hibe sadece dönemlik değil. İsterseniz bir dönem gidin isterseniz bir yıl gidin. Size sadece 2,5 ay hibe vereceklerini eğer artarsa para o zaman sizin talebiniz doğrultusunda ikinci dönemde ek yapabileceklerini söylediler. Bu durumda artmayacağı belli.”
‘Kaybolan bir yılımı kim karşılayacak?’
Öğrenciler sene kaybetme riskiyle karşı karşıya: “Paramız bitince Türkiye’ye dönünce İTÜ bize ne diyecek? Siz burada değildiniz. Ben size ders seçme izni veremem. Benim giden bir yılımı kim karşılayacak. Burada paradan da öte bir şey var. Bir yıl zaman kaybı var.”
Öğrencinin kazandığı hakkı elinden alınmış
Yıldız Teknik Üniversitesi’nde(YTÜ) de normalde Erasmus hibesi gidilen ve kalınan güne göre hesaplanıyordu. Yani bir dönem gidiyorsanız beş, iki dönem gidiyorsanız ortalama 10 ya da 11 ay hibe veriliyordu. Ancak şimdi bunu tek dönemde dört aya iki dönemdeyse sekiz aya düşürdüler.
Şu an İspanya’da olan bir YTÜ öğrencisinin mağduriyetiyse diğerlerinden daha farklı. Çünkü üniversite ondan kazanmış olduğu bir hakkı geri aldı. Yani hibeliyken hibesiz yaptı.
‘Ulusal Ajans’la yapılan anlaşmayla yüzde 20 hibe kaybı’
Öğrenci yaşadıklarını şöyle anlattı: “Ben buraya gelene kadar listede hibeli görünüyordum. Buraya geldiğimde cuma günü açıklama yaptılar hibesiz olarak gözüküyorum. Gerekçesi de şu; ulusal ajansla yapılan yeni anlaşma gereği yüzde 20 hibe kaybı oluşmuş. Bunun sonucunda kişi başına düşen hibe miktarı artmış ama kişi sayısı azaltılmış ve ay olarak da verilen Erasmus hibesi de düşürülmüş.”
Öğrenci 16 Haziran’da yayımlanan listede hibeli olarak görünüyor. Bunun üzerine resmi işlemlerini yapıyor ve 6 Eylül’de eğitimi başlayacağı için 1 Eylül’de İspanya’ya gidiyor. Ev tutuyor depozito ödüyor. Ancak daha sonra yayımlanan yeni bir listede ‘hibesiz’ olarak görünüyor.
Okul başladığı için giden öğrencinin babasına: Neden erken gitti?
Bunun üzerine babası üniversitenin Erasmus koordinatörlüğüne gitti ve nedenini sordu. Babaya üniversite tarafından verilen yanıtsa şu oldu: “Neden erken gitti? Gitmeseydi.”
Öğrenci şöyle devam etti: “Babam 17 Eylül’de görüştü. 17’sinde babama ‘Neden erken gitti’ dendi. 6 Eylül’de okulum başlıyor. 6 Eylül tarihi için, ‘Erken gitti’ deniyor. Ben hibeli listesinde vardım. Ona güvenerek buraya geldim. Neden bunu insanlar buraya gelip düzenini kurmaya başladıktan sonra ilan ediyorsunuz. Şu an ekimin birine geliyoruz odamın kirasını vermem gerekli hibe olmadığı için vermeyeceğim ve ne yapacağım belli değil.”
Ulusal Ajans’tan net ifade gelmeyince öğrenciye rıza metni dayatması
Norveç’ten konuştuğumuz öğrenci ise şunları söyledi: “Öğrencilerin Avrupa’daki okullarına gidebilmeleri için gittikleri ülkelerin konsolosluklarına ya da okullarına kendilerini nasıl finansa edeceklerini resmi belgeyle ispatlamaları gerekiyor. Bunu ispatlamaları için de davet mektupları alıyorlar. Davet mektubuyla vizelerini hallediyorlar. Ama durum şu ki; okullardan ve konsolosluklardan talep gelince arkadaşlarımız üniversitenin Erasmus ofisine başvuruyorlar, ofis öğrencilere bu belgeyi verebileceklerini ama onun öncesinde henüz ulusal ajanstan net bir ifade gelmediği için rıza metni imzalamalarını istiyorlar. O metinde miktarda bir değişiklik olması durumunda hak talep etmeyeceğimi beyan ederim şeklinde bir metin istiyorlar.”
‘2.5 aylık hibe hiç vermemekle aynı’
Öğrencilerin şu anda maddi bir boşluğa düştüğünü belirten ve kendilerini nasıl finanse edeceklerini bilmediklerini belirten yüksek lisans öğrencisi “Para var ama öğrencilere aktarılmıyor. Nihayetinde bu öğrenciler bu hibeye güvenerek yurt dışına çıktılar. 2.5 aylık hibe demek nerdeyse hiç vermemeye denk demek. AB bir önceki döneme göre bütçe kalemini iki katına çıkardı. Para var ve öğrencilere aktarılmıyor” diye konuştu.
Ulusal Ajans talep edilen paranın neredeyse üçte birini aktardı
İTÜ’nün öğrenciler için Ulusal Ajans’tan talep ettiği para 3 milyon 640 bin 667 avro. Ancak üniversiteye verilen paraysa 831 bin 600 avro.
Erasmus programı ulusal ajansta bir çatı programı aslında. Lisans ve lisans üstü öğrencilerin öğrenim hareketliliği, personel hareketliliği, staj hareketliliği var. Burada ayrıca dernek ve belediyeler de yine buradan fonlanıyorlar.
Fonları daha çok alan ise iktidara yakın belediyeler. Örneğin Bağcılar Belediyesi ile Ensar Vakfı Türkiye sınırları içinde bir ulusal ajans tarafından AB’den gelen fonla Türkiye’de proje gerçekleştirmiş. Yani uluslararası için ayrılan hibe Türkiye sınırları içinde kullanılıyor.
KAYNAK: DİKEN – AYŞEGÜL KASAP