Haberdar
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
Haberdar
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
Ana Sayfa Ekonomi

Türkiye ekonomisinin önündeki en büyük tehlike

2021-06-02
Türkiye ekonomisinin önündeki en büyük tehlike
Share on FacebookShare on Twitter

turkiye-ekonomisinin-onundeki-en-buyuk-tehlike

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun süreden sonra bir TV programına çıkıp “Merkez Bankası başkanımla konuştum, faizi indirmemiz lazım” demesi, TL’nin rekor değer kaybına neden oldu. Piyasalar, tüm dünyanın artan enflasyona karşı takındığı tutuma rağmen, Türkiye’nin yükselen enflasyona “faiz indirimi” ile cevap verme niyetini şaşkınlıkla karşıladı.

 

Piyasaların bu kadar büyük tepki vermesinin bir çok nedeni var. Birincisi artık “şahsım” diyerek tüm kararları tek başına almaya başlaması ve Merkez Bankası bağımsızlığının tümüyle yok edilmesi. Enflasyonun dünyada henüz yükselmediği dönemde bile Türkiye’deki enflasyonun yeniden yüzde 17’ye çıkmış olması, artış trendinin ise devam ediyor olması, piyasaların tepkisini artırıyor. Bugünlerde dünyada yeniden enflasyon trendi başlamışken, buna bağlı faiz artışları gündeme gelirken; Türkiye’nin artan enflasyona rağmen faiz indirimini dile getirmesi ise ister istemez paniğin büyümesine neden oluyor.

 

Aynı hatayı yapmanın maliyeti ne olur?

 

Türkiye’nin kendine özgü ekonomik koşulları ise böyle bir dönemde faiz indiriminin çıkaracağı faturayı iyice büyütüyor. Türkiye dış açığı olan, bu nedenle yabancı sermayeye ihtiyaç duyan bir ülke. Rasyonel politikalar uygulayıp dış kaynak akışını devam ettirmesi şart. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüksek büyüme hırsını yerine getirebilmesi için ise mutlaka yüklü dış kaynak akışının yeniden sağlanması gerekiyor. Özel sektör dış borçlarının yüksekliği, kamu borçlarındaki büyüme, bunun yanında “128 milyar dolarlık rezervin eritilmesi”, Türkiye ekonomisi için seçebileceği yolları iyice sınırladı. Rasyonel yönetilen bir ekonomide Erdoğan’ın seçebileceği yollar arasında, “enflasyonun altında faiz belirlenmesi” gibi bir yönteme ise hiçbir şekilde yer yok.

 

Dolayısıyla Bakan Berat Albayrak döneminde olduğu gibi, enflasyonun altında Merkez Bankası faizi belirlenip, yan yollarla fiili yüksek faiz uygulaması artık uygulanamaz bir yöntem haline geldi. Çünkü bu yöntemde kurlardaki yükselme döviz rezervlerini eriterek dengelenmeye çalışılmıştı, ancak şimdi bunu yapacağınız döviz rezervleri de bitti. Türkiye’nin swaplar hariç net döviz rezervinin eksi 50 milyar dolarlarda bulunması, geçmişteki yanlışları tekrar denemeyi imkansız kılıyor.

 

Buna rağmen aynı yola girilir,  yani göstermelik Merkez Bankası faiz indirimleri yapılıp, fiilen yüksek faiz uygulanırsa, bunun kurlara etkisi artık çok daha büyük olacak, sonunda ödeme sıkıntısı bile yaratabilecektir.

 

Asıl problem: Kurumlar artık yanlışları dengeleyemiyor

 

Aslında piyasaların Cumhurbaşkanı’nın faizle ilgili takıntısına artık alışmış olmaları gerekiyor. Başbakanlığından beri “Ne olursa olsun faiz insin” tavrını sürdürüyor. Ancak Başbakanlığı döneminde Bakan ve bürokratlar bu isteğin hayata geçirilmesini önlüyorlardı, piyasada “Erdoğan söylese de altındaki teknisyenler bunu dengeler” inancı oluşmuştu. Ancak Başkanlık sistemiyle birlikte “bilimsel olmayan kişisel iddiasını” hayata geçirmeye başladı. Geçen sene yaşanan kriz üzerine ekonomi yönetimini değiştirmesini, “bu iddiasından vazgeçeceği” biçiminde yorumlanmıştı. Ancak kısa sürede başarılı işler yapan Merkez Bankası Başkanı Ağbal’ın da görevden alınmasıyla birlikte bu umut da kayboldu.

 

Gelinen noktada liyakati tartışmalı bir Merkez Bankası üst yönetiminin görevde bulunduğunu bütün piyasalar biliyor. Bu nedenle de Cumhurbaşkanı’nın bu iddiasını mevcut yönetimin yerine getirme ihtimali yüksek görülüyor. Merkez Bankası üst yönetiminin son 2 yılda sürekli değiştirilmesi ise “Bu Başkan yapmazsa onu da hemen görevden alır” beklentisi yarattı. Bu nedenle de “Ne olursa olsun faizleri düşürecek” yargısı oluşması piyasalardaki korkuyu büyütüyor

 

Peki, enflasyondaki artış trendi devam ederken, küresel enflasyon ve faiz artışı başlamışken, yeni tüm olumsuz koşullara rağmen, gerçekten dediği gibi Temmuz-Ağustos aylarında faiz indirimi yaptırır mı? Sorun da burada; kimse artık olmaz diyemiyor…

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın göremediği gerçeklik ne?

 

Erdoğan’ın deyimiyle, “Şahsının faiz iddiası”nda ısrar etmesi, Türkiye ekonomisini adım adım felakete doğru sürüklüyor. Kurlardaki artış geçen yılki gibi “Rekabetçi kur” kılıfı altına da saklanamıyor. Bu yılki ihracat artışı iyi seyrediyor ama bunun nedeni düşük kur değil küresel iklimdeki değişim nedeniyle Türkiye’ye talebin artması. Bir planlama olmadığı için bu artışın sürekli olup olmayacağı şimdiden tartışılmaya başladı. İhracatçılar son kur artışını yorumlarken, “Bizi kurun seviyesi kadar istikrarı da yakından ilgilendiriyor. Ara malı ithalatı nedeniyle maliyetler artıyor, planlama ve fiyatlama kararı veremediğimiz için kurlardaki zıplama bizi zorluyor” diyorlar. Yani bu takıntı nedeniyle oluşan kurlardaki artıştan, döviz birikimi olanlar dışında, kimse memnun değil. Aksine herkes çok şikayetçi.

 

Cumhurbaşkanı ise “maliyet enflasyonu” dediği, ucuz kredi imkanının biran önce gelmesi için faizlerin inmesi gerektiğinde ısrar ediyor. Bunun kurlarda yarattığı etkiyi, enflasyonu düşürmeden faizin indirilmesinin, zaten yüklü dış kaynak ihtiyacı varken, tümüyle kaynağın kesileceği anlamına geldiğini, o zaman hiç büyüme olmayacağını görmüyor.

 

İşin kötü tarafı, defalarca denenip somut faturaları görülmesine rağmen, Cumhurbaşkanı’nın aynı yanlış anlayışında diretmesi. Pandeminin de etkisiyle artan yoksulluğun, biriken toplumsal huzursuzluğun bu yanlış politikalar nedeniyle oluştuğunu görememesi.

 

KAYNAK: DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE – ERDAL SAĞLAM

ShareTweet

BENZER HABERLER

Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek
Ekonomi

Türkiye, bu yılın ilk 5 ayında dakikada 3,8 milyon TL faiz ödedi

2025-06-18
Kalabalık koğuş, bozuk düzen: 68 kişinin kaldığı hücrede sıcak su altında kalan mahkûm yaşamını yitirdi
Ekonomi

100 yıllık ayakkabı üreticisi konkordato ilan etti

2025-06-13
Kalabalık koğuş, bozuk düzen: 68 kişinin kaldığı hücrede sıcak su altında kalan mahkûm yaşamını yitirdi
Ekonomi

Türkiye’nin kozmetik devi yeniden iflas yolunda

2025-06-13
Dar gelirlinin sırtından 11 milyar TL’lik kâr etti
Ekonomi

Fenerbahçeli Murat Ülker’den Victor Osimhen’e rekor ödeme

2025-06-12
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’i elektrik çarptı, yoğun bakıma alındı: Durumu ağır
Ekonomi

Nusret, ABD’de bir şubesini daha kapattı: ABD’de 7 restorandan sadece 2’si kaldı

2025-06-07
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’i elektrik çarptı, yoğun bakıma alındı: Durumu ağır
Ekonomi

Tekstil devi kararını verdi: İki fabrikasını kapatıyor

2025-06-07
  • Trendler
  • Comments
  • Son
Fenerbahçe, deplasmandan galibiyetle döndü

Adana Demirspor, Galatasaray maçında sahadan çekildi

2025-02-09
KHK’lı emniyet müdürü hayatını kaybetti

KHK’lı emniyet müdürü hayatını kaybetti

2025-02-10
5 binada 200 kişi can verdi, sorumlu olanlar 1 gün bile tutuklanmadı

İzzet Ulvi Yönter’e ‘Cevheri Güven’ şoku; sosyal medyada tepki yağdı

2025-02-23
Zafer Algöz, ‘Şinasi Yurtsever’ paylaşımını apar topar sildi

Zafer Algöz, ‘Şinasi Yurtsever’ paylaşımını apar topar sildi

2025-03-14

AKP Grup Başkanvekili Elitaş tarih verdi: EYT düzenlemesi ne zaman hayata geçecek?

0

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş: Sömürgeciliğin merkezi olan bir ülkedeyiz

0

Akşener'in sözleri CHP'de nasıl yorumlandı?

0

Kılıçdaroğlu, Temel Karamollaoğlu’nu ziyaret etti

0
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

8 ay cezaevinde tutulmuştu; Hüda Kaya hakkında beraat kararı

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Trump: Hamaney’e bol şans, İran’ı vurmayacağımızı söyleyemem

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Yargıtay’dan bebeğiyle tutuklu anneye bozma kararı: Ceza hakkaniyete uygun değil, araştırma eksik

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Gözaltı süreleri uzatıldı: İzmir TEM’in nezarethanesi ‘başörtülü’ kız öğrencilerle dolu

2025-06-18

Son Haberler

Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

8 ay cezaevinde tutulmuştu; Hüda Kaya hakkında beraat kararı

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Trump: Hamaney’e bol şans, İran’ı vurmayacağımızı söyleyemem

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Yargıtay’dan bebeğiyle tutuklu anneye bozma kararı: Ceza hakkaniyete uygun değil, araştırma eksik

2025-06-18
Geri sayım başladı: Avrupa’nın sessizliği barışçıl eylemde protesto edilecek

Gözaltı süreleri uzatıldı: İzmir TEM’in nezarethanesi ‘başörtülü’ kız öğrencilerle dolu

2025-06-18
Haberdar

Gerçekler Sadece Gerçekler

MENÜ

  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • SİYASET
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • SPOR
  • YAŞAM
  • DİĞER
    • GENEL
    • ANALİZ HABERLER
    • BİLİM TEKNOLOJİ
    • ÇEVRE
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR SANAT
    • MAGAZİN
    • MEDYA
    • MODA
    • RÖPORTAJ
    • SAĞLIK
    • SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİ
    • DÜNYA
    • SPOR

Gerçekler Sadece Gerçekler