CHP’ye yüklenen Erdoğan, “CHP 3 Ç demek. Çöp, çukur, çamur. CHP çarpık kentleşme demek. Pazar günü yapılacak seçimler için bir kez daha desteğinize talibiz” dedi.
Erdoğan, “Kandil’den, Pensilvanya’dan gelen talimatlar var. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Siz CHP’nin adayına oy verdiğinizi sanacaksınız belediyeyi Kandil’in militanları yönetecek” ifadesini kullandı.
CHP’nin İBB adayı Ekrem İmamoğlu’na yüklenen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Çıkmış ne diyor? Trabzonluyum. Ya sen ‘Trabzonluyum’ diyerek benim Trabzonlu hemşehrilerimi mi aldatacaksın? Yani eğer işe oradan bakıyorsan şu anda benim Hazine ve Maliye Bakanım Trabzonlu. İçişleri Bakanım aynen Trabzonlu. Sanayi ve Teknoloji Bakanım Trabzonlu. Aynı şekilde Grup Başkanvekilim Muş, o da Trabzonlu. Yani burada mesele hangi şehirden olup olmadığın değil, adam olup olmadığın önemli. Ne kadar bilgi sahibisin. Ne kadar bu ülkeyi yönetme imkanın var?”
‘BİNALİ BEY’İN TEK BORCU İSTANBUL’A’
AK Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’a oy isteyen Erdoğan, “Binali Bey’in tek borcu İstanbuladır, milletimizedir sizedir. Hiç kimse seçimden sonra Binali Bey’e gelip de diyet ödetmeye kalkamaz Kandil’dekiler veya Pensilvanya’dakiler gibi. Bizim öyle bir derdimiz yok” diye konuştu.
‘BAY EKREM SEN NEREYİ TANIYORSUN YA, DUR BAKALIM’
Erdoğan, kendisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde Binali Yıldırım’ın İDO genel müdürü, başbakan olduğu dönemde ulaştırma bakanı olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Daha sonra kendisini daha ileri seviyeye başbakanlığa taşıdık. Ardından TBMM Başkanlığına getirdik. Şimdi de İstanbul’a sıradan birisi olmaz. Ne dedik? ‘Binali Bey gel, İstanbul’a seni büyükşehir belediye başkanı yapacağız. İstanbul’a bu yakışır. At binenin kılıç kuşananın. Rastgele kişilerle bu iş yürütülmez. Burası İstanbul, 15.5 milyon… Burada kalite, vasıf önemli, dünyayı tanımak önemli. Binali Kardeşimizin dünyada elhamdülillah birçok liderlerle münasebeti oldu. Dünyayı tanıyor, biliyor. Bay Ekrem, sen nereyi tanıyorsun ya, dur bakalım. Bu iş öyle kolay değil. Daha iyi olacak.”
