
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
– Asya çok büyük bir coğrafya. Bu coğrafyada Rusya ile Çin’in rolünü görüyorsunuz. Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’de bütün liderler ile görüşmeler gerçekleştirdik.
– 1 Milyar dolar üzerinde ihracat yapan şirket sayımız 10’dan 13’e çıktı, ama yetersiz.
– Döviz kurundaki yükseliş, ihracatçımız için büyük imkanlar getiriyor.
– Avrupa kur ataklarında sessiz kalsa da, siyasi ilişkilerimiz dalgalı olsa da duruşumuzu bozmayacağız.
– Türkiye’yi cari açık veren bir ülkeden cari fazla veren bir ülkeye taşımaya çok yaklaştık.
– Gümrük kapılarının fiziki modernizasyonu kesintisiz sürüyor. İhracat işlemlerinde kağıdı ortadan kaldırdık.
– İhracatçılarımızı desteklemek için geçen yıl 2 milyar lira, bu yıl 3.1 milyar lira kaynak ayırdık.
– Sanayi Sicil Belgesi sahipleri ve ihracatçı birlikleri üyelerine yapılan döviz satımlarına muafiyet getiriyoruz.
– Yarın yayınlayacağımız kararnameyle birlikte, artık ihracatçılarımız döviz alırken binde 1’lik Kambiyo vergisi ödemeyecek. Bunlar meclis yoluna gitseydi, aman yarabbi, uğraş dur.
– Dün sayın Şi Cinping ile bir görüşme yaptık ama asıl görüşmemizi 2 Temmuz’da Çin’de yapacağız. Neler yapmamız lazım ki Türkiye Çin arasındaki bu ilişkileri geliştirelim, bunları konuşacağız.
– Eğer S-400 meselesini anlayamayanlar carsa büyük fotoğrafı göremiyor demektir.
– Birileri kaşını gözünü oynatırsa bütün fırkateynlerimiz ve uçaklarımızla beraber o gemilerin yanında yer alıyoruz.
– Fransa Cumhurbaşkanı Doğu Akdeniz’deki aramalardan çekilmemizi istiyor. Biz bu bölgeye kıyıdaşız, sen kimsin?
– Talimat vermiler, tutuklatacaklarmış o gemilerdeki personeli, avucunuzu yalarsınız.
– Türkiye, Yunanistan ve İngiltere Akdeniz ile ilgili konuştuğu zaman garantör ülke olarak konuşuyor. Sen kim olarak konuşuyorsun?
– Bir hafta sonraki seçimle sadece bir belediye başkanı seçilecek. Olması gereken neyse o olacak.
– Demokrasiye saygısı olan herkesin seçimin sonuçlarına rıza göstermesi, teslim olması şarttır.


















