İskoçya Ulusal Galerisi uzmanları, bir sergiden önce X-ray taramasından geçirdikleri eserde, otoportreyi tespit etti.
‘Köylü Kadın Başı’ olarak bilinen eserin arkasında yer alan otoportre, karton ve yapıştırıcı katmanları arasında gizlenmiş.
Galerinin kıdemli uzmanı Lesley Stevenson, sanatçının “kendilerine baktığını” gördüklerinde şoke olduklarını anlatıyor.
Stevenson, “X-ray taramasına ilk baktığımızda tabii ki çok heyecanlandık. Bu büyük bir keşif çünkü Van Gogh’un yaşamına ait bildiklerimize yeni bir parça ekliyor” dedi.
Hollandalı sanatçı, paradan tasarruf etmek amacıyla, kullanılmış tuvalleri arkalarını çevirerek sıklıkla yeniden kullanıyordu.
Van Gogh, sanat tarihinin en etkili ve ünlü isimlerinden birisi. Asıl şöhreti, 1890’da 37 yaşında öldükten sonra yayıldı.
“Köylü Kadın Başı” adlı eser, 1960’ta Edinburgh’un önde gelen avukatlarından birisinin hediyesi olarak İskoçya Ulusal Galerisi’ne verildi.
Eserde, Van Gogh’un 1883-1885 yılları arasında yaşadığı, Hollanda’nın güneyindeki Nuenen kasabasından bir kadın yer alıyor.
Van Gogh öldükten sonra, Köylü Kadın portresinin, arkasındaki otoportreye göre “bitmeye daha yakın” olduğu düşünülmüş olmalı.
Birkaç defa el değiştiren portre, 1923’te Evelyn St Croix Fleming tarafından satın alındı. Oğlu Ian, James Bond’un yaratıcısı olarak tanınıyor.
1951’de ise eser İskoçya’ya geldi ve Alexander ve Rosalind Maitland’ın koleksiyonuna girdi. Ardından da Ulusal Galeri’ye bağışlandı.
X-ray ile ortaya çıkan otoportrenin, asıl esere zarar vermeden nasıl sergilenebileceği merak konusu.
Edinburgh’taki sergiye gelen ziyaretçiler, en azından X-ray taramasını görebilecekler.
