Akşener, “Biden’la ne konuştun? Afganlılar üzerinden ne yapıyorsun? Nüfus dengesini değiştirmek için bu yetkiyi kimden aldın kardeşim? O sözleşmeyi yıkmak için kimden o izni aldın?” sorularını yöneltti.
Sözcü’de yer alan habere göre, İyi Parti lideri Meral Akşener, orman yangınlarının küle çevirdiği Marmaris Hisarönü’nde vatandaşların sorunlarını ve taleplerini dinledikten sonra basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Akşener; Taliban’ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesi ve Türkiye’ye yönelik Afgan göçüyle ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Ben Suriyeliler ya da Afganlar üzerinden, insanların burnundan soluduğu bir dönemde bunu tahrik edecek tek bir kelime etmedim. Bilerek etmedim. Ama siz nüfusunuzu bir toplumsal sözleşmeyle millet edersiniz… Biz ne zaman millet ettik? İstiklal Savaşı’ndan sonra. Yani 1920 ile 1924 arasındaki toplumsal sözleşmeyle Türk milleti tesis oldu. Bu Misak-ı Milli sınırları içinde kimin yaşadığı yazıldı, çizildi, belli. Bu arkadaşların döneminde ne oldu? 5 milyon Suriyeli deniliyor, dünyanın her tarafından gelen insanlarla birlikte 10 milyon göçmen ya da sığınmacı var ülkemizde. Soru şu: Bu nüfus dengesini değiştirmek için bu yetkiyi kimden aldın kardeşim? O sözleşmeyi yıkmak için kimden o izni aldın?”
“Bunu yapmaya hakkın var mı senin?”
“Buradaki sorumlu Sayın Erdoğan’dır. Çünkü açarsan kapıları, o millet olma sözleşmesini nüfusu değiştirmek üzere yırtarsan, aha da size beka sorunudur. Sayın Erdoğan sana soruyorum; Biden’la ne konuştun? Afganlılar üzerinden ne yapıyorsun? Egemenliğini neden paylaşıyorsun kardeşim? Almanya’yla, Avrupa Birliği’yle Suriyeliler üzerinden ne konuşuyorsun? Egemenliğini niye paylaşıyorsun kardeşim? Bunu yapmaya hakkın var mı senin?”
“Bir genç egosuna yenildi”
“Elbette bir devlet başkanı, bir yabancı devletin başkanıyla o masaya oturduğunda her şeyi bilemeyeceğine göre, Dışişleri’nin mensuplarının, o bilen insanların, teknik adamların elinde belgesi, bilgisi ve arkasında onlar oturur. Bir genç kız, egosuna yenildi, orada ne konuşulduğunu söyledi. Türkiye bunu nasıl kaldırır, böyle bir ciddiyetsizlik olur mu?”
Türkiye’nin kafasına taş düşürüyorsun
Dönüyoruz ‘şahsım devletine’. Hayır sayın Erdoğan, ‘şahsının devleti’ değil; bu devlet Türk devleti, bu millet Türk milleti. Bu milletin devletini yönetiyorsun. O taşlar bizim kafamıza düşsün razıyız, Türkiye’nin kafasına taş düşürüyorsun, bu milletin kafasına taş düşürüyorsun.
“Bu ucube sistemi değiştirmek zorundayız”
“Derhal bu ciddi devlet krizinin ortadan kaldırılması lazım. Biz ne yapıp edip bu ucube sistemi değiştirmek zorundayız. Sayın Erdoğan kafasında o kadar içselleştirmiş ki herkesin teki olduğunu, ‘Varlık Fonu Başkanımı çağırdım’ diyor… Varlık Fonu Başkanı kendisi… Kendini mi çağırdı aynada konuşmaya? Bu bir şuur altıdır.”
“Afganistan diye bir ülke, devlet kalmadı; Türk askerinin orada işi yoktur”
Afganistan diye bir ülke kalmadı, bir devlet kalmadı. Türk askerinin orada işi yoktur. Sayın Erdoğan’ın Taliban’la ilgili bugün yaptığı açıklamayı yarın değiştirebileceğini bildiğimiz için; dün başka, evvelki gün de başka konuştuğu için o konudaki son kararını bilemiyoruz. Yorum yapmaya değer bulmuyorum. Fakat Türk askerinin Afganistan’da kalmasının bir anlamı yok, Afganistan diye bir devlet kalmadı.
Binalarımıza astırmazlar, biz de alnımıza asarız
Akşener, İyi Parti’nin İstanbul’daki 39 ilçesinde asılmaya başlanan “Hudut Namustur” afişlerinin, emniyet güçleri tarafından “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” gerekçesiyle kaldırılmak istenmesine ilişkin de, “Biz duvarları yıka yıka, engelleri aşa aşa bu noktaya gelmiş bir siyasi hareketiz. Bunların her biri bize vız gelir, tırıs gider. İlçe binalarımıza astırmazlar, biz de alnımıza asarız. Dolayısıyla sorun yok” dedi.
