Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Soçi’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile baş başa görüşmesini değerlendiren Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, heyette hiçbir bakanın olmamasını “Eğer bakanlarına güvenmiyorsan ya da ehliyetlerine inanmıyorsan onları değiştir. Eğer Cumhurbaşkanı’nın size güvenmediğini hissediyorsanız o makamı bırakın. Bunlar bakanlar değil, maalesef bakamayanlar. Bakamayıp göremeyenler. Hiçbir bakanın olmadığı belki de tarihteki tek ziyarettir. O zaman biz neyiz? Çadır devleti miyiz, kişi devleti miyiz, neyiz” sözleri ile eleştirdi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin il başkanları toplantısında konuştu. Sedat Peker’in iddialarının halen yanıtsız kaldığını belirten Davutoğlu, temiz siyaset için STK’ların iktidara çağrıda bulunmalarını istedi.
“Biz bir kabile devleti değiliz”
Konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ve Rusya ziyaretlerine değinen Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı New York’ta Biden ile bir randevu alabilmek için neredeyse diplomatlarımız haftalardır, aylardır uğraşıyor. Bize gelen bilgiler, 25. sıraya konulmuş Sayın Cumhurbaşkanı. 24 Nisan’da Biden’ın “soykırım” suçlamasına sessiz kalan, Trump’ın “ahmak olma” mektubuna sessiz kalan Sayın Erdoğan, bu kez de 25. sırada olmayı içine sindirerek New York’ta görüşme imkanı araştırdı. Orada verdiği mülakatlarda da pandemi dolayısıyla görüşemediğini ifade etti ama biliyoruz ki Biden birçok liderle görüştü. Bu hayal kırıklığı ile gazetecilere yaptığı açıklamada Sayın Putin ile görüşeceğini ifade ettikten sonra şunu söyledi: Görüşmemiz tamamiyle baş başa olacaktır. Amerika ve Biden’ı eleştirip kötüledikten sonra Rusya ve Putin ile ilişkilerini son derece olumlu bir çerçeveye oturttu. Ben de kendisine tavsiyede bulundum. Baş başa görüşseniz dahi mutlaka heyetler arası görüşme yapın dedim. Çünkü biz bir devletiz. Biz bir kabile devleti ya da tek kişinin idare ettiği bir klan devleti değiliz ve olamayız” dedi.
“Bizi yönetenler mal varlıklarını açıklasınlar”
Sedat Peker’in iddialarının hala ortada durduğunu ve ortaya atılan sorulara cevap verilmediğini ifade eden Ahmet Davutoğlu, “Arka arkaya haberler çıkıyor uluslararası basında, yolsuzluklarla mücadele için geldiğini iddia eden siyasi kadroların mal varlıkları açıklanıyor bazı yerlerde, 18 milyar dolar. Şimdi ben bu camianın, sivil toplum kuruluşlarının kanaat önderlerine sesleniyorum; bulguru kurtlardan ayıklamak istiyorlarsa, ‘Şu anda bizi yönetenler mal varlıklarını açıklasınlar’ diye bir çağrı yapsınlar. O zaman o bulgur temizlenir, kurtlar ayıklanır, biz de herhangi bir yerde pirinç aramaya gitmeyiz. Ama bunu demeden var olan duruma razı olun derlerse asla razı olmayız. Razı olmadığımız için çileli bir yola çıktık, razı olmadığımız için cesaretle işte bu kadroları Anadolu’ya doluşturduk” diye konuştu.
“Tek başımıza iktidar olacağız”
Türkiye siyasetini yakından takip eden birisinin “Biz Davutoğlu’nun kısa sürede bu kadar güçlü bir kadro oluşturacağını ve Anadolu’da böylesi bir teşkilat kuracağını beklemiyorduk” dediğini aktaran Gelecek Partisi lideri, “Beklemiyorlardı. Ekibimle gurur duyuyorum. Onların beklemedikleri oldu. Şimdi de beklemedikleri bir şey daha yapacağız. Bu ülkede tek başımıza iktidar olacağız” dedi.
“Lisans öğrencisi olarak bile almazlar”
Türkiye’de bir tarafta yolsuzlukların diğer yanda ise ehliyetsizlik ve liyakatsizlik olduğunu savunan Davutoğlu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun bir röportajda söylediği sözlere şu şekilde tepki gösterdi:
“Türkiye’de bir Merkez Bankası Başkanı var, evlere şenlik. Ben akademik hayattan da geçmişini bilirim, bankacılıkla ilgili tecrübesinin olmadığını da bilirim. Fiili çalışması dışında Merkez Bankası başkanlığı yapacak liyakatte değil. Neden mi? Bakın açıklama yapıyor, 45 gün önce MB Başkanı’nın yüzde 14.5 olarak açıkladığı enflasyon beklentisini 45 gün sonra Hazine ve Maliye Bakanı orta vadeli programa yüzde 16 olarak koydu. Yani iki kurum 45 gün arayla birbirini tekzip ediyor. Merkez Bankası başkanı sadece kendisine verilen talimatları yerine getirmek için ekonomi cehaletini ortaya koyan açıklamalar yapıyor. Kendisini uyarıyorum: Gün geçer ama bunlar tarihe kayıt olarak girer. Bakın son yaptığı açıklamada çarpıcı bir şey var, diyor ki “Brezilya’nın risk priminin Türkiye’den iyi olmasını anlamak mümkün değil çünkü Brezilya’da sokakta insanlar güvenle dolaşamıyor.” Bunu İngilizceye çevirseniz ve uluslararası bir yere gönderseniz, sonra da Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı söyledi bunu deseniz, emin olun bunu lisans öğrencisi olarak almazlar. Güvenlik riski ile finansal riski ayırt edemeyen bir Merkez Bankası Başkanı var”
