Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrenci toplulukları dün ve bugün Filistin eylemi düzenledi. Ama bir eylemi okul yetkilileri desteklerken diğer eyleme yığınla çevik kuvvet polisi geldi.
7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e ‘Aksa Tufanı’ adlı bir operasyon düzenlemesiyle başlayan çatışmalar 12’nci günde devam ediyor. İki gün önce İsrail, Gazze’deki El Ehli Baptist Hastanesi’ni bombalayarak yaklaşık 500 kişinin ölümüne neden olmuştu.
Bu olaydan sonra Türkiye kamuoyunda İsrail’e yönelik tepki daha da artmış ve çeşitli yerlerde protestolara sahne olmuştu. Üniversitelerdeki öğrenci grupları da Filistin’in yanında olduklarını göstermek amacıyla protesto düzenliyor.
Ancak Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenciler tarafından düzenlenen eylemlerde ilginç bir durum meydana geldi. Öğrenciler iki gün üst üste eylem düzenlerken bu eylemlerden birine okul yetkilileri de katıldı ama diğerine çevik kuvvet polisi gönderildi.
Dün (18 Ekim), Boğaziçi Üniversitesi ‘kayyım rektörü’ Naci İnci’nin yakın olduğu Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Kulübü’nün çağrısıyla Filistin’e destek eylemi düzenlendi. Öğrenciler, okul yönetimi tarafından herhangi bir engel veya baskıyla karşılaşmadı. Hatta yönetim, öğrencilerin bizzat yanında oldu.
Normalde, okulun ana kampüsü Güney Kampüs’ün yanında her zaman bir gözaltı aracı ve birkaç polis bulunuyor. Öğrencilerin eylemi sırasında polisler orada yoktu. Öğrenci etkinliklerinin denetiminden sorumlu okul yetkilileri de öğrencilerin ve kulüp yönetiminin yanında yer alarak protesto gösterisinde bulundu. Öğrencilere herhangi bir müdahalede bulunulmadı.
Bunun haricinde alanda bulunanların aktardığına göre, okulun öğrencisi olmayan bazı kişiler okula rahat bir şekilde girebildi. Okul yönetimi, çeşitli öğrenci etkinliklerinde giriş çıkışları çok sıkı bir şekilde (kimlik ve çanta kontrolü) denetlerken kendine yakın gördüğü grupların etkinliklerinde buna dikkat etmiyor. Okul yönetimi çok sayıda mezun ve emekli akademisyenin okula girişini yasaklarken öğrencilere de uzaklaştırma cezası veriyor.
Bugün de (19 Ekim) solcu öğrencilerin çağrısıyla Filistin’e destek eylemi düzenlendi. Ancak okul yetkilileri öğrencilerin yanında yer almazken üniversitenin bulunduğu cadde eylem öncesinde çevik kuvvet polisleriyle doldu.
Alandaki öğrencilerin aktardığına göre sivil polis yoğunluğu da fazlaydı. Giriş-çıkış denetimleri de yapıldı.
Öğrenciler, polis müdahalesine maruz kalmadan eylemlerini sonlandırarak alandan ayrıldı.
Kulüp ve topluluklara baskı
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrenci kulüpleri ve toplulukları her gün yeni bir baskıyla karşılaşıyor.
Sık sık okul yönetimi tarafından etkinlikleri iptal edilen kulüp ve topluluklar, yurt krizi bahane edilerek odalarından atılıp okulun ücra bir köşesinde bulunan mezunlar derneğinin (BÜMED) yerine yerleştirilmişti.
Son olarak geçtiğimiz günlerde düzenlenen okul tanıtım günlerinde bazı toplulukların stant açmasına keyfi bir şekilde izin verilmemişti. Tanıtım günleri boyunca güvenlikler yoğun bir şekilde devriye atarken bazı masalara fiziki müdahalede bulunulmuştu. Güvenlikler ve yönetim, direniş görselleri ve gökkuşağı bayrağı gibi ‘sevmediği’ materyallere saldırırken kulüp ve toplulukların stantlarını kaldırmakla tehdit etmişti.
Ayrıca, okul yönetimi kulüp ve toplulukların asacağı afişler okulun kültür, sanat ve etkinlik şube müdürlüğünün onayına bağlandı. Afişler ancak müdürlükçe damgalandıktan sonra asılabilecek. Damgasız afişler güvenlik birimlerince kaldırılacak.
Okul yönetimi, kendine yakın görmediği öğrenci topluluklarının etkinliklerinde sıkı denetimler yaparken dönem dönem üniversiteye polis bile çağırıyor.
KAYNAK: DİKEN – MEHMET BARAN KILIÇ