İsrail’in güneyinde 100’den fazla kişi Hamas militanları tarafından rehin alındı. Evlerinden kaçırılan ve bir elektronik müzik festivalinde ele geçirilen rehineler Gazze’ye götürüldü.
Hamas, İsrail’in Gazze’ye her saldırısında bir rehineyi öldüreceğini söyledi.
ABD gazetesi The Washington Post, Gazze’de tutulan bazı rehinelerin hikayesini yazdı.
Doron Asher Katz ve kızları Raz ve Aviv
Doron Asher Katz, cumartesi sabah on buçukta İsrail’in güneyindeki Nir Oz adlı ortak yerleşim yerinden kocasına telefon etti. 34 yaşındaki kadın, iki yaşındaki Aviv ve beş yaşındaki Raz isimli kızlarıyla aile ziyaretindeydi.
Kocası Yoni Asher, o sabahı şöyle anlattı: “Eşim beni arayıp güvenlik odasına kitlendiklerini ve babasının eve girenlerle konuşmaya gittiğini söyledi.” Hamas militanları evdeydi.
Ancak Katz’ın babası pazarlık için gittiği militanların eline düştü. Asher, eşi ses çıkarmasın diye telefon konuşmasını hemen bitirdi. Ancak bu son konuşmalarıydı. Asher eşinin hala açık duran bilgisayarından telefon konumuna baktı: “Gazze’deydi.”
Kısa süre sonra TikTok’a dokuz saniyelik bir video düştü. Bir kadın ve korku içindeki iki kız çocuğu… Bir kamyonetin arkasında tutuluyorlardı. Video cumartesi öğleden sonra sosyal medyada yayıldı. Asher, “Videoyu görünce rehin alındıklarından emin oldum” dedi.
Eşini ve mor elbiseli kızı Raz’ı askeri üniformalı adamlar çevrelemişti.
Asher, videoda net görünmese de kızı Aviv’in eşinin kollarında olduğunu anlamıştı.
Asher, eşinin 70 yaşındaki annesi Efrat Kat ve 79 yaşındaki babası Gadi Moses de dahil, rehin alınan beş aile üyesinden cumartesiden beri haber alamıyor.
İsrail askeri yetkilileri, iki kızının ve Alman vatandaşlığı da bulunan eşinin yüksek ihtimalle Gazze’de tutulduğunu söyledi. Asher, “Ebeveynlere bunun nasıl bir his olduğunu anlatmama gerek yok herhalde” dedi.
Ömer Wenkert
22 yaşındaki Ömer Wenkert cumartesi sabaha karşı İsrail’in güneyindeki bir çölde müzik festivaline gitmek üzere yoldaydı. Festival alanı İsrail’i Gazze’den ayıran tellere yaklaşık beş kilometre uzaktı. Wenkert sabah altı buçuğa doğru aniden ailesini aradı. Dans ve eğlence katliama dönüşüyordu.
Wenkert, ailesine silah sesleri duyduğunu ama alandan çıkış yolunu bilmediğini söyledi. Sabah sekize doğru ailesine kısa bir mesaj attı: “Korkuyorum ve çaresizim.” Bir daha da telefonu eline almadı.
Ailesi oğullarının öldüğünden endişelendi. Çünkü festival alanından gelen videolarda siyahlar içindeki Hamas militanlarının kalabalığa ateş açtığı, alanı yerle bir ettiği ve insanları rehin aldığı görülüyordu. Kaçabilenler, militanların alan çıkışlarını tutarak insanları pusuya düşürdüğünü anlattı.
Aynı akşam Wenkert’in babasına Telegram’dan bir video geldi. Oğlu beyaz bir kamyonetin arkasındaydı. İç çamaşırına kadar soyulmuş ve elleri bağlıydı.
Wenkert’in amcası, videoyu görünce içinden “En azından yaşıyor” diye geçirdiğini söyledi: “Filmlerde görebileceğimiz şeyler bunlar. Sözün bittiği yerdeyiz. Resmen silah doğrultup dövüyorlardı onu. O da kafasını korumaya çalışıyordu.”
Wenkert aslında ailesiyle İsrail’in göbeğindeki Gedera kasabasında yaşıyor. Amcası, Wenkert’in kasabadaki bir restoranın müdürü olduğunu söyledi: “Çok neşeli, çalışkan ve düşünceli biri.” Ailesi, Wenkert’in, mide rahatsızlığı için kritik olan reçeteli ilacını alamayacağından endişeli.
Amcası, “Umarım hükümet aklını başına toplar da Ömer ve diğer rehineler canlı döner” dedi.
Ömer Shem-Tov
21 yaşındaki Ömer Shem-Tov babasıyla son konuştuğunda festival alanına giren Hamas saldırganlarından kaçıyordu. Cumartesi sabah altı buçuk ile dokuz arasında babası Malki Shem-Tov’la birçok kez araştı.
Babası telefonda oğlunun kaçmasına yardım etmeye çalıştı. “Her aradığında sesi daha endişeli geliyordu” dedi Malki. “Son aramalarından birinde ateş açıldığını söyledi. ‘Seni seviyorum’ dedi.”
Ömer bir süre sonra arabasına ulaştığını ve dönüş yoluna geçtiğini söyledi. Ancak babası canlı konum göndermesini istedi: “Gelen konum, Gazze sınırına hareket ediyordu.”
Malki, ilk başta oğlunun kaybolmuş olabileceğini düşündü: “Yanlış yöne gittiğini söylemek için defalarca aradım. Ama hiçbirine cevap vermedi.”
Hafta sonu biterken festival alanındaki ölü sayısı 260’a çıkmıştı. Malki alana giderek bir umut çevre hastanelerde oğlunu aradı.
Daha sonra sosyal medyada Hamas militanlarının paylaştığı videoyu gördü. Oğlu Ömer, arkadaşıyla bir kamyonetin arkasında elleri bağlı yatıyordu: “Ailecek en rezalet günümüzdü.”
Pazartesi İsrailli yetkililer Ömer’in Gazze’deki rehinelerin arasında olduğunu doğruladı. “Dua ediyoruz. Ömer’in dönmesini bekliyoruz” dedi Malki.