Gezi davasında beş sanık hakkındaki cezaları onayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, TİP milletvekili Can Atalay hakkındaki kararı ayrı bir tartışma başlattı. Daire, Anayasa Mahkemesi’nin mevcut koşullarda milletvekili dokunulmazlığının sınırlandırılamayacağı yönündeki içtihat kararına rağmen Atalay hakkındaki kararı onadı.
Daire, bu kararı, Anayasa Mahkemesi’nin 27 Eylül’de Atalay’ın yaptığı başvuruyu 5 Ekim’de görüşeceğini açıklamasından bir gün sonra verdi. Daha önce MİT TIR’ları davasında Anayasa Mahkemesi’nin kararı beklenmeden cezanın onanması nedeniyle CHP’li Enis Berberoğlu’nun vekilliğinin düşürülmesinin krize yol açmasına rağmen bu yolun izlenmesi dikkati çekti.
TİP’ten vekil seçilen Atalay’ın cezası, Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararından sonra Berberoğlu hakkındaki yargılamanın durdurularak, vekilliğinin geri kazandırılmış olmasına rağmen, Anayasa Mahkemesi kararı beklenmeden onandı. Buna göre TBMM’nin AYM kararını beklemeden Atalay’ın vekilliğini düşürmesi ihtimali bulunuyor.
Anayasa 14 belirsizliği: AYM kararına uyulmadı
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi davasında aralarında Osman Kavala ile Atalay’ın da bulunduğu beş sanığın cezasını onadı.
Daire, TİP’ten milletvekili seçilen Atalay’ın durumuna kararında ayrı bir yer ayırdı. Anayasa Mahkemesi, daha önce milletvekili seçildikten sonra haklarındaki yargılama sürdürülen Ömer Faruk Gergerlioğlu ile Leyla Güven’in başvuruları üzerine bu konuda içtihat kararları almıştı.
Yüksek Mahkeme, anayasanın 83. Maddesine göre, milletvekillerinin dokunulmazlığının sadece anayasanın 14. Maddesine göre sınırlandırılabileceğini anımsatmıştı.
Anayasanın 14. Maddesinde, “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz” ifadesi yer alıyor. Bu kurala aykırı biçimde suç işlediği gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatılan ya da dava açılan kişiler hakkındaki soruşturma ve yargılama süreçlerinin vekil seçilmeleri durumunda da devam edeceği düzenleniyor.
Ancak hangi suçların bu kapsama gireceği konusunda 14. maddede özel bir düzenleme bulunmuyor.
Anayasa Mahkemesi, bu durumun hukuki belirsizliğe yol açtığı belirterek, hak ihlali kararı vermiş, TBMM’den 14. maddenin belirli hale getirilmesini istemişti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay’ın cezasını onarken, bu içtihat kararına uymadı. AYM’nin görüşüne katılmadığını belirtti.
“İşlediği suç belirgin”
Kararda, anayasanın 14. maddesinde özel bir düzenlemeye işaret edilmese bile hangi maddelerin bu kapsama gireceğine yargının karar verebileceği savunuldu.
Atalay’ın hükümeti yıkmaya teşebbüs suçunu işlediğinin belirtildiği kararda, bu suçun madde kapsamına gireceği konusunda şüphe bulunmadığı vurgulandı.
Berberoğlu örneği de yetmedi: AYM bir gün önce tarih verdi, Yargıtay onadı
Daire, bu kararı verirken Berberoğlu konusunda yaşananları da dikkate almadı. Yargıtay, MİT TIR’ları davasında milletvekili seçilmesine rağmen Berberoğlu hakkındaki 5 yıl 1 aylık cezayı onamıştı. Milletvekilliği düşürülen Berberoğlu, cezaevine konulmuştu. Anayasa Mahkemesi, bu karardan sonra Berberoğlu hakkındaki yargılamanın durdurulması gerektiğini belirterek, davayla ilgili olarak da hak ihlali kararı vermişti.
Bunun üzerine Berberoğlu hakkındaki yargılamanın durmasına ve vekilliğinin geri kazandırılmasına karar verilmişti. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, AYM’nin kararı beklenmeden karar verdiği için eleştirilmişti.
Yaşananlara rağmen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, AYM’yi beklememeyi tercih etti. Anayasa Mahkemesi, 27 Eylül’de, Atalay’ın vekil seçilmesine rağmen tahliye edilmemesi nedeniyle yaptığı başvuruyu 5 Ekim’de görüşme kararı aldı. Yargıtay ise bu açıklamadan bir gün sonra Gezi davasını karara bağladı ve Atalay’ın cezasını onadı.
Vekilliği düşebilir
Cezasının kesinleşmesi nedeniyle TBMM’nin açılmasının ardından Atalay’ın vekilliğinin düşürülebileceği belirtiliyor. Yargıtay gibi TBMM’nin de Anayasa Mahkemesi’ni bekleme zorunluluğu bulunmuyor.
Ancak AYM’nin 5 Ekim’de bu konuda bir karar vermesi durumunda Atalay’ın durumunun yeniden değerlendirilmesi söz konusu olabilecek.
3. Ceza Dairesi ısrar etti, yerel mahkeme durdurdu
Berberoğlu ile ilgili ana davada yargılamanın durmuş olmasına rağmen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, “örgüte yardım” suçundan açılan davada durma kararı vermedi ve Berberoğlu hakkındaki kararı vekil olmasına rağmen geçtiğimiz aylarda bozdu.
Davaya yeniden bakan yerel mahkeme ise Berberoğlu hakkındaki yargılamanın durmasına karar verdi.
KAYNAK: T24 – GÖKÇER TAHİNCİOĞLU