İstanbul’un Adalar ilçesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Adalar Belediyesi’nin hazırladığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayladığı imar planıyla ilgili İBB’den açıklama geldi. İBB, imara açılan sit alanlarının derecesinin Bakanlık tarafından düşürüldüğünü belirtti. İmar planlarına göre, Burgazada’da sit derecesi düşürülen yerlere konut alanı ve günübirlik tesis alanı yapılması planlanıyor.
Adalar için hazırlanan imar planının ayrıntılarını kamuoyuna geçtiğimiz günlerde Diken duyurmuştu. İmar planlarına göre, İBB ve Adalar Belediyesi Burgazada’daki manastır arazisine otel, Büyükada’daki arkeolojik sit alanına da lojistik alanı planlamıştı. Ada sakinleri, planların turizm amaçlı gelişmelere zemin sağlayacağını söylemişti. İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün, planlarla ilgili Diken’e açıklamalarda bulundu. Akgün’ün aktarımına göre, imar planları Ekim 2019’dan bu yana yapılan 41 koordinasyon toplantısı, 77 katılım etkinliği, halk toplantıları, anket çalışmaları, forumlar ve tematik buluşmaların sonucunda ortaya çıktı. Akgün’ün 11 sayfalık açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Doğal sit alanları
Akgün, sit alanlarıyla ilgili derecelendirmenin Bakanlık tarafından yapıldığını, imar planlarının da Bakanlığın sit derecesi kararına göre yapıldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Sit alanları içerisinde plan kararı üretilirken, sit alanının derecesi veya niteliğine göre ilke kararlarında belirlenen çerçeveye göre kararlar üretilmiştir. Plan kararlarıyla birlikte getirilen herhangi bir sit değişikliği olmamıştır.”
Cennet koyu ve Marta koyu
İmar planlarına göre, Burgazada’daki Cennet koyunun arkasında yer alan parseller 3’üncü derece sit alanı olarak gösteriliyor. İBB ve ilçe belediyesi buralara ‘yerleşik konut alanı’, ‘belediye hizmet alanı’ planlamış.
Akgün, Cennet koyuna getirilen yeni fonksiyonla ilgili şunları kaydetti:
“Cennet koyunun gerisindeki alan, yerleşim yerleri içerisinde Burgazada’da yaşayan özellikle genç ve yaşlı nüfus için ortak alanlar oluşturulmak amacıyla kamusal alanlar olarak önerilerek; fiziksel mekan düzenlemeleri, Ekolojik Kentsel Tasarım Rehberi ve Biyoçeşitlilik Koruma Eylem Planı doğrultusunda yapılacaktır.”
İmar planlarına göre, Burgazada’daki Marta koyunun üst kısmına da ‘günübirlik tesis alanı’ yapılması planlanıyor. Akgün, bu planla ilgili de şunları söyledi:
“Madam Martha Koyu gerisinde yer alan, doğal sit alanı olmayıp kentsel sit alanı içerisinde yer almaktadır. Yaklaşık 8 bin 500 metrekare büyüklüğündeki alanda, Ekolojik Kentsel Tasarım Rehberine uygun olarak 300 metrekareyi geçmeyen demonte nitelikte, sökülüp takılabilir, temelsiz yapılar yapılabilecektir. Böylelikle getirilen fonksiyon kararı ile nüfus barındırabilecek, kalıcı yapılaşmanın önüne geçilmiştir. Madam Martha Koyu ve arkasındaki doğal sit alanında kalan alanlar ise mevcut hali ile korunmuş ve ‘doğal ve kırsal karakteri korunacak alan’ lejantına alınmıştır.”
Aya Nikola’ya lojistik alanı
İmar planına göre, Büyükada’da arkeolojik sit alanı olan Aya Nikola’ya adanın merkezinde bulunan iş kollarının toplanacağı, yiyecek ve içecek gibi ihtiyaçların depolanacağı bir lojistik alanı planlanıyor. Ada sakinleri, bu durumun adada trafiğe neden olacağını, taşınması planlanan iş kollarının ada yaşantısıyla bir bütün olduğunu dile getiriyor. Akgün, bu durumla ilgili şunları söyledi:
“Ada lojistiğiyle ilgili olarak katılımcı planlama çalışmaları kapsamında sıkça dile getirilen Adalar’da lojistik faaliyetleri ve bununla birlikte ‘afet lojistiği’ gibi konuların Adalar’da çözüm bekleyen konular olduğu belirtilmiştir. Adalar’da özellikle kıyı alanlarında, bahçe ve diğer boş alanlarda günlerce bekletilebilen malzemeler ciddi şekilde şikayet konusu olmaktadır.
Bu kapsamda Belediyemizin ilgili birimleri ile yapılan toplantılar sonucunda; hem mevcut sorunları çözümleyebilmek, hem de özellikle depremin getireceği afetin etkilerini azaltmak, afet anında ve sonrasında ihtiyaç duyulacak gereçlerin depolanacağı bir alanın Adalar içerisinde yer alması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte özellikle Büyükada’daki günlük lojistik ihtiyacının yüksek olması, adanın merkezinde yarattığı sıkıntılar nedeni ile Büyükada’da ‘depolama alanı’ ve ‘belediye hizmet alanı’ alanları birlikte değerlendirilmiştir. Bu alan, uzun yıllar hafriyat döküm alanı olarak kullanılmış, mevcutta ise büyük bir kısmı ilçe belediyesinin hizmet alanı olarak kullanılmaktadır.
Planda, depolama alanı olarak gösterilen yaklaşık 3 bin 550 metrekarebüyüklüğündeki alanda ‘emsal 0.15, yapı yüksekliği 5.50 metre ve tek kat’ olarak belirlenmiştir. Bu koşullar üzerinden bu alanda en fazla 530 metrekarelik kapalı alana sahip bir tesis yapılabilecektir. İhtiyaca göre kapalı alanın küçültülmesi mümkündür.”
Adada oluşabilecek trafikle ilgili herhangi bir açıklamaya yer verilmedi.
‘Turizmcilerin önerileri dikkate alınmadı’
İmar planına getirilen eleştiriler arasında adaların turizm çekim merkezi haline getirilmesi de yer alıyordu. Akgün, ‘planda yeni turizm çekim alanı oluşturulmadığını’ belirterek Burgazada’daki manastır arazisine yapılması planlanan otelle ilgili şunları söyledi:
“Plan çalışması içerisinde turizm sektörüne yönelik kararlar mevcut altyapının kullanımına (doluluk oranları vs.) zamansal kullanımı esas olacak şekilde tasarlanmış, Burgazada’da üzerinde konut yerleşimi olan tek bir vakıf arazisi haricinde yeni turizm alanları oluşturulmamıştır. Söz konusu alan 21 Eylül 2011 tasdik tarihli Adalar Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nda da ‘turizm alanı’ olarak planlanmıştır. Bazı basın organlarında geçen ‘yeni turizm çekim alanları’ şeklinde belirtilen ifadelerse plan çalışması sırasında yapılan katılım toplantılarında turizm sektör temsilcilerinin önerisi olarak plan raporuna aktarılmış, ancak planın vizyonu ve Adalar ekosistemin yaklaşımına uygun olmadığından plan kararlarına yansımamıştır. Burgazada’da, sadece tek bir Vakıf arazisinin bir kısmında önerilen turizm alanı ise sorumlu turizm yaklaşımı geliştirilerek Adalar’daki turizm faaliyetlerine örnek olması ve yönlendirmesi ve nihayetinde de sınırlandırması amacıyla oluşturulmuştur.”
Ormanlık alan sözü
Gürkan Akgün, açıklamasında adalardaki ormanlık alanlara da değindi. ‘Orman alanlarının tamamen korunduğuna’ dikkat çeken Akgün, bu alanlar tahsisli olsa bile planlarda ‘orman alanı’ olarak gösterildiğini söyledi. Akgün, şöyle devam etti:
“Orman alanlarında yeni mesire alanları açılamayacağı plan hükmüne bağlanmış, ormana yakın ve çevresinde kalan doğal sit alanlarında yeni kullanımlar önerilmeyerek hem orman alanlarının hem de doğal sit alanlarının korunması sağlanmıştır. Ormana komşu parsellerde yapılaşma olması durumunda parselde inşa edilecek yapı, orman sınırına en fazla 10 metre yaklaşabilecektir. Eğer parselde 10 metrelik derinlik sağlanamıyorsa parsele imar izni verilmeyecektir. Yani, tam tersine orman alanlarını koruma amaçlı, bitişik parsellerde yapılaşma sınırlamasına gidilmiştir.”
İmar planına göre, Burgazada’daki Marta koyunun üst kısmına ‘günübirlik tesis alanı’ planlanıyor. Buranın alt kısmında da sık mimoza ağaçları var.
‘Kıyılara dolgu yapılmayacak’
İmar planının en çok tepki alan kısmı adaların denizle bir bütünlük içinde olmasına rağmen kıyı alanlarını plana dahil etmemesiydi. Akgün, bu durumla ilgili şunları söyledi:
“Kıyı Alanları şu an onaylanan planda yer almamaktadır. Bakanlıkça plan dışına çıkarılmıştır. Bu durum plan bütünlüğünü olumsuz etkilemektedir. Başkanlığımız tarafından hazırlanan ve Bakanlığa iletilen planlarda kıyı alanları kamusal kullanıma açılmış, hiçbir yeni dolgu alanı üretilmemiştir. Plan hükümlerinde ‘Planlama alanında, teknik altyapı ihtiyacı ile afet ve acil durum amacı dışında yeni dolgu yapılamaz; mevcut dolgu alanlarında ilgili koruma kurulu/komisyonu uygun görüşü alınmadan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanmadan uygulama yapılamaz’ hükmüyle kıyı alanlarında yeni dolgu alanlarının oluşturulması engellenmiştir.”
Tescilli yapıların değerlendirmesi sürüyor
İmar planlarına göre, Adalar’da İBB’nin tescillenmesi talebiyle koruma kuruluna ilettiği 350 tane modern mimari örnek var. Ada sakinlerinin aktarımına göre, bu sayı daha fazla. Gürkan Akgün, bu durumla ilgiliyse şunları aktardı:
“Planlama çalışmaları kapsamında ilgili Koruma Kuruluna iletilen, daha öncesinde Belediyemizce tespit edilen 350 tane esere ilişkin plan onama süreci sonrasına bırakılmış, planla birlikte onaylanmamıştır. Fakat ilgili koruma bölge kurulu tarafından arazi çalışmaları devam etmekte, sırayla eserlere ilişkin değerlendirmeler yapılmakta ve kurulun gündemine alınmaktadır. Tescil işlemleri gerçekleştikçe, bu alanlar da, ilgili plan hükümlerine tabi olacaktır.”
İBB’nin açıklamasının tamamını okumak için linke tıklayın.
KAYNAK: DİKEN – CANAN COŞKUN















